Diplomatik ve askeri bir zaferin anatomisi
Yapılamaz denen ne varsa yaptık. Beş yılda inşa ettikleri terör yapısını beş günde başlarına geçirdik. Terör belasını kökünde vurmak işte böyle olur. Tüm tehditlere tüm karamsar iddialara rağmen cesaretle üzerine gittik ve istediğimizi bileğimizin gücüyle aldık.
Türkiye tarihinin en kritik dönemeçlerinden birini başarıyla geçtik.
Nasıl mı oldu?
Kısaca özetleyelim.
Yıllarca diplomatik her türlü manevrayı sabırla ve inatla sürdürdük. Rusya'yı rasyonel müzakere yöntemleriyle ve al-ver hesabına dayalı olarak yanımıza çektik. AB'nin elini kolunu mültecilerle bağladık. ABD'yi sınırımızdan çekilmeye zorladık.
Bunların içinde en zor olanı Amerika'yı hareketsiz hale getirmekti. Son bir yıl boyunca her türlü sıkıştırmayı yaptık. Öyle bir noktaya geldik ki, Amerika'nın bize karşı durma iradesinin olmadığı ortaya çıktı. Son bir telefon görüşmesi oldu. ABD oyalamakla yetindi. Türkiye kendi yolunu çizeceğini söyledi. Trump sabah apar topar "çekiliyoruz" açıklaması yapmak zorunda kaldı.
Ancak Amerikan devleti bunu kabul etmedi. Son beş gündür askeri operasyonun akışına göre pozisyon alındı. Pentagon işi zorlaştırmak için elinden geleni yaptı.
Eğer gerçekten askeri bir başarısızlık olsaydı, bunun üzerine binmek isteyeceklerdi.
Fakat TSK öylesine bir plan yapmış ve o planı öylesine başarılı bir biçimde uyguladı ki, Amerikan Savunma Bakanı "Sıkıştık, güneye çekiliyoruz" demek zorunda kaldı.
Operasyon iki noktada başladı. 120 kilometrelik mesafede Tel Abyad ve Rasulayn kuşatıldı. Etrafındaki köyler teker teker alındı. Sonra bu ikisi arasından güneye doğru bir yarma harekâtı başladı. 30 kilometre güneydeki M-4 otoyolu ele geçirildi. Sonrasında atılan adım ise Türkiye'nin hedefini ortaya koydu. Yarma işlemini bitiren birlikler hem doğu hem batı yönünde kuşatma manevrasına başladı.
Yani operasyonun 120 kilometrelik bir cephede değil 480 kilometrelik bir cephede yapıldığı görüldü. PKK'nın asıl merkezi olarak gördüğü ve Amerika'nın tutunmaya çalıştığı bölgelere de gidileceği ve bu bölgelerin arkadan kuşatılacağı ortaya çıktı. Batı'da Ayn el Arab, Doğu'da Haseke ve Kamışlı PKK'nın asıl merkezleriydi.
Türkiye bu merkezlere yürümeye başlayınca ABD'nin son beklentisi de boşa çıktı. Oradaki Amerikan askeri varlığının Türkiye'yi caydırabileceği ve Türkiye'nin o tarafa yürümekten kaçınacağı düşünülüyordu. O beklenti de çöktü.
Türkiye kuşatarak boğma işlemine geçince Amerikan askerilerinin çıkıştan başka çaresi kalmadı.
Henüz daha operasyonun sonuna gelmedik.
Ama düşmanın iradesini kırdık.
Bundan sonrası çoğunlukla asayiş operasyonu şeklinde geçecektir.
Türk ordusu bir kez daha muzaffer olmuştur.
Hem siyasi hem askeri düzlemde emeği geçen siyasilerimiz ve askerlerimiz büyük bir fedakârlık ve beceriyle ülkemizin geleceğini kurtardı. PKK buradan atıldıktan sonra tutunamayacaktır. Tüm ülkeye hayırlı olsun.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Koridorun da ötesine geçen bir etkinlik (07.10.2023)
- Terörün farklı yöntemleri (05.10.2023)
- Liberal demokrasiden geriye ne kaldı? (03.10.2023)
- Sivil Anayasa mümkün (02.10.2023)
- Menendez çok da önemli değildi (30.09.2023)
- Zengezur koridoru ve Türk dünyası (28.09.2023)
- CHP’de herkes haklı (26.09.2023)
- Daha adil bir dünya mümkün (25.09.2023)
- Blöf mü, değil mi? (23.09.2023)
- Tesla fabrikası otomobil endüstrisine katkı sağlar (19.09.2023)