Geçen akşam KemalKılıçdaroğlu bir tweet attı.Gördüğümde gözlerime inanamadım.Bir siyasi parti liderininedeceği cinsten bir laf değildi.Nasıl şaşırdıysam, bu yazıyı yazmayaoturduğumda tekrar kontrol ettim. "Ne olacak ki?" diyebilirsiniz. "Kılıçdaroğlu'nun bu zamanakadar birçok talihsiz beyanıoldu" diye düşünebilirsiniz. Haklısınız. PYD'yi terör örgütü olarak görmemekten tutun da Afrin operasyonunun durdurulması gerektiğine kadar tonlarca söz söylediğinden her an her türlü lafı edebileceğini de düşünürsünüz.
Ama bu sefer biraz farklı. Doğrudan doğruya toplumsalyapıyı hedef almış. Şöyle diyor: "Bu gece, bu ülkenin iyi insanlarına seslenmek istiyorum. Ülkemizin geleceğini siz tayin edeceksiniz, bu haramzadeler değil. Bunlarla selamı sabahı kesin!" Yanlış okumadınız. Gerçekten söylemiş.
Öncelikle ülkeyi ikiye bölmüş. Bir tarafta iyi insanlar, diğer tarafta kötüler. Kendisinin iyi insanlar olarak tarif ettiği gruba sesleniyor. Diğer tarafa "haramzadeler" diyor. Size, bana ve hepimize. Onun kötü olarak gördüğü herkes haramzadeymiş. Kendi kitlesine de "Bunlara selam bile vermeyin" diyor. Bundan daha açık bölücülük,bundan daha açık provokasyonolabilir mi?
Normalde biz, sıradan vatandaşlar, bu tür bir laf etsek herhalde kendimizi mahkeme kapılarından kurtaramazdık. Hatırlayın, eski zamanlarda şiir okuyan Erdoğan'a konuyla ilgisi bile olmamasına rağmen "toplumu kin ve ayrımcılığateşvik" suçlamasıyla hapis cezası bile verilmişti.
Şiirde geçen minarelerin ve camilerin toplumu düşmanlığa sevk ettiğini düşünenler, bugün toplumun yarısına haramzadeler diyen Kılıçdaroğlu'na sanırım tek bir laf etmiş değiller.
Daha beterini de söyleyelim. Kılıçdaroğlu bu lafları ederkenbaşörtülü bir kadın, bir hayduttarafından Nişantaşı'nda darpedildi.
Uzun süredir anlatmaya çalışıyorum. Muhalefetin tek söylemi vetutkalı, Erdoğan düşmanlığı. Ve aslında Erdoğan'ın temsil ettiği kitlelere yönelik bir nefret, onun şahsında geniş kitlelere karşı yöneltiliyor. Sonra da aynı isimler utanmadan toplumun karşısına geçip Erdoğan'ı suçlamaya kalkıyor. Onu kutuplaştırmadan sorumlu tutmaya çalışıyor.
Yaklaşık çeyrek yüzyıl boyunca Erdoğan, birçok siyasi tartışmanın içine girdi. Siyasilerle sert atışmaları oldu. Ama ülkenin bir yarısına küfür etmedi.
Dolayısıyla sorumluyu orada burada aramayın. Kendi koltuğunu bileErdoğan düşmanlığına borçluolanlar, ülkeyi dizayn etmek içinhem Erdoğan'a hem de ona oyverenlere hakaret etmeyi sürdürüyor.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.