‘Ocak diri tutulmak ister’
"Biz hep böyle değildik. Daha dün bir vesileyle Süleymaniye'nin karşısında oturuyor ve seyrediyordum. Bunu inşa eden millet bugün betebe mozaikle o rezil şeyleri nasıl inşa ediyor?"
***
Zeytinburnu Belediyesi'nin Kültür Sanat Merkezi şahane bir iş yapmış...
Rahmetli Teoman Duralı'nın 2015-2018 yılları arasında bu merkezde yaptığı bütün söyleşiler ve seminerlerin video kayıtlarından elde edilen metinleri bir kitaba dönüştürmüş.
500 küsur sayfalık eşsiz bir eser çıkmış ortaya.
Adını "Din ve Felsefe- Bilim Açısından Doğu ve Batı Medeniyetleri" koymuşlar.
Hoca'dan bazı alıntıları buraya aktarmadan duramam! Tabii ana meselesi felsefeyle ilgili olanları değil, gündelik hayat diliyle konuştuğu birkaç sözünü aktaracağım...
Meraklısı kitabı edinsin...
***
"Etikle ahlak aynı şeydir. Etik Yunancası, ahlak Türkçesidir. "
Salondan itiraz gelince şöyle devam ediyor Duralı: "Biz bugünlerde Türkçe'ye düşman olduğumuzdan, ne kadar kavramımız varsa Frenkçe almaya başladık. Düğme gibi bin yıllık kavram bile atıldı, buton denmeye başlandı. Yani rezaletin bu derecesi. Etik de, olduğu gibi ahlaktır."
***
"Edep dinden türemiştir. Edebin felsefenin tezgâhından geçmiş haline de ahlak diyoruz."
***
Bir seminerde "Çağdaş küresel medeniyet gelecek zamanlara ne bırakabilir, böyle bir zenginliği var mı?" sorusuna Hoca'dan ironik cevap şöyle geliyor:
"Bencilliği bırakabilir, bireyciliği bırakabilir, maddiyata düşkünlüğü bırakabilir. Hoşgörüden bahsedebilir miyiz, bilmiyorum. Çok 'çağdaşçı' dostlarıma bakıyorum, bir yere geldiğimizde hoşgörü tak diye kesiliveriyor, 'h'si kalmıyor."
***
"Bu medeniyetin zirve çağı 20. yüzyılda iki dünya savaşında 100 milyon insan ölmüştür. Daha ötesi berisi yok. Ne galibi haklı, ne mağlubu, ikisi de eşit derecede pislik."
***
"Ocak sürekli diri tutulmak ister. Söndü mü ölüm demektir. 300 bin yıla yakın ocağın hep canlı tutulması geleneği, artık bitti.
Günümüzde herhalde yeni bir insanlık evresine girmiş bulunuyoruz, o yüzden benim gibi fosilleşmişlerin artık bugüne ayak uydurması imkânsız hale geldi. Bambaşka bir zihniyet, bambaşka bir anlayış. Robotlardan bahsediliyor. Artık onlarla da siz hemhal olursunuz, dostluk kurarsınız. Çok şükür geride kaldı her şey, ben bu belalardan sıyıracağım demektir."
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Öğretmenler Günü (26.11.2024)
- Taktik hep aynı (25.11.2024)
- ‘Kıyamet kopmak üzere...’ (24.11.2024)
- Haftanın notları: Korka korka nereye? (23.11.2024)
- Ne oluyor, ne olacak? (21.11.2024)
- Çığ (19.11.2024)
- ABD’yi konuşmaktan mı korkuyorsunuz? (18.11.2024)
- ‘Ben... şey... inanacağım’ (17.11.2024)
- Haftanın notları: Maneviyat ölünce... (16.11.2024)
- Son... Bahar (15.11.2024)