Uzaylılar gelince...
Arrival ( Geliş ) filminin kahramanı, dilbilimci Louise Banks böyle diyordu.
Filmi izleyenler hatırlar...
Hani TV izlemeyen, güncel haberleri umursamayan bilim insanı Banks okulda acil durum alarmı çalıp üniversite yönetimi birdenbire dersleri iptal edince, merak eder ve bir haber kanalını açar...
Ve o zaman öğrenir ki, yeryüzünün 12 farklı bölgesine uzay gemileri inmiştir, ortalık karışmış, kitleler paniğe kapılmıştır...
( 12 Ay, 12 havari, 12 kabile, 12 imam ve diğerleri gibi bir "12 yer" mi? Neyse şimdi konumuz sayıların işaret değeri değil, karıştırmayalım!)
***
Gelelim gerçek hayata...Ve giderek sıklığı en üst düzeyde artan "UFO'lar gerçek" haberlerine...
Ne oluyor?
Virüs, kıtlık, iklim kıyameti derken...
Şimdi sıra uzaylıların gelişinde mi?
Gelmelerine az mı kaldı?
Yoksa "getirilmelerinin" mi desem?
Öyle ya artık geniş kitleleri inandırmak ve bu yolla "hiza"ya sokmak mümkün...
Bu yöntem dünyanın hegemon güçlerince pandemi boyunca test edildi, onaylandı.
Ha şu soru da yabana atılmamalı...
Neden her UFO ( Unidentified Flying Object / Kimliği Belirlenemeyen Uçan Cisim ) denildiğinde aklımıza bu dünyaya ait bir fesat, bir gizem değil de, uzaylılar gelir?
***
1950'lerde, yani Soğuk Savaş'ın yükselmeye başladığı dönemde ABD'nin Batı sahilinde yaşayanlar sürekli UFO gözlemlemeye başlamış ve uzaylı istilasından korku kitleselleşmişti.Anlatılan uzaylılar "bir sabah aniden Los Angeles kumsallarına çıkartma yapacak Sovyet birliklerini" andırıyordu.
Soğuk Savaş bitti; dünya kutupsuzlaşmaya doğru ilerlerken UFO ve "beni uzaylılar kaçırdı" iddiları sönüverdi.
Şimdi yeniden başladıysa ve bu sefer Batının devlet kurumları da "Evet, böyle bir gerçek" var demeye başladıysa, orada durmak gerek...
***
Düşman uzaylılar istilaya gelirse, ne olur?
Yani öyle bir hava yaratılırsa...
Küreselci oligarşinin büyük projesi "tek dünya yönetimi" acilen devreye sokulur mu?
Hadi düşünelim...
***
AYNA
Kural: On katıysan kuşat, beş katıysan saldır, bir katıysan dağıt, denksen hakkından gelebil, azsan çekil, zayıfsan kapışmaktan kaçın. SUN Zİ
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Ne oluyor, ne olacak? (21.11.2024)
- Çığ (19.11.2024)
- ABD’yi konuşmaktan mı korkuyorsunuz? (18.11.2024)
- ‘Ben... şey... inanacağım’ (17.11.2024)
- Haftanın notları: Maneviyat ölünce... (16.11.2024)
- Son... Bahar (15.11.2024)
- Nükleer ciddiyet! (14.11.2024)
- Hangi aile? (12.11.2024)
- Sahnede ne var? (11.11.2024)
- Gördüm (10.11.2024)