Para... Yani dünya sistemi

Dünya sistemini bilmeden...
Yaşadıklarımızla bu sistem arasındaki göbek bağını iyi anlamadan ne konuşsak boş...

***

Biz "içimizde" hemhal olabiliyormuşuz da, Kapıkule'den dışarı çıktığımızda dünya sistemi işliyor, paramparça hâle geliyormuşuz gibi anlatıldı yıllar, yıllar boyu...
Dünya sistemi uluslararası ilişkiler, ülkeler, milletler vesaire değil!
Dünya sistemi ne mi?
Para...
Borçlandığınız (Başka ne olmasını bekliyordunuz?), peşinden koşturduğunuz, yokluğundan kavrulduğunuz para...
Yani her günkü hayatınızın ta kendisi...

***

Para, her toplumu, her devleti, her insanı birbirine bağlayan bir tür kölelik zincirinin, mahkûm prangasının hammaddesi...
Bazı arkadaşlar, küreselci merkez açık açık "Tek dünya devleti" sloganları attığı için hop oturuyor, hop kalkıyor.
Anlıyorum tabii tedirginliklerini...
Ama dünyanın aslında "para" üzerinden çoktan o hâle getirildiğini; dışarıda kalanların marjinalleştirildiğini ve bu sistem içinde kendi hâlindeki insanın çoktan perişan edildiğini anlamakla işe başlamalıyız.
"Tek dünya devleti" projesi yepyeni bir durum değil ama işi bitirmenin, son aşamanın, açık açık konuşmaya başlamanın ifadesidir.

***

Pandemiden sonra içine düşülen ulusal ve global krizin bir faydası oldu.
Birçok "okumuş" kişi, bilmek istemediği konuları; uzak kalmayı tercih ettiği tarihsel vakaları öğrenmek zorunda kaldı.
Mesela...
Ekonomistler hiç ilgisiz kesimlere Bretton Woods sisteminden bahsettiler.
İkinci Dünya Savaşı'nın hemen bitiminde dünyaya empoze edilen finans düzeninin arkasındaki anlaşmadan yani...

***

Bize okullarda ne öğrettiler peki?
1945'teki Yalta Konferansı'nı...
Sovyetler, ABD ve İngiltere'nin dünya coğrafyasını paylaşmasını...
Önemli ama tam bu noktada..
Abdulkadir El-Murabıt gibi söyleyeyim...
"Bretton Woods, Yalta'dan kat kat daha hayati önemdedir." Neden?
Şu faiz, borç, yalan para düzeni orada şekillenmiştir çünkü.

***

Şimdi sistem krizde.
Kendini yenilemeye hazırlanıyor.
Nasıl?
Savaşla mı yoksa savaşa benzer yollarla mı?

***

NOT DEFTERİ
Yalnız kendime karşı gelerek, hatta gerçekten kendime karşı olduğum zamanlarda var olma yeteneğine sahibim. (THOMAS BERNHARD / Kiler)