Herkes kim, ev neresi... Farklar derinleşiyor!
Çoğu ev kendini zorlukla sığdırdığın ama ruhuna asla yer kalmayan bir mekan...
Bazı evler ise nükleer felaket sonrası için yapılmış sığınaklar gibi...
Çoğu eve bir aile zor bela sığıyor, bazısına dünyayı sığdırabilirsiniz, yeter ki kargo şirketleri çalışmayı sürdürsün, dış dünyayla oyalayıcı bağlantı sürsün...
Peki şu yaşadığımız "kapanma/kısıtlama" günlerinde ne oluyor?
Mesela bu farklar yokmuş gibi davranıp kararlar alındığında bütün evler aynılaşıyor, farklar kalkıyor mu? Hayır!
Tersine, farklar daha keskinleşiyor, hatta yeni sınırlar çiziliyor.
Evlerin çoğunun "yuva" olamadığı gerçeği daha çok kafalara dank ediyor.
***
2018 yılında bu köşede çıkan "Karantina" başlıklı yazımda "Öyle anlaşılıyor ki, yeri ve zamanı geldiğinde mikrop bulaşmaları da devreye girecek.En azından bunu hesaplayanlar var" demiştim.
Sonra da şunu eklemiştim: "Karantina çok kritik bir terim ve uygulama. Yeryüzünde yeni sınırlar çizmek, toplumsal kesimleri birbirinden ayırmak için çok etkilidir."
Şimdi olan bu işte!
Hayat durduruldu diyoruz ama yakın geçmişte neo-liberal ekonomi uygulamalarının flulaştırdığı sosyal/sınıfsal/kültürel farklar şimdi yeniden ve durmaksızın derinleşiyor.
Hatta psikolojik çatışmaların hızla birikmeye başladığını görmek zorundayız.
Geçen gün psikoterapist arkadaşımla laflıyorduk.
"Danışanlarımın karakteristik özellikleri bir anda değişiverdi" dedi; "böyle giderse aile kurumu infilak edecek, evler enkaza dönüşecek!"
***
Bir de iş hayatında keskinleşen farklar var...Evden idare edebilenlerle evde oturanların hayatlarını "idare ve idame edebilmesi" için sabah akşam çalışmaya gitmek zorunda olanlar arasındaki fark derinleşiyor.
Medyatik tartışmalarımızın çoğu pandemi döneminde ara vermeksizin çalışanları dışarıda bırakıyor.
Bu yazıyı yazarken TV açık...
Tam şimdi bir reklamda "Herkes evindeyken dışarıda onlar için çalışan kahramanlar" diye bir laf edildi.
Oysa asıl "herkes" çalışanlar...
Ama kim farkında?
***
Niye yazıyorum bunları?Çünkü pandemi sonrasına umutla çıkmak istiyorsak, olayın "maske, mesafe, temizlik"ten ibaret olmadığını görmeye mecburuz.
Ve en önemlisi...
Siyasetin yeniden "sade insan"a odaklanması gerekiyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- ABD’yi konuşmaktan mı korkuyorsunuz? (18.11.2024)
- ‘Ben... şey... inanacağım’ (17.11.2024)
- Haftanın notları: Maneviyat ölünce... (16.11.2024)
- Son... Bahar (15.11.2024)
- Nükleer ciddiyet! (14.11.2024)
- Hangi aile? (12.11.2024)
- Sahnede ne var? (11.11.2024)
- Gördüm (10.11.2024)
- Haftanın notları: Yeni pandemi gelir mi? (09.11.2024)
- Gündem değil, temel mesele! (08.11.2024)