NASIL başlayıp nasıl gidelim? Bilemedim...
İnanın gelişmeler, yaşanan trafik, hesaplaşmanın geldiği boyut, küresel basınç bu köşeye sığmaz. Sığmıyor da zaten.
Bir yerden alıp bir yere kadar götürmemiz gerekmekte. OLANBİTENİN ANLAŞILMASIiçin İSİMLER üzerinden kırmadan dökmeden gidelim...
Türkiye kilit bir ülke. Durum böyle olunca iç basınç da dış basınç da eksik olmaz. Ne dün ne bugün ne yarın...
Zaten işaretler de iyice arttı...
Anayasa Mahkemesi "hakihlaline" uğradığına kararverdiği CHP'li Enis Berberoğluhakkında yerel mahkemedenyeniden yargılama yapmasınıistedi. İstanbul 14. Ağır CezaMahkemesi kararında direndi.
Gerginlik arttı. Anayasa Mahkemesi Üyesi Prof. Dr. Engin Yıldırım da sosyal medya hesabından "Işıklaryanıyor" diyerek mahkeme binasını paylaştı. Kıyamet koptu. Tepkiler çığ gibi büyüdü.
Tansiyon fırladı... İçişleri Bakanlığı'ndan CHP'ye, oradan Gelecek Partisi'ne kadar herkes bu topa girdi. Babacan "Boş işler bunlar" dedi. Tartışma alevlendikçe alevlendi. Başkan Erdoğan olayı başka bir boyuta taşıdı. "Tartışmalı bir tweet attığı için de tartışılır hale geldi. Bunu özellikle bireysel bir tweet olarak değerlendirmek doğru olmaz.
Kolektif yapıyı ifade eden bir yaklaşım söz konusu..." dedi.
Erdoğan'ın sözlerinden sonra tartışılan üye Engin Yıldırım yine sahne aldı. "Yanlış yorumlanmaya müsait şekilde paylaştığım mesaj dolayısıyla kamuoyundan özür diliyorum" dedi. Bütün bunlar olurken Almanya'da yaşayan Can Dündar için MİT TIRLARI davası nedeniyle 35 yıla kadar hapis istendi.
Bunlar kabaca içeride olanlardı... Uzatmak mümkün ama rengi anlamak için bunlar yeterli...
Dışarısı da vardı!
Önceki gece ORUÇREİS'ten rahatsız olanlarkervanına ABD de eklendi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki araştırma faaliyetlerine yeniden başlamasını "provokasyon" olarak değerlendirdi. "Baskı, tehdit, gözdağı ve askeri eylemler, Doğu Akdeniz'deki gerginliği çözmeyecektir.
Türkiye'yi bu hesaplanmış provokasyona son vermeye ve Yunanistan ile istikşafi görüşmelere bir an önce başlamaya çağırıyoruz. Tek taraflı eylemler güven tesis etmez ve kalıcı çözüm üretmez" dedi...
Daha önce Türkiye için 'AB'de yeri yok' ifadelerini kullanan Avusturya Başbakanı Kurz, yine ön aldı. Oruç Reis sismik araştırma gemisinin yeniden Doğu Akdeniz'e gönderilmesi nedeniyle konuştu:
Türkiye uluslararası hukuku ihlal etmeye devam ederse AB yaptırımlarıyla yüzleşir...
Oruç Reis rahatsızlığı sürerken KAFKASLAR'dan da haberler gelmeye devam etti.
Rusya'nın Dağlık Karabağ sorunu için kurduğu masada Türkiye'ye yer vermemesinin ardından Dışişleri Bakanı Lavrov'dan yeni bir açıklama geldi: Rusya hiçbir zaman 'Türkiye Moskova'nın stratejik ortağıdır' demedi, Türkiye bizim partnerimiz... Rusya pası verir de ERMENİSTAN durur mu? Durmaz elbette... Nikol Paşinyan sahne aldı. Ulusa seslendi. Şunları söyledi: Ordu birlikleri taktik olarak geri çekildi. Rusya Devlet Başkanı Putin'e destekleri için teşekkür ediyorum... Azerbaycan Ermenistan'a oranla çok daha zengin bir ülkeydi. Silahlanma yarışında ve kabiliyetinde fark atıyordu. Bu doğal bir sonuçtu.
