Türkiye'ye geldi, ziyareti bir 'olay'a dönüştü, bazı gazetecilerin gösterdiği ilgiye muhtemelen kendisi de şaşırdı ama
Jo Biden tamı tamına bir yıl sonra
20 Ocak 2017'de ofisini terk edecek. Çünkü,
8 Kasım 2016'da Başkanlık seçimleri yapılacak. Ondan sonra da kimse
Biden'la çalışmayacak.
O tarihten başlayarak
OD'da
bugünkünden çok daha farklı bir tablo ortaya çıkacak. Hele
Trump'ın Başkan olduğu bir Amerika'da (hiç uzak bir ihtimal değil) OD belki de daha fazla
kaosa sürüklenecek.
***
Fakat daha bugün bile OD'da
Amerika çoğu insanın gözünden kaçırdığı bir oyun oynuyor. Dünya tarihinde bildiğimiz kadarıyla ilk defa
Rusya'yla birlik olarak Amerika OD'da siyaset sürdürüyor.
Bu siyaseti sürdürürken
Türkiye'yle ters düştü. Türkiye'yle
PYD konusunda çelişiyor ABD. Türkiye'nin bütün ısrarlarına rağmen
PYD'den elini çekmiyor.
Bu onun için
kaçınılmaz bir durum. Çok basit ve bizim görmediğimiz,
Kürtlerin de yeterince anlamadığı bir nedeni var bunun. İşin kolayını buldu,
ABD, OD'da elini ateşe sokmuyor, sıcak kestaneleri ateşten maşayla alıyor.
O maşanın adı PYD. Onu kullanarak,
Kürt gençlerinin ölümü pahasına (veya kendisi için 'ucuzluğu' ile)
Suriye'de durumu kontrol altında tutmak istiyor. Nasıl,
1950'de Kore savaşında
General MacArthur, 'Türkler cengâver askerlerdi, ne zaman bir tepe almak gerekse onları savaşa sürüyordum' diyerek bizi, hiç uğruna ama kendi planları pahasına
kırdırdıysa şimdi,
DAEŞ vs. diyerek Suriye topraklarında
Kürt gençlerini kullanıp kırdırıyor. Olay bu kadar basit.
***
Bu durum daha bir süre devam edecek. Kürtler bu '
kanlı imkânı' büyük stratejileri yani
kantonal bir yapıyı kurmak için kullanacak. O yapıyı
ABD de istiyor. Üstüne üstlük
Rusya da aynı aracı, aynı amaç için kullanıp,
Türkiye'nin Güneyini o Kürt yapılanmasıyla kontrol altına almak çabasında. Kötü olanı şu aşamada
ABD'yi bahsettiğim yapının dışında bir çözüme
ikna edememesidir Türkiye'nin. Aksine, ABD,
Irak'a ilk müdahalesinde de, o sıralar çok yazdığımız gibi (ah, o sıralarda bize inanmayan dostlarımız ah!...) bu
Kürt imkânını gözetiyordu. Şimdi o imkânı yakaladı. Bu fırsatı kullanmak ve o
Kuzey Suriye Kürt yapısını oraya yerleştirmek kararlılığındadır. Hele oradan nasıl çıkacağını, uzaklaşacağını bilmediği
Rusya'nın bölgeye yerleşmesinden sonra bunu daha da büyük bir iştahla istiyor. Bu iş
ABD ile Rusya arasında gerilim çıkana kadar devam eder.
Kürt gençlerine yazık olur! Fakat, burası
OD köprüsüdür, o köprünün altından sular
hem çok hem hızlı akar ama şurası kesindir ki, Türkiye için yeni bir OD dönemi başlıyor.
Ama şimdilik
PYD ölen Kürt gençleri demek...
***
Osmanlı Tarihi: Sabah çok doğru bir iş yapıyor. Osmanlı tarihçisi
Prof. Erhan Afyoncu'nun kitabını armağan olarak veriyor:
Sorularla Osmanlı İmparatorluğu. Kitabı inceledim. Afyoncu, Osmanlı tarihini meydana getiren büyük dönemeçleri soru-cevap olarak yazmış. Onunla kalmamış. Bazı ara bölümler kaleme almış. O bölümlerde sorular değil, çok anlaşılır bir şekilde dile getirilmiş yorumlar, çözümlemeler ve değerlendirmeler var.
832 sayfalık yararlı, işlevsel bir kitap bu. İçtenlikle ve ısrarla öneririm.