Güven sorunu
Tam da beklediğim gibi oldu. Meral Akşener yine bol hamasetle süslenmeye çalışılmış ama genel itibariyle çelişkiler barındıran bir konuşma yaptı. Yine çok sertti. Yine gereksiz yükselmeler falan vardı.
Ama özü itibariyle ne dedi derseniz kısaca kendi başımıza yürümek istiyoruz dediğini söyleyebilirim. Ancak Akşener'in aslında pazarlık için el yükselttiğini söylemek daha doğru olur. Yerel seçimlere aylar kaldı. İyi Parti hacminde bir partinin tek başına gireceği bir seçimde il belediyesi alma ihtimali imkansıza yakın. Belediye kazanmayı gözden çıkarmış olsalar bile oy oranlarının Türkiye genelinde yüksek çıkacağını düşünmek de çok mantıklı değil. Belediye seçimlerde oyunu ziyan etmek istemeyen seçmen genelde şansı olan partilere oy verme eğilimi göstereceğinden İyi Parti'nin bu planla oylarını ülke çapında artırma ihtimali de düşük. Makul bir değerlendirmeyle İyi Parti'nin yine pazarlık yapmak zorunda olduğunu söyleyebiliriz.
Zaten genelde böyle oluyor. Akşener olur olmaz diye hesap yapmadan bir laf atıyor ortaya sonra gerçeklikle yüzleşiyor. Düşünsenize. Başbakan olacağım diye ciddi ciddi açıklama yapıyordu. Kılıçdaroğlu'nu desteklerken buldu kendini. Aynı tavrın devam edeceğini düşünüyorum.
Hadi bu sefer hedef küçülttü diyelim. Sabırlı ve uzun vadeli siyaset yapmaya çalıştığını düşünelim. Seçmene yeni bir alternatif kurmaya çalıştığını farz edelim. Bunun da seçmen nezdinde ne kadar değeri olabilir?
Akşener şimdiye kadar siyasette yapacağım dediği ne varsa tersini yaptı. Üç günün içinde masa devirerek tarih yazmaya çalışan bir siyasetçiden masaya geri dönen bir kişiliğe dönüştü.
Aslında Akşener'in o gün siyasi vadesi dolmuştu. Artık kendi seçmeni bile Akşener'e güvenerek bir yola çıkmaz. Aklı başında her gözlemci bunu görür. O nedenle Akşener bir müddet daha profesyonel siyasete devam edecektir ama her şeyin gazı çoktan kaçtı.
Bu saatten sonra Akşener'in beyanatları dinlenir, üzerine yorum yapılır ve kenara bırakılır. Kimsenin bir ciddiyet atfedeceğini düşünmüyorum.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Koridorun da ötesine geçen bir etkinlik (07.10.2023)
- Terörün farklı yöntemleri (05.10.2023)
- Liberal demokrasiden geriye ne kaldı? (03.10.2023)
- Sivil Anayasa mümkün (02.10.2023)
- Menendez çok da önemli değildi (30.09.2023)
- Zengezur koridoru ve Türk dünyası (28.09.2023)
- CHP’de herkes haklı (26.09.2023)
- Daha adil bir dünya mümkün (25.09.2023)
- Blöf mü, değil mi? (23.09.2023)
- Tesla fabrikası otomobil endüstrisine katkı sağlar (19.09.2023)