Muhalefetin üretkenlik sorunu
"Anayasa yapalım" diyoruz, "Ne gerek var" diyorlar. Rektör atamak lazım, "Kanun tanımayız" diyorlar. Libya'ya askeri operasyon konusu açılıyor, "Ne işi var Türk askerinin Arap çöllerinde" diyorlar. Ben abartmıyorum. Suriye'de PKK/PYD'ye karşı yapılan operasyonlara bile itiraz etmişlikleri var. Ama son itirazları uzaya kadar ulaştı. Uzay çalışmalarıyla bile alay etmenin derdindeler.
Belki aranızda benim gibi saf olanlar vardır. Ve belki hâlâ bu ülke için muhalefetin alternatif bir dil üretmesi gerektiğini düşünüyor olabilirsiniz. Ne de olsa hepimiz bu ülkenin geleceğine bağlıyız. Ama işin aslı öyle değil. Muhalefet sadece itiraz üzere kurgulandığından sundukları alternatif bir yol haritası da yok.
Bu zamana kadar bildiğimiz tek bir siyaset var. O da "Erdoğan gitsin" siyaseti. Onlara göre "Erdoğan gitsin" de uzaya gitmeye gerek yok. Anayasaya gerek yok. Terörle mücadeleye gerek yok. Türkiye'nin gelecek projelerini konuşmaya gerek yok. Tek bir beklentiye saplanıp kaldılar.
Bu saplantının normal bir düşünme biçimi olmadığını defalarca konuştuk. Siyaset karşıtlıklar üzere inşa edilebilir ama Erdoğan karşıtlığından başka bir fikriniz yoksa bu millet size neden oy versin? Zaten vermiyor. İttifak siyaseti üzerinden iktidar değişimi yapabileceğinizi hayal ediyorsunuz ama son anketler bu düşüncenin de yeterli olmadığını gösteriyor. Bunca yapıp edilene rağmen Erdoğan'ın oyu yüzde 50'nin altına hiç düşmüyor. Neredeyse bütün anketlerde Erdoğan ilk turda yine seçiliyor. Çünkü milletin gözünde ülke için inşa eden ve ülke için içerideki ve dışarıdaki Türkiye düşmanlarıyla mücadele edebilecek lider hâlâ Erdoğan.
20 yıl boyunca bırakın alternatif adaylar çıkarmayı, fikir bile üretmediler. Bu da zaten başlı başına bir liderlik sorunudur. Muhalefetin en büyük partisinin başındaki başarısızlığı defalarca kanıtlanmış bir genel başkan hâlâ o koltukta oturabiliyorsa, muhalefetten daha yaratıcı olmasını beklemenin de pek anlamı yok aslında.
Muhalefet bu durumun kendi de farkında. Bu kez son bir umut Biden'dan destek alarak başarılı olacaklarını düşünüyorlar. Bana sorarsanız saçma bir hayal. Ama insanoğlu kendini hep teselli edebilecek bir hayal bulmakta pek mahirdir. Karşımızda rasyonel bir hesap yok. Duygusal tepkilere dayalı bir muhalefet anlayışı var. O nedenle her türlü gereksizliğe inanabilirler.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Koridorun da ötesine geçen bir etkinlik (07.10.2023)
- Terörün farklı yöntemleri (05.10.2023)
- Liberal demokrasiden geriye ne kaldı? (03.10.2023)
- Sivil Anayasa mümkün (02.10.2023)
- Menendez çok da önemli değildi (30.09.2023)
- Zengezur koridoru ve Türk dünyası (28.09.2023)
- CHP’de herkes haklı (26.09.2023)
- Daha adil bir dünya mümkün (25.09.2023)
- Blöf mü, değil mi? (23.09.2023)
- Tesla fabrikası otomobil endüstrisine katkı sağlar (19.09.2023)