Donbas, Ukrayna ve dahası
Ama buna karşın İngiltere'nin Karadeniz'e savaş gemisi gönderme ihtimali konuşuluyor. Avrupa Birliği birkaç hafta öncesine oranla daha fazla ilgili görünmeye başladı. Çeşitli toplantılarda sadece Ukrayna ve Donbas bölgesi değil, Rusya ile yaşanan birçok sorun masaya yatırılıyor. Son olarak Rus diplomatların sınır dışı edilmesi var gündemde. 6 ülke sınır dışı kararı aldı.
Gerçi bunların çoğunluğu, eski Sovyet nüfuz alanında kalan ve Rusya'nın son dönemdeki tavırlarını öncelikli tehdit olarak gören ülkelerden oluşuyor. Batı Avrupa ülkeleri tarafından ne kadar desteklenecekleri soru işaretleri barındırıyor. Ama Çekya, Romanya gibi ülkeler bir şekilde AB'yi ateşlemeyi de hedefliyor diyebiliriz.
Görünen şu ki, ABD açıkça kendini kenara çekti. Biden-Putin görüşmesinden sonra Amerikan savaş gemilerinin Karadeniz'e çıkışı iptal edildi. Muhtemelen buna karşılık Biden, Putin'den herhangi bir işgal eylemine girişmeyeceğine dair bir vaat almış olabilir. Böylelikle ABD işten sıyrılmış olacak. Gerçi "Dünyaya geri dönüyoruz" diyen Biden'ın bu hareketi kendi siyaseti açısından ciddi bir uyumsuzluk içeriyor, fakat Biden'ın bunu umursadığını pek sanmıyorum.
RUS YAYILMACILIĞI
ABD'nin dünyadan çekilmesi devam ediyor. Ve yine muhtemelen ABD, Ukrayna işini Avrupa'nın üzerine yıkma çabasında. Batı Avrupalılar durumun ciddiyetinin ne kadar farkındadır bilinmez ama Orta ve Doğu Avrupalı ülkeler çok tedirgin.
Asıl soru şu: AB tek başına Rus yayılmacılığını durdurabilecek bir denge siyasetini üretebilir mi? Benim ciddi şüphelerim var. Askeri olarak bir dengeleme zaten olmayacaktır. Geriye iki seçenek kalır. Diplomatik baskı ve ekonomik yaptırım. Eğer bu ikisi el ele yürütülebilirse sonuç alma şansı var.
Rus ekonomisi asıl itibarıyla kırılgan bir ekonomidir. En büyük ticaret ortağı da doğal olarak Avrupa. Eğer Avrupa ülkeleri topyekûn bir yaptırım uygulamayı başaracak olursa Rusya'nın saldırganlığına bir gem vurulabilir. Fakat Avrupa böylesi bir koordinasyonu becerebilecek nitelikte değil. Üye ülkelerin her birinin Rusya siyaseti farklılık içeriyor.
AB kurumları tam bir işlevsizlik görüntüsü veriyor. Avrupalı ülkelere liderlik etmesini bekleyeceğiniz Almanya ise son derece çekingen. Ve asıl sorun şu ki, Rusya'yı birincil tehdit olarak gördüğü bile şüpheli.
İşte tüm bu nedenlerden ötürü, Rusya'nın Ukrayna'da dengelenmediğini ve dengelenmesi ihtimalinin gün geçtikçe de düştüğünü söyleyebiliriz. Böylesi bir görüntü kendini tekrar ettikçe Rusya işgal için daha cüretkâr hale gelir. Bu da sadece Ukrayna'yı ilgilendiren bir sorun değil. Rusya aşırı yayılmacı bir eğilime kendini kaptırmış gidiyor. Karşısına çıkan olmadığı müddetçe bugün Ukrayna, yarın başka ülkeler. Amerika zaten yok. Avrupa ise derin bir uykuda.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Koridorun da ötesine geçen bir etkinlik (07.10.2023)
- Terörün farklı yöntemleri (05.10.2023)
- Liberal demokrasiden geriye ne kaldı? (03.10.2023)
- Sivil Anayasa mümkün (02.10.2023)
- Menendez çok da önemli değildi (30.09.2023)
- Zengezur koridoru ve Türk dünyası (28.09.2023)
- CHP’de herkes haklı (26.09.2023)
- Daha adil bir dünya mümkün (25.09.2023)
- Blöf mü, değil mi? (23.09.2023)
- Tesla fabrikası otomobil endüstrisine katkı sağlar (19.09.2023)