Muhalefetin adaylık yarışı
Altılı masa olarak tarif ettiğimiz ama HDP ile birlikte altı artı bire dönüşen ittifak birçok toplantı yaptı. Çeşitli mutabakat belgelerine imza attı. Genelde soyut bir çerçeve çizerek zamanını harcadı. Ama işler somutlaşmaya başladığı andan itibaren siyasetin kendi gerçekliği kendini dayatmaya başladı.
Görünen o ki altı artı birin gerçek meselelerde uzlaşması sanıldığı kadar kolay olmuyor. Kâğıtta durduğu gibi durmuyor. Dikkat ederseniz son günlerde muhalif bloktan daha az konuşur olduk. Çünkü taraflar kendi hesaplarını sahneye sürmeye başladı. Kimisi AK Parti'den kopanların etkinlik alanını daraltmaya çalışıyor. Kimisi Kılıçdaroğlu'nu sıkıştırmaya çalışıyor. Ben son dönemde bu küçük partilerin kendi aralarında yeni bir ittifak arayışında olduklarını da düşünüyorum. Çünkü Kılıçdaroğlu her ne kadar masaya söz hakkı veriyormuş gibi yapsa da kendi konumunun güçlü olduğunu ve diğerlerinin pazarlık şansının zayıf olduğunu biliyor. O nedenle vaktini soyut meseleleri konuşmaya ayırıyor.
CHP'nin kendi içindeki gerilim çok daha sert. Kılıçdaroğlu muhtemel adayların tamamını devre dışı bırakmayı başardı. CHP'nin adayına artık kendi başına karar verecek. Şimdilik o aday da kendinden başkası değil.
Ancak bu durumu masayla müzakere etmeme yönündeki eğilimi ve oldubitti arayışı seçimin son düzlüğünde ciddi bir karmaşa yaratabilir. Sanırım Kılıçdaroğlu bunun da farkında. O nedenle kendini merkeze alan bir söylem geliştiriyor. Ve o nedenle sansasyon yaratmaya çalışıyor. Böylece ismi öne çıkacak. Diğer muhtemel isimler de gölgede kalacak. Kılıçdaroğlu savaşa hazırlanıyormuş gibi. Ve bu niyetle önce kendi cephesini hizaya sokuyor. Bunu açıkça söyledi. "Sert bir mücadele dönemine giriyoruz. Ya arkamda durun ya da yolumdan çekilin ifadesinin başka bir açıklaması yok." Şimdilik kendisi için işler yolunda görünüyor. Ancak uzun vadede bir yerlerden patlak vermeyeceğini kimse söyleyemez.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Koridorun da ötesine geçen bir etkinlik (07.10.2023)
- Terörün farklı yöntemleri (05.10.2023)
- Liberal demokrasiden geriye ne kaldı? (03.10.2023)
- Sivil Anayasa mümkün (02.10.2023)
- Menendez çok da önemli değildi (30.09.2023)
- Zengezur koridoru ve Türk dünyası (28.09.2023)
- CHP’de herkes haklı (26.09.2023)
- Daha adil bir dünya mümkün (25.09.2023)
- Blöf mü, değil mi? (23.09.2023)
- Tesla fabrikası otomobil endüstrisine katkı sağlar (19.09.2023)