25 yıl önce Kültür Bakanlığı'nda danışman olarak çalışırken NejatEczacıbaşı Bey'le belki kısa ama çok yoğun bir dostluğumuz olmuştu. Bazen öyledir. Yaş farkında rağmen bir kişiyle yakınlaşırsınız. Hatta sırdaş olursunuz. Bizimki de öyle oldu. Bahsettiğim yıllar 90'ların başıdır. Nejat Bey'in iki büyük projesi vardı. Birincisi, Feshane'yi müze yapmak... Adı 'modern sanatlarmüzesi' mi yoksa 'çağdaşsanatlar müzesi' miolsun diye çok tartışmıştık. Ankara'da yeni açılmış Sheraton Oteli'nde yemek yerken ve akşamüzeri içki içerken. Ben 'çağdaş olsun' dedikçe, 'aman hoca dur moderne daha yeni geldik' diyen sesi hâlâ kulaklarımdadır.
İkinci proje VenedikBienali bünyesindeTürkiye'nin daimiyer edinmesiydi. Heyecanlanmamakkabil mi? Bakan Fikri Sağlar da çok uğraştı. Ama Nejat Bey'in ansızın ölümü her şeyi yarım bıraktı. Bu işi sonradan oğlu BülentEczacıbaşı Bey tamamladı. Bir üçüncü projesi vardı, onu da sonra açarım.
Şimdi geri dönüp bakıyorum. Müze açıldı, Feshane'de değil. Ama mükemmel bir yerde. Venedik'te artık Türkiye'nin daimibir mekânı var. Nefis bir İKSV Projesiyle kazandık o yeri. Evet, konservatuar kurulmadı. Ama yeni konservatuarlarımız oldu.
***
Geçen hafta Venedik Mimarlık Bienali başladı. Kendi pavyonumuzda nefis, çok etkileyici bir yapıtla katıldık. Açılışına gittim. Proje, Feride Çiçekoğlu, Mehmet Kütükçüoğluve Ertuğ Uçar küratörlüğünde, CemalEmden ile Namık Erkal'ın küratöryel işbirliğiyle Darzana adıyla gerçekleştirildi. Hiç çekinmeden bienalin en iyi işiydi, en etkileyici pavyonuydu diyebilirim. Darzana, köken olarak, Türkçedeki 'tersane' ve İtalyancadaki 'arsenale' kelimelerinin Venedik lehçesindeki karşılığı. Ama o da Arapça'daki "dara's-sina'a" (sanayi yeri) tabirinden geliyor. Büyük, parçaları havada asılı kalan bir gemi var, bu nefis mekânda. O parçalar Haliç'teki tersaneden toplanmış. Böylece iki deniz, iki tersane, iki coğrafya,iki kültür birbirine kavuşturuluyor.
Umarım bu gemi uzun bir yolculuktan sonra Haliç'teki tersaneye gidecek ve orada ebedi olarak kalacak. Bunu yetkililerden talep ediyorum ve konuyu izleyeceğim. Bu kadar özlü, anlamlı, etkileyici bir projenin yeri orasıdır ve bu duyarlılığı göstermek zorundayız. Göz bebeğimiz olan İKSV'yi, başta Genel Müdür Görgün Taner olmak üzere bu görkemli başarıdan ötürü kutlamak gerekir.
***
Derken, San Clemente adasında kurulu olan, içinde, kökleri 12. yüzyıla giden bir kilise barındıran Kempinski otelinde, o adayı alıp, bu projeyi gerçekleştiren Permak Holding ve Başkanı Selim Uyar Bey'in çok değerli girişimini izledim. Selim Bey, II. (Genç)Osman'ın, Venedik Devlet Arşivi'ndeki lime lime olmuş bir nefis fermanını restore ettirmiş. O ferman şimdi sergileniyor. Bu harika otelde o ferman ne kadar kalacak bilmiyorum. Çokyüksek bir bilincin göstergesi olan bu değerli girişim muhakkak paylaşılmalı. Beni davet eden Büyükelçimiz Aydın SezginBey'e ve Selim Bey'e müteşekkirim.
***
Nihayet Demet Sabancı ÇetindoğanHanım'ın kurduğu Turkey One Derneğibir gece düzenleyip, Mozaik Yolu projesinitanıttı. Bu proje Hatay, K.Maraş, G.Antepve Ş.Urfa'da kurtarılan mozaiklerin dünyayatanıtılmasını amaçlıyor. Eşsiz ve çok çarpıcımozaikler! Türkiye bu bilince kuşkusuzçok geç ulaştı. Ama şimdi harıl harıl bu büyükmirası kurtarmaya ve korumaya çalışıyor. Butanıtımın etkisini ve değerini ayrıca anlatmakgereksiz. Buna rağmen daha fazlasını istiyoruz. Bu derneği kutluyoruz.
Dünya bazen çok farklı dönüyor!
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.