ABD, Rusya'dan satın alınan S-400 hava savunma sistemi nedeniyle Türkiye'ye yönelik yaptırım kararlarını açıkladı. CAATSA çerçevesinde uygulamaya konulan ve Savunma Sanayii Başkanlığı'nı hedef alan müttefiklik ruhuna aykırı tek taraflı bu kararlar, Türkiye tarafından "egemenlik haklarına saldırı" olarak nitelendirildi. Bu kritik gelişmeyi değerlendiren Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, sürece ilişkin önemli açıklamalarda bulundu:
1982'den beri Türkiye'nin hava savunma meselesi var. En son S-400 ile noktalandı. Kriterlerimiz var, teknoloji transferi, ortak üretim var. Kriterler konuldu, bunun çerçevesinde alışveriş oldu. Biz artık pazar olmayacağımızı söyledik. Şeffaf işlem yapıldı, saklı-gizli bir şey yok. Türkiye her denilene 'Evet' diyecek bir ülke değil. Kendi kurumlarımız var.
(F-35 ile karışma olur tartışmaları) Bu mühendislik meselesi. Bizim mühendislerimiz olmaz, sizin mühendisleriniz olur diyor. Otursun konuşsunlar. Yetmez mi, NATO da gelsin. ABD 'Olmaz' dedi. Bunları hep konuştuk. ABD'li Savunma Bakanı gittiğimizde 'F-35 ile S-400 etkiliyor' dedi. Kim dedi diye sorduk. ABD'li pilot. Peki pilot kaç kere F-35 ile uçmuş, kaç kere S-400 ile karşı karşıya gelmiş. İsrail'de F-35 var, Suriye'de S-400 var, onlar etkileşime mi giriyor, kodlarını mı alıyor? Hayır.
Türkiye-ABD arasında işbirliği, müttefiklik ilişkileri var. Bir S-400 için bunları feda mı edeceksiniz? Fiili durum çıktı. Temennimiz, uygun olmayan karardan ABD'li müttefiklerimizin dönmeleri, sağduyunun, aklıselimin hakim olması orta ve uzun vade planlarımızın dikkate alınması.
Ortadoğu, Kafkasya'ya baktığınızda vazgeçilmez müttefiki Türkiye var. Şu an bile askerler 'Türkiye ile ilişkilerimiz' iyi diyor. Bu konuda etkin, yetkin kişilerinin kararlarını gözden geçirerek bir kez daha değerlendirmelerini bekliyoruz. Biz dostluktan yanayız. Biz 83 milyonun haklarını korumak için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız.
Aramızdaki en büyük problem S-400 değil. PKK/YPG terörist mi, değil mi? Önce oradan başlamamız gerekiyor. ABD'li dostlarımızın bunun cevabını vermesi lazım. Bunun adının konulması lazım. PKK teröristtir. YPG, Suriye'deki adıdır. Bunlar bizim halkımıza, sınırlarımıza karşı tehdit ve risk oluşturmaktadır. Bizim operasyonlarımızın Kürtlere karşı yapıldığını ifade etmeye çalışıyorlar.
(Yaptırımlar mevcut projeleri nasıl etkiler?) Sıkıntılar olabilir ama bunların ölümcül olmayacağı da kesin. Hayat dinamik. ABD'de yönetim, bakanlar, bürokratları, yapı değişiyor. Önümüzde neler olabilir, bakacağız. Bizim durduğumuz yer doğru. S-400'ü gizli saklı almadık.
(SU-35, SU-57 seçenekler arasında mı?) Genel çalışma yapılıyor. Hiçbir şeyi ayrı değerlendirmiyoruz. Geniş bir alanda olaya bakıyoruz. Her türlü olasılık var. 83 milyonun savunma ve güvenliğinden sorumluyuz. Bununla birlikte diplomatik ilişkileri de devam ettiriliyor, aklıselim, sağduyunun galip gelmesinin müttefiklik ruhunun gereğinin yapılmasını istiyoruz.
FRANSA BOYUNU VE GÜCÜNÜ AŞAN İŞLERE GİRİŞİYOR
(Libya'daki
gelişmeler) İrini (Operasyonu) diye bir şey çıktı. MMH'nin (Milli Mutabakat Hükümeti) talebi olacak, böyle bir şey yok. Siz Serrac'ın elini tutuyorsunuz Hafter tokat atsın diye. Hafter'e binlerce uçak geldi. Fransa oradaki suçluluğunu kapatmak için İrini'yi icat etti, Türkiye ile uğraşıyor, boyunu ve gücünü aşan işlere girişiyor. Fransız halkı bunu görüyor ama. Temel ilkemiz: tek Libya, Libya bölünmesin.
OBJEKTİF OLMALARINI İSTİYORUZ
(S-400
eğitimi) Kurulum
sürecinde uzman arkadaşlarımız
eğitim aldılar. Kullanım
yetkisi, kullanım bilgisi bizim personelimizde,
emir-komutası bizim kontrolümüzde
olacak. Eski Varşova Paktı
ülkelerinden NATO'ya dahil olan dostlarımızda
onlarca Ruslar'dan kalan mühimmat,
Yunan dostlarımızda S-300 var.
ABD'li dostlarımızın objektif olmalarını
istiyoruz. Diyalog, uzlaşma, hoşgörü
ve problemleri çözecek yaklaşım
olması lazım.
PKK'YI TEMİZLEMELERİNİ BEKLİYORUZ
(Irak Sincar'daki PKK varlığı) Hem Bağdat, hem Erbil'le dostluğumuza, iyi komşuluk ilişkilerine saygımız sonsuz. Terör belasından Irak'ın kuzeyini temizleyelim dedik. Onlar da 'Tamam biz yapalım' dediler. Biz bekliyoruz. Aziz milletimizi bu beladan kurtarmayı amaçlıyoruz. Teröristler Suriye'den Irak'ın kuzeyine geçmeye çalışıyorlar. DEAŞ ile mücadelede verilen ağır silahlar YPG'den PKK'ya veriliyor, Peşmerge'ye saldırıyorlar.
FETÖ'DEN 20 BİN 610 İHRAÇ
(FETÖ
ile mücadele)
Son rakam 20 bin
610 ihraç. Bu konuda sıkıntı
yok, tereddüt yok. Kara, Hava,
Deniz, Genelkurmay, Milli Savunma
Bakanlığı, aynı karar ve azimle mücadeleyi
sürdürüyor. MİT'ten, Emniyet'ten,
savcılıktan bize ne gelirse, ayrıca kendi
içinde yaptığımız değerlendirme, izlenim
çerçevesinde tereddütsüz gereken
ne ise yapılıyor. Sonuna kadar takip
ediyor, gerekirse emekli personelin
rütbelerini dahi alıyoruz.