O kulları
"huysuz" çocuklar için birkaç saatlik tutukevi,
"uslu" çocuklar için de yarış sahası haline getirdiğimizin farkında mıydık? Hayır!
Ruhları öfkeyle doluyordu, anlıyor muyduk? Hayır!
Hayat gailesinin perişan ettiği ailelerde kimsenin çocuklarla ilgilenecek mecali kalmadığını anlamak istemiş miydik? Ne gezer!
Kent sokaklarının çocuklar için yavaş yavaş cangıla dönüştüğünü gördük mü?
Yok!
Sonra
engelli çocuğa okulda yapılan eziyeti görünce dehşete düştük. Çok
geç!
"Erken uyarı" sistemlerimiz çalışmayalı o kadar uzun bir zaman oldu ki...
***
Mizah duygumuz zaten yerlerde sürünürken üzerine
Tiktok, Kwai gibi felaketler geldi. Artık toparlanması imkânsız...
Adam bir viski şişesinden bardağa döktüğü içkiyi elindeki makasla kesiyor!!!
Üzerine de yazmış...
"Doktorum içkiyi kes, dedi, ne işe yarayacağını anlamadım ama uzman tavsiyesini dinlerim."
Ho ho, hi hi, he he!
Şimdiden
on bin kişi beğenmiş bile...
***
Sosyal medyadaki güldürmeyen gülünçlükler neyse de...
Hani bitirdiğimiz yıl içinde kârlarını 5 kat artıran
bankalarımızın reklamlarında kullandıkları mizah seviyesinin sıfırın altında seyretmesine ne demeli?
Neredeyse bütün reklamlardaki banka müşterileri sersem, saf, şaşkın tipler.
Bir reklamcı da çıkıp anlatsa şunun nedenini, niçinini, pek memnun olacağım.
***
Hatırlıyorum da...
Bir zamanlar
Susan Miller'ın astrolojik tahminleri denilince ortalık coşardı. Beyaz yakalılar Miller dediyse, mutlaka inanır, söylediklerinin çıkmasını beklerdi.
Pek çok şey gibi onun da modası geçti.
Şimdi bunlar tutuluyor:
Felaket tellalları, politik tandanslılar, tahminlerinin arasına tasavvuf terimleri sıkıştıranlar...
Yine de geçen gün
Susan Miller'ın 2023 tahminleri gözüme çarpınca şöyle
bir durup baktım...
Tabii insan Miller da olsa dünyaya hâkim genel çerçeveden uzaklaşıp iş, aşk, yatırım tahminleriyle yetinemiyor artık...
Nitekim global ve şok nitelikli bir ekonomik kriz beklediğini,
yakın gelecekte gebe kalmanın iyice zorlaşacağını ve kadınların yumurtalarını saklamaları gerektiğini söylemeyi ihmal etmemiş.
***
Takvim 2023 yazıyor diye, "yeni" bir şey olmayacak! Aslında hepimiz biliyoruz bunu...
Yeni yıl vardıysa eğer, 2020'ydi.
Hâlâ onun
"devam filmi"ndeyiz.