Meral Akşener Cumhurbaşkanı adayı değilmiş. Başbakan olacakmış. Bence o kadar geriye gitmek yetmez. Biraz daha zorlamasını tavsiye ederim. Önce saltanatı getirsinler. Sonra da Meral Hanım sadrazam olsun.
Olur mu öyle şey demeyin. Parlamenter sistemi getirebileceklerine inanıyor da saltanatın mı gelebileceğine inanmıyor?
Kılıçdaroğlu veya başka bir CHP'li Cumhurbaşkanı adayı oldu. 30 milyonun üzerinde oy aldı. Erdoğan'ı yendi. Cumhurbaşkanı oldu. Sonra "ben kazandım ama Cumhurbaşkanı olmak istemiyorum. Bu yetkiler bana göre değil" dedi. "Asıl derdimiz Meral Akşener'iBaşbakan yapmaktı" dedi. Parlamenter sisteme dönüş kararı verdi.
Orada da bitmiyor. Mecliste anayasa değişikliği yapmak için 400 kabul oyunu buldu. Veya 360 kabul buldu. Referanduma gitti. Oradan da yüzde elli artı biri buldu. Parlamenter sisteme geçiş millet tarafından onaylandı diyelim.
Ama durun, yine bitmedi. Seçime gidilecek. Meral Hanım en yüksek oyu alacak. Erdoğan'ı Kılıçdaroğlu'nu falan yenecek. Birinci parti çıkacak. Tek başına veya koalisyon hükümeti kurmaya hak kazanacak ve Başbakan olacak.
Ölme eşeğim ölme! İfadem için özür diliyorum ama durumu daha doğru tespit edecek çok az ifade var. Finalden 100 alsam. Hoca da sözlüme 100 verse. Oh ne ala! Teyzemin sakalı olsa dayım olur.
O yüzden diyorum. Eğer bütün bunların olacağını düşünüyorsa saltanatın döneceğine de kolayca inanabilir. O zaman sadaret mührü için heveslense de mantıklı olabilir. Ben kendisine sadrazamlık teklif ediyorum. Sen kim oluyorsun demeyin. Meral Hanım'ın Başbakan olacağına inanıyorsunuz da benim Padişahlığıma mı inanmıyorsunuz.
Ya birileri Meral Hanım'ı fena kandırıyor ya da o kendi kendini aldatıyor. Bu tarafını bilemem ama Meral Hanım sanırımhepimizi kandırmaya çalışıyor. Kendisi bu senaryoya inanıyorsa ayrı sorun. İnanmadığı halde seçmenini inandırmaya çalıyorsa o apayrı sorun.
Eğer gerçekten kendi de inanıyorsa o zaman Meral Akşener'in siyasette buralara kadar gelmiş olmasını bile büyük bir başarı olarak alkışlamak lazım. Bir 23 Nisan sabahı kendisine eskiden kalma bir başbakanlık koltuğu bulalım. Alsın hevesini. Daha fazla da gündem işgal etmesin. Hem o kurtulsunhem biz.
Yok eğer toplumu daha da önemlisi kendi seçmenini kandırmaya çalıyorsa orada "bir dur" diyelim. Siyaset yapmak ve her türlü siyasi makama aday olmak tabii ki herkesin hakkıdır. Ama siyasi partiler için iktidara gelmeye çalışmak bir zorunluluktur. İktidara gelme gibi derdi olmayanlar da çıkabilir. Fakat bunlar birer payandadan ibarettir. Eğer sizin göreviniz Kılıçdaroğlu CHP'sini iktidar, İmralı HDP'sini de ona ortak yapmaksa en azından çıkın seçmene bunu söyleyin. Zira bu haliyle komik kaçıyor. "Cumhurbaşkanlığı nedir ki, ben olmayan bir koltuğa adayım" demek yerine benim siyasi görevim CHP'yi iktidaryapmak ve HDP'yi meşrulaştırmakdeyin de herkes anlasın.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.