HASAN BASRİ YALÇIN

İnce’nin seçenekleri

Siyasetin doğası böyledir. Bir tarafa fazla yüklenirseniz başka bir taraftan patlatabilirsiniz. Ve genelde bu patlak en güvendiğiniz yerden ve ummadığınız zamanda gelebilir. Kemal Kılıçdaroğlu dayatma yöntemleriyle elde ettiği kurultay başarısı sayesinde partisini demir yumrukla yönetmeye başladığı andan itibaren muhalif seslere artık çok fazla seçenek kalmadı.
Muharrem İnce partiden adım adım tasfiye edildiğini biliyor. Ve buna karşı çeşitli tedbirler almak zorunda. Kılıçdaroğlu İnce'yi idare etmek yerine dışlamayı seçtiği için İnce'nin başka şansı yok. Daha açıktan pozisyon alması bu yüzden. Yoksa Muharrem İnce çok daha kolay bir yolu tercih edip parti içinde etkin olmayı deneyebilirdi. Ve aslında İnce hala en zor olana yönelmiş değil. Partiye yönelik eleştirileri dile getirerek kendisine alan açmaya ve tepkileri ölçmeye çalışıyor. Hem cumhurbaşkanlığı adaylığını ilan ediyor hem de pazarlığı halen açık tutuyor. Parti kurma meselesinde çok kararlı değil gibi.
Ancak bu durumun bu haliyle sürmesi kolay değil. İnce en azından gündemde kalmak için bu tür açıklamaları yapmaya devam edecektir. Partiden kendisine yönelik ihanet eleştirileri de doğal olarak artacaktır. Ve bu bir sarmal halinde İnce ve çevresinin daha da sertleşmesini sağlayabilir. Süreç başladı. Ben şahsen artık bu haliyle İnce'nin CHP içinde şansının olduğunu düşünmüyorum. Kılıçdaroğlu'nun da taviz verme niyetinde olmadığı görülüyor. Hatta taviz verse bile "ne verecek" diye sorabilirsiniz. Genel Başkan Yardımcılığı verse ne olur? İnce tek başına parti kurullarında ne kadar etkili olabilir. Ancak tasfiye sürecini yavaşlatmış olacaktır. İnce'yi bu saatten sonra cumhurbaşkanlığı adaylığının ilanından başka hiçbir taviz kesmez. Kılıçdaroğlu da buna yanaşmaz. Dolayısıyla yakın dönemde İnce'ye yönelik bir itibarsızlaştırma kampanyası olacağı şimdiden belli.
CHP uzun süredir kolay bir siyasete alışmıştı. Erdoğan karşıtlığı etrafında Kılıçdaroğlu hem parti içinde hem de ittifak cephesinde rahat hareket edebiliyordu. Ancak bunun sınırlarına geldiği görülüyor. Cumhurbaşkanlığı seçim sistemi ve ittifak düzenlemesi nedeniyle küçük partilerin kendilerine alan bulması sadece Cumhur İttifakı'nı değil Millet İttifakı'nı da etkileyecektir.
Yüzde biri bile bulmayan ve hiçbir iktidar şansı olmayanlar bile parti kurmaya kalkarken İnce'nin kenarda bekleyeceğini sanmak saflık olur. Hatta böyle bir parti CHP'yi tam ortadan ikiye bile bölebilir. O zaman da yepyeni bir siyasi kompozisyon çıkar karşımıza. Bahçeli'nin son dönemde İYİ Parti'ye yönelik açıklamalarını da bu çerçevede okumak lazım. Önümüzdeki günler çok daha ilginç gelişmelere gebe. Siyaset tekrar ısınmaya başladı.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.