HAŞMET BABAOĞLU

Bir yıl öncesine kadar dünya ve biz...

Gece yarısı açık fırından taze çıkmış ekmek almak melankolinin en iyi ilacıdır. Ruhun üzerindeki ağırlık bir anda kalkar. Dünya ekmeğin orta yeri gibi ak pak ve sıcacık bir yer olup çıkar.

***

Genç kızın çay bardağını avuçlarının içinde sımsıkı tutuşuna bakıyorum. Hayata tutunuyor sanki...

***

Evdekiler birbirleriyle konuşuyor. Çocuk anneyle, baba çocukla, anne baba, çocukla... Üçünün de yüzleri TV ekranına dönük. Ve kimse bunu garipsemiyor!

***

Günümüzü hız ve sabırsızlık belirliyor... Baudrillard buna "başlamadan bitirmeyi istemek" diyor.

***

Bir arkadaşım laf arasında "Ben mutluluğumu tırnaklarımla kazıyarak elde ediyorum" dedi. Sordum: "O acıya nasıl katlanıyorsun, değer mi?"

***

Mutluluk cakası diye bir şey var... Çok yaygın. Bir tür moda... Hatta sosyal medya sonrasında artık bir bağımlılık türü... "Vicky, Cristina, Barcelona" filmini hatırlıyorum. Cristina'ya New York'lu nişanlısı evlilik teklif etmez. Barselona'da evlenmeyi teklif eder, sebebini de "İlerde bunu çocuklarımıza anlatırız" diye açıklar.

***

Başını gökyüzüne kaldırıp uzunca baktı. Bir tanışına bakar gibi... Sonunda dudaklarından "akşamüstüne doğru hava bozar" cümlesi döküldü. Torunu güldü. Günlük güneşlikti hava. "Nereden biliyorsun ya dede, sanki yukarıda yazıyormuş gibi?" "Yok" dedi. "Orada yazmaz." Elini kalbine götürdü. "Burada yazar! Benim yaşıma gelince anlarsın. Aslına bakarsan, her akşamüstü hava bozar. Ya dışında ya da içinde. Ama mutlak bozar."

***

Gece... Sokak aralarında yürüyorum. Bir ses işitiyorum sanki. "Hişşt baksana!" diyor. Fısıldar gibi ama bal tadında bir ses. Dönüp bakıyorum. Bahçe duvarına sarılıp dışarıya, sokağa uzanmış bir hanımeliymiş...

***

Kahvaltıda simit... Bunu işaret saydım. Demek ki günüm güzel geçecek.

***

Birini sevmek, ona koşmak, koşup sığınmaktır. O yüzden çoğumuz "kapıyı vurup sokağa fırlar gibi" severiz.
(NOT: Nasıl da belli oluyor, değil mi? Pandemi öncesi dünyaya ait notlarım... 2008-2010 arasında bu köşede çıkan "Pazar Notları" arasından küçük bir seçki.)
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.