Muhalif medyanın tüccarları
Biz garibanlar da anlamaya çalışıyoruz. Nasıl olur da "Kılıçdaroğlu aday olmasın" diyen bir gazeteci iki ay içinde en güçlü Kılıçdaroğlu destekçisi olur, birkaç sonra da Kılıçdaroğlu'nu yerden yere vurur? Meğerse bunlar hep ödemelerle oluyormuş.
CHP, Halk TV'ye para veriyormuş. Kılıçdaroğlu, kimin hangi gazetecilere yazı yazması için para verdiğini biliyormuş. Meğerse biz bilmiyormuşuz. En azından ben bilmiyormuşum.
Adı geçen rakamlar da küçük rakamlar değil. Bir gazeteci, başka birini bir belediyeden aylık 75 bin lira ödeme almakla suçluyor. Öbürü "Açarım size Mudanya dosyasını" falan diyor. Demek ki bilmediğimiz daha neler var.
"Kişi kendinden bilirmiş başkasını" diye bir söz var. Bu muhalif kılıklı ama aslında tüccar gazeteciler herkesi kendi gibi biliyormuş. İktidara yakın gazetecilere yandaşlık ithamında bulunurken kafalarında hep bu kirli tezgâhlar varmış. "Biz muhalefette bile böyle bir pazar kurmuşken onlar kim bilir iktidarda nasıl bir pazar kurmuşlardır" diye düşünürlermiş.
Halbuki tam tersi... İktidara yakın medyada bir yerleri haraca bağlayan hiçbir gazeteci görmedim. Kimsenin görebileceğini de sanmıyorum. Hele hele bahsi geçen rakamları gördükçe insanın nutku tutuluyor.
Hani ucundan dönmüşüz diye söz var ya; adamlar sadece iktidarda bir siyaset değişimi değil, muhalefette kurdukları kirli tezgâhları da iktidara taşımak istemişler. İktidarı bir ganimet gibi gördüklerini anlıyorum.
Gerçekten yazık!.. İnsanları yankı odalarına hapsettiler. Nefret dilini cilaladılar. Ne için? Bütünüyle kişisel çıkar için. Umarım bu isimler tek tek ortaya çıkar. Türk siyasetinin normal seyrine kavuşması için bu tip medyasiyaset ilişkilerinin de ifşa olması şart.
Hepimiz farkındayız şu an... Bir yanda İmamoğlu'nun, diğer yanda Kılıçdaroğlu'nun beslediği isimler var. Elimizde delil olmadığı için isim söylemiyoruz ama hepimiz biliyoruz.
Bu kavga sertleştikçe sanırım kimin kaça satıldığını da yavaş yavaş öğreneceğiz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Koridorun da ötesine geçen bir etkinlik (07.10.2023)
- Terörün farklı yöntemleri (05.10.2023)
- Liberal demokrasiden geriye ne kaldı? (03.10.2023)
- Sivil Anayasa mümkün (02.10.2023)
- Menendez çok da önemli değildi (30.09.2023)
- Zengezur koridoru ve Türk dünyası (28.09.2023)
- CHP’de herkes haklı (26.09.2023)
- Daha adil bir dünya mümkün (25.09.2023)
- Blöf mü, değil mi? (23.09.2023)
- Tesla fabrikası otomobil endüstrisine katkı sağlar (19.09.2023)