Daha 12. dakikaydı, komik bir gol yedi Fenerbahçe. Bilardoda "bant"kullanırlar, Lille takımı da öyleyaptı. Ama Livakovic'in kurtardıkları öyle değildi. Takımı maçta da tuttu, umutları Kadıköy'e taşıyan oyuncu da oldu. Mourinho'nun imza atarken yaptığı teşhis doğruydu; "Biraz daha hızlı oynamamızlazım" dedi. Sahadaki oyuncular, Maximin haricinde geçen sezonun kadrosu. Bırakın daha hızlıyı, daha yavaş bölümündeler. Konuşmak en kolayı ama sahaya baktığımızda "Mourinho geldi, böyle oldu" diyeceğimiz bir şey yok. Oyuncu seçimleri de ilginç. Yılların kurt hocası, Krunic ile maça başlayor. Daha bir hafta önce 45'te oyundan aldığı Krunic... O çıktıktan sonra takımın oyunu temposu ne kadar değiştiği halde yine seçimini böyle yapıyor. İki düz "altı", İsmail ve Krunic ile oynadığın halde bu kadar net pozisyon verip, özellikle Ferdi'nin kanadından yapılan bindirmelere de ekstra yardım gelmemesi de ilginç. Fred'in sakatlığı buna gerekçe ise, bıraksınlar bu işi yapmayı… Çağlar'ın performansı defansı, Ferdi'nin temposu orta sahayı, Maximin'in gayretleri forveti görünür yaptı. Oyun planı içinde Fenerbahçeiçin "iyiydi" diyeceğimiz bir şey yok. 70'te hamleler geldi. İrfan Can tıpkı bir hafta öncesinde olduğu gib i oyuna pozitif kimliğini koydu, frikiği aldı, beraberlik golünü de attı. Peki ileriye sarkan güzel haberler yokmu? Mourinho daha oyuncuları da bilmiyor, kadronun neler yapacağını da. Bu tip eleme maçlarında minimum riske gidip, performanslara sırtını dayaması da bu yüzden. Yukarda bahsettiklerimiz analiz edilecek, değişecek. Mourinho, bu yüzden özel biri…
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.