Cumartesi notları: Tek heyecanın bu mu?
Şimdi sonbahar bitmek bilmiyor, yaz uzak bir hatıra, kış "belki"lere kaldı.
"Kış güneşi" deyimi var bir de. Hani öğle vakti yüzümüzü güneşe verir, lakin bir yandan da kaşkollarımıza sarınmayı ihmal etmezdik, çünkü ayaz vururdu.
Artık havanın güzelliğine sevinemez hale geldik.
Sakın "küresel iklim değişikliği"nden falan bahsetmeyin bana! Maalesef okullarda çocukların beyinlerini yıkıyorsunuz ama bana işlemez.
Önce "hava durumu" ile "iklim" arasındaki farkı ders gibi çalışın, öyle gelin!
***
Elon Musk, adamların kimyasını bozdu...Biden, büyük teknoloji şirketlerinden (Bigtech) şikâyet etmiş. Neymiş? Sektöre emek verenlerle gurur duyuyormuş ama "sektördeki bazı aktörlerin kişisel veri toplama hırslarından ve yurttaşlık haklarını zedelemesinden, aşırıcılığı kışkırtmasından" çok rahatsızmış.
Malum, Biden'ın kendisine bağlı teknoloji patronlarının Kovid yalanlarını yaymasından yakındığını hiç görmedik.
Oysa itiraz edenler kitlesel olarak sansürleniyor, bilim adamının özel yazışmalarına dahi girilip itibarsızlaştırma politikası uygulanıyordu.
Unutur muyuz? Asla!
***
Turizm, günümüz ekonomilerinin vazgeçilmez bir parçası...Tamam!
Turizm, günümüz insanının mahkûmu olduğu saçma iş düzeni içinde "yalandan" da olsa bir ferahlama ve farklı algılara açılma kapısı...
Eh, ona da tamam!
Ama mesela "okumuş"un biri TV'ye çıkıp "Hz. Musa'nın kabrinin Urfa'daki bir antik şehirde olduğunu düşünüyoruz. Bu bölgenin vakit geçirmeden turizme açılması çok yararlı olur" deyince tepem atıyor.
Yahu Hz. Musa'dan söz ediyorsun?
Kuran'ın 34 suresinin 136 ayetinde anlatılan elçiden...
Diyelim ki, iddia doğru!
Peki bu durumda seni heyecanlandıran tek şey turizmle gelecek paralar mı?
***
TRT Müzik'te izlemiştim. Sonra Kadıköy iskele sahilinde rastladım. Bir sokak şarkıcısı Görkem Yavuz. Gitar çalıyor ve bir arkadaşı kemanla ona eşlik ediyor. Bilinen şarkıları sakin, sevimli ve samimi biçimde söylüyor. Üzerinden epey zaman geçti ama genç adam hâlâ oralardaysa ve rastlarsanız, durup dinleyin.***
Yıllar sonra dönüp Safiye Erol'un "Ülker Fırtınası" romanını bir daha okudum. Müthiş bir tecrübe oldu. Romanı bitireli bir hafta oluyor ama etkisi hâlâ üzerimde.Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Öğretmenler Günü (26.11.2024)
- Taktik hep aynı (25.11.2024)
- ‘Kıyamet kopmak üzere...’ (24.11.2024)
- Haftanın notları: Korka korka nereye? (23.11.2024)
- Ne oluyor, ne olacak? (21.11.2024)
- Çığ (19.11.2024)
- ABD’yi konuşmaktan mı korkuyorsunuz? (18.11.2024)
- ‘Ben... şey... inanacağım’ (17.11.2024)
- Haftanın notları: Maneviyat ölünce... (16.11.2024)
- Son... Bahar (15.11.2024)