Unuttuk mu?
Bay K. geniş pencereli ve aydınlık bir odaya alındı. Odanın bir kenarında duran kameraya bakılırsa burası bir çekim odasıydı.
Önündeki duvarda koca bir enjektör resminin altında yazan 'Dünyayı bizim aşımız kurtaracak' yazılı tabela dikkatini çekti. Biraz sonra doktorlar grubu odaya girdiler. Bir doktor, Bay K.'ya gelip, üzerinde iki paragraf bulunan bir kâğıt uzattı.
'Kendinizi iyi hissediyorsanız, çekime başlayalım' dedi. 'Yapmanız gereken, ben konuşmamı bitirdikten sonra sizin şu kâğıtta yazanları yüksek sesle okumanız' diye ekledi."
***
Ne günler yaşadık, değil mi?Delip de geçen günler...
Unutursak...
Ne yaşadığımızı baştan öğrenip anlamazsak, gelecek geldiğinde halimiz harap demektir.
***
Girişte okuduğunuz "hikâye"yi iki değerli hekimin kaleme aldığı bir kitaptan alıntıladım.Kitabın adı: "Covid-19 Dava'sı-Kısa Öyküler." Yazarları Doç. Dr. Ferhat Aslan ve Prof. Dr. Haluk Vahaboğlu.
Bilenler bilir, iki hekim de Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji uzmanlarıdır.
Kitap kapağının alt tarafında şöyle yazmışlar ki çok haklılar: "Franz Kafka'ya 21. Yüzyıldan sevgilerle..."
Dava, Kafka'nın "Dava"sı gibi gerçekten de...
***
Niye bu kitap?Onu da şöyle açıklıyorlar: "Yazdığımız bilimsel makaleler ve söylemlerimiz birilerinin ilgisini çekmedi. Bu yüzden biz de herkesin hikâyesini yazalım dedik." Okura şu seslenişleri ise can acıtıyor...
"Lütfen... Ellerini iyi yıkamadın ama... Olur olur, dezenformasyon oluyor da dezenfektan niye olmasın?"
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Öğretmenler Günü (26.11.2024)
- Taktik hep aynı (25.11.2024)
- ‘Kıyamet kopmak üzere...’ (24.11.2024)
- Haftanın notları: Korka korka nereye? (23.11.2024)
- Ne oluyor, ne olacak? (21.11.2024)
- Çığ (19.11.2024)
- ABD’yi konuşmaktan mı korkuyorsunuz? (18.11.2024)
- ‘Ben... şey... inanacağım’ (17.11.2024)
- Haftanın notları: Maneviyat ölünce... (16.11.2024)
- Son... Bahar (15.11.2024)