Ancak FRANSA ve RUSYAdevreye giriyor Ermenistan'asilah yağdırıyordu. İki ülkearasındaki dengeyi bozan Parisile Moskova oluyordu. İran daTIRLARLA yardım yaparakbu ikiliyi izliyordu. TürkiyeS-400'leri alsa da aktif halegetirmek üzere olsa da Kremlin"STRATEJİK ORTAK"olarak görmüyordu.
Anayasa Mahkemesi Üyesinin önceki gün attığı tweet'ten önce ANKARA'ya başka mesajlar geliyordu. Almanya Dışişleri Bakanı Maas "Ankara gerginliği azaltma ve provokasyon arasında gidip gelmeye son vermeli" uyarısı yapıyordu.
İsveç'in DIŞİŞLERİ BAKANIAnn Linde de "Türkiye'yiSuriye'den çekilmesi içinuyarıyoruz..." diyordu...
Bütün bunlar TÜRKİYE'ninBÖLGESİNDE MÜCADELEDEN VAZGEÇMESİ İÇİNDİ.
Ankara ısrar ettikçe karşıdaki cephe de büyüyordu...
Yine zaman ayarlı olarak IMF sahneye çıkıyordu.
Pandemi sürecinde bütün olumsuzluklara rağmen en başarılı birkaç ülkeden biri olan Türkiye'yi hedefe koyuyordu. IMF, KÜRESEL EKONOMİiçin yüzde 5.2'lik küçülmetahminini yüzde 4.4'e çekti.
Türkiye için ise "YÜZDE 5KÜÇÜLECEK" dedi. IMF gelirde Dünya Bankası durur mu?
Onlar da sürüye katıldı: Türkiye 120 ülke arasında dış borcu en fazla olan 6. ülke...
Anayasa Mahkemesi üzerinden başlayan tartışmayı DIŞARISININ tepki verdiği ORUÇ REİS üzerinden, Azerbaycan'a destek üzerinden, Suriye'deki kararlılık üzerinden okuyun. Türkiye'nin merkezinde yer aldığı bölge için herkes bir şey söylüyor bir şey yapıyor ancak Türkiye'nin elini kolunu bağlayıp oturması bekleniyor.
Stockholm Akdeniz'de bir kıyı kentiydi de bizim mi haberimiz yok. Ya da Berlin portakalıyla narenciyesiyle tanınıyordu da biz mi ıskalıyorduk. Paris, Leviathan gaz bölgesine komşuydu da biz mi kaçırıyorduk! Viyana kumsalları ve deniziyle AKDENİZ'in incisiydi de biz mi görmüyorduk!
Örnek çok...
Ancak mesele ne ANAYASAMAHKEMESİ ÜYESİNİNattığı tweet, ne ışıklarınsönmemesi, ne muhalefetincevap vermesi ne de tepkisinigizlemeyenlerin çabası... Olaybunların dışında... Haritayıönünüze alıp bir bakın. Türkiyemücadele etmezse FATURAÖDEYECEĞİNİ BİLİYOR VE GÖRÜYOR. Bu nedenle açılan her cepheye de koşuyor.
Afganistan'dan Akdeniz'e, Suriye'den Kafkaslar'a kadar her yerde askerimiz gücümüz var.
Türkiye "PES ETMEDİKÇE"karşı blok genişledikçe genişliyor.
BATI'ya uyumlu bir ülke olmadığı için de kendi yolunu kendi seçtiği için de hepsi birleşip geliyor.
Amaç TÜRKİYE'nin dünya üzerindeki ittifaklarını, rotasını, yörüngesini değiştirmek.
Bu nedenle FİNANSALOPERASYON için startverdiler. "Kıskaç büyüsün" diyegizli ambargo başlatıldı. Öylebir koalisyon kuruldu ki içindeMüslüman da var, Katolik devar, Protestan da var, Yahudi devar... Ortadoğu da var, Avrupada var, Amerika da var, Asyada var... Bunu büyütmek içinellerinden geleni de yapacaklar...
Dışarıda yenemedikleri, diz çöktüremedikleri Türkiye'yi içeriden eritmek için kapıya dayanacaklar. Zaten kapının önündeler! Bulunamayan şey değerlidir! DÖVİZ de öyle!
Gizli ambargolarla, finansal operasyonlarla dövizi önce kaçırttılar sonra sıçrattılar.
Ancak her şeye rağmen Türkiye tam gaz yolunadevam etmekte. Verilen mücadele ortada... Anlayanlar anlamayanlara anlatsın...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.