"Hayatım boyunca kimseyi kopyalamadım" diyen bir şefin gerçekten "
master" olduğuna inanabilir misiniz?..
Aşçılık, iyi tariflerin kopyalanmasıyla başlar. Geleneğin kopyalanmasıyla gelişir. Başka ustaların geleneğe katkı ve modern buluşlarının tekrar tekrar test edilmesiyle derinleşir. Net! Tartışması yok! Ama bir takım "master"lar çıkıp böyle laflar ediyorlar işte!.. Üstelik mutfaktaki başarısının disiplin ve emek olduğunu vurgulayarak... İyi de neyin emeği o? Yemek yapmak oyun hamuruyla oynamak değil ki! Röportajlarda "benlik" gösterisi ve havalı laf etme dürtüsü bir çuval inciri berbat ediyor bazen...
***
Pandemi kahve aşkını ve kahvecileri vurdu mu? Bizdeki durumu tam
kestiremiyorum. Fakat Avrupa'da tablo yavaş
yavaş aydınlanıyor ve rakamlar iç açıcı değil.
Çünkü kahveciler Batı'da ofislerin
uzantısı niteliğinde. Ofis (beyaz yakalı
iş) hayatı ölünce onlar da komaya
girmişler. Bazıları açılmamış, bazıları
açıp tekrar kapatmak zorunda kalmış.
Eylül başında Londra'daki "coffee
shop"ların üçte biri hala kapalı.
Brüksel'deki kahveciler, AB memurlarının
etrafta görünmeyişi yüzünden
çok sıkıntıdalarmış. Bazı kahve
zincirleri Avrupa'daki kendilerine
bağlı bine yakın dükkanın yıl
sonuna kadar kapanabileceğini
iddia ediyor. Pandeminin en radikal
etkisi şu olmuş:
Kahve severler evlerine gelişmiş kahve yapma ekipmanları almışlar ve birkaç ay içinde hafiften
"
barista" kıvamına ulaşmışlar...
***
Yapmacık entelektüellik gösterileri,
şüphesi sosyal medya lafazanlıklarıyla gizlenen dostluklar,
30'lu yaşların ikinci yarısına monte edilmiş ergen iştahları, haz yağmacılığı
ve bir türlü üzeri örtülemeyen derin hayal
kırıklıkları...
Covid-19 aşısı bulununca bunlar da geçecek mi?
***
Güneyin en elitist otellerinden birinin taş çatlasa yüz kişilik restoranında gerçek kimlikleri karışık, pasaportları Kanadalı, ABD'li üç beş kişiyle ye, iç, dans et, sonra gazetendeki köşende "
Turizm en iyi zamanlarını yaşıyor" diye yaz... Vay be!
***
Hep İtalyan dondurmacılarını mı yazacağız. Bir okurumun deyimiyle "anamdan babamdan gördüğüm tarifin" en iyi örneklerinden birini önereyim. Mahalle tipi lezzet durağı. Anadolu Hisarı'nın üstü Otağtepe'de küçücük bir dükkan:
Dondurmacı Yaşar Usta. Akşamları önü hep kalabalıktır, bilen bilir. Favorim
tahinlisi.