CANLI YAYIN
Geçenlerde Alman Başbakanı Merkel bir beyanat verdi. Bir yandan Türkiye'nin mülteciler konusunda hakkını teslim ediyor. Bir yandan da Türkiye'nin AB'ye üye olamayacağının altını çiziyor.
Bir röportaj esnasında ortaya konan bu düşüncelere uzak değiliz. Avrupalı liderlerin neredeyse tamamı Türkiye'nin bu sayıda mülteciyi ağırlıyor olmasını hem hayretle hem endişeyle seyrediyor. Türkiye'yi AB'nin sınırı olarak gördüklerinden Türkiye'yi mülteciler için bir tampon bölge olarak tutma eğilimi devam ediyor.
Mülteci meselesi Avrupa'nın korkulu rüyası. Mültecilerin asıl varmak istediği yer Avrupa. Şimdiki sayılardan bile çok rahatsızlar. Mülteci sayılarının artış gösterme ihtimali sadece siyasi ve ekonomik bir kriz değil. Avrupa'da toplumsal krizlere neden olabilecek bir durum. Avrupa için mülteci akını ekonomik anlamda kolayca yönetilebilir. Belki biraz siyasi sıkıntı çıkar. Hükümetlerin düşmesine ve değişmesine de neden olabilir. Fakat toplumsal kaynaşmanın yönetilmesi çok zor. Yabancı düşmanlığı her zaman Avrupa'da bizim gibi ülkelere oranla çok daha yüksek olmuştur. O nedenle mültecilerin Türkiye'yi geçmemesi için her şeyi yapabileceklerini tahmin edebilirsiniz.
Gerçi bu zamana kadar Türkiye'ye verdikleri sözlerin hiçbirini tutmadılar. Ekonomik yardım konusu yalan oldu. Artık dile bile getirilmiyor. Ama bunun ötesinde Türkiye ile iyi ilişkiler geliştirmeye bile özen göstermiyorlar.
AVRUPA SESSİZ
Ancak mülteciler konusundaki sessizlikleri Avrupalıları pasif bir konuma da itiyor. Özellikle Türkiye'nin kritik güvenlik ve dış politika konularında da sessiz kalıyorlar. Eğer ortada bu mülteci ürküntüsü olmasa hem Doğu Akdeniz hem Kıbrıs konularında Avrupalılar çok daha küstah bir tavır takınabilirdi. Türkiye'nin Suriye'deki operasyonları sırasında dahi çok seslerini çıkartamadılar.
Mülteciler konusu Avrupa'yı hareketsizliğe itiyor. Ancak aynı mesele pozitif gündem oluşturulmasına da engel olacaktır. Zaten Merkel tam da bunu dile getiriyor. Türkiye'nin AB'ye üye olamayacağını söylerken hem duygularını dile getiriyor hem de Türkiye karşıtı Avrupalıları teskin ediyor.
Türkiye'nin AB üyeliği konusu tabii ki sadece mültecilerden ibaret değil. Biz zaten üyelik ihtimalini unutalı çok oldu. Çünkü Avrupalılar bunu unutturmak için elinden geleni yapıyor. Mülteciler sadece denklemi daha da karmaşık hale getirdi.
Bir röportaj esnasında ortaya konan bu düşüncelere uzak değiliz. Avrupalı liderlerin neredeyse tamamı Türkiye'nin bu sayıda mülteciyi ağırlıyor olmasını hem hayretle hem endişeyle seyrediyor. Türkiye'yi AB'nin sınırı olarak gördüklerinden Türkiye'yi mülteciler için bir tampon bölge olarak tutma eğilimi devam ediyor.
Mülteci meselesi Avrupa'nın korkulu rüyası. Mültecilerin asıl varmak istediği yer Avrupa. Şimdiki sayılardan bile çok rahatsızlar. Mülteci sayılarının artış gösterme ihtimali sadece siyasi ve ekonomik bir kriz değil. Avrupa'da toplumsal krizlere neden olabilecek bir durum. Avrupa için mülteci akını ekonomik anlamda kolayca yönetilebilir. Belki biraz siyasi sıkıntı çıkar. Hükümetlerin düşmesine ve değişmesine de neden olabilir. Fakat toplumsal kaynaşmanın yönetilmesi çok zor. Yabancı düşmanlığı her zaman Avrupa'da bizim gibi ülkelere oranla çok daha yüksek olmuştur. O nedenle mültecilerin Türkiye'yi geçmemesi için her şeyi yapabileceklerini tahmin edebilirsiniz.
Gerçi bu zamana kadar Türkiye'ye verdikleri sözlerin hiçbirini tutmadılar. Ekonomik yardım konusu yalan oldu. Artık dile bile getirilmiyor. Ama bunun ötesinde Türkiye ile iyi ilişkiler geliştirmeye bile özen göstermiyorlar.
AVRUPA SESSİZ
Ancak mülteciler konusundaki sessizlikleri Avrupalıları pasif bir konuma da itiyor. Özellikle Türkiye'nin kritik güvenlik ve dış politika konularında da sessiz kalıyorlar. Eğer ortada bu mülteci ürküntüsü olmasa hem Doğu Akdeniz hem Kıbrıs konularında Avrupalılar çok daha küstah bir tavır takınabilirdi. Türkiye'nin Suriye'deki operasyonları sırasında dahi çok seslerini çıkartamadılar.
Mülteciler konusu Avrupa'yı hareketsizliğe itiyor. Ancak aynı mesele pozitif gündem oluşturulmasına da engel olacaktır. Zaten Merkel tam da bunu dile getiriyor. Türkiye'nin AB'ye üye olamayacağını söylerken hem duygularını dile getiriyor hem de Türkiye karşıtı Avrupalıları teskin ediyor.
Türkiye'nin AB üyeliği konusu tabii ki sadece mültecilerden ibaret değil. Biz zaten üyelik ihtimalini unutalı çok oldu. Çünkü Avrupalılar bunu unutturmak için elinden geleni yapıyor. Mülteciler sadece denklemi daha da karmaşık hale getirdi.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
