Montrö bahane!..
104 Emekli Amiral'in bildirisi, anlamsız ve can sıkıcı.
Deniz Kuvvetleri'nin en üst mevkilerinde görev yapmış insanlardan başka şeyler beklemek bu milletin hakkıdır oysa.
Türkiye'de amirallik yapıp emekli olmuş amirallerin Kanal İstanbul konusuna bakışları, projeden rahatsızlık duyan dış mihraklarınkinden farksız. Maksatlarını kamufle etmek için Montrö'yü gündeme getirmeleri, başka bir sıkıntı.
Sanki, çekiliyoruz ya da benzeri birtakım sözler sarf edilmiş gibi, Montrö Sözleşmesi'ni gündeme getirmiş emekli amiraller. Bu konuyu iyi bilen kişiler olarak ilgili anlaşmanın detaylarına değinmek yerine de, sloganlara sığınmışlar.
Boğaz'dan geçen gemilerin kılavuz kaptan almalarını bile talep edemeyecek durumda olduğumuzu bildiklerinden, bazı fikirler geliştirebilirlerdi oysa. 1936 ile mukayese edilemeyecek bir trafiğin söz konusu olduğunu iyi biliyorlar çünkü.
Deniz Kuvvetlerimizin en yüksek mevkilerinde bulunmuş bu zevat, tartışılması gereken yönleri de olan Montrö konusuna başka ülkeler ve küresel şirketler açısından bakmışlar.
Kanal İstanbul ile ilgili derli toplu bilgiler verebilecek bu kişilerin, sadece 'istemezük' modunda sözler etmeleri, ülkemizde kimlerin nerelere gelebildiğini göstermesi açısından dikkat çekici.
Ülkemizin uçağını, helikopterini, İHA ve SİHA'larını ve özellikle de gemilerini yapar hale gelmesinin, bu emekli amiralleri rahatsız edip etmediği önemli bir soru işareti.
Kanal İstanbul karşıtlığı ile tanınanlar, savunma sanayindeki gelişmelere de karşılar, malum.
Tam da burada vaktiyle Deniz Kuvvetleri Komutanlığı yapan Özden Örnek'in notlarını hatırlamak gerek.
Görevdeki 4 yılını özetleyen notların hiçbir yerinde Deniz Kuvvetleri'nin gelişmesi, savunma sanayinde adımlar atılması gibisinden tek bir cümle bile yoktu. Her gün darbe, müdahale, muhtıra rüyaları görmüştü çünkü.
Emekli amirallerin Türkiye'nin menfaatleri yerine birtakım odakların sözcülüğünü yapması, bildirinin en üzücü yanı.
İşin özeti şu: Esas dertleri Kanal İstanbul, Montrö bahane…
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Bana arkadaşını söyle… (20.11.2024)
- Mızrak çuvala sığmıyor!.. (17.11.2024)
- Keşke satın alsalardı!.. (16.11.2024)
- Tencere dibin kara… (13.11.2024)
- Yürüyüşünü görelim… (10.11.2024)
- En azından ayıp!.. (09.11.2024)
- Anlamak çok mu zor?.. (06.11.2024)
- Köprüden önceki son çıkış… (03.11.2024)
- Yok öyle!.. (02.11.2024)
- Ne oldu şimdi?.. (30.10.2024)