Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (TDİK) ya da diğer ismiyle Türk Konseyi'nin 6. Devlet Başkanları Zirvesi sebebiyle Kırgızistan'dayız.
Öncelikle söylemek gerekir ki, 4 saatten fazla süren bir uçak yolculuğundan sonra geldiğimiz yerlerin ata yurdumuz olduğunu bilmek ve dedelerimizin vaktiyle buralardan at üzerinde ya da yaya olarak Anadolu'ya geldiklerini düşünmek, hoş bir duygu.
Türki Cumhuriyetlerde sıklıkla duyulan: 'Siz atlara binip buralardan giderken biz onları yemeyi tercih ettik' sözü, yaşananların zarif bir ifadesi.
Başkent Bişkek'te edindiğimiz ilk intiba, Kırgızların hemen tamamının Türkiye'yi sevdikleri. Karşılaştığımız Kırgızlardan çoğunun ülkemizi iyi tanıyor ve seviyor olması bir yana, bazılarının da çeşitli şekillerde ülkemizde bir bağın mevcut.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki heyetin programı oldukça yoğun. Burada Türk Konseyi Liderler Zirvesi dışında Kırgızistan'la ikili ilişkilerimizi ilgilendiren çeşitli toplantılar yapıldı ve yapılıyor.
Gezinin hedeflerinden birisi, Kırgızistan ve Türkiye arasındaki ticaret hacmini öncelikle 1 milyar dolar seviyesine çıkarabilmek.
6 milyon 250 bin nüfuslu bu ülkeye 207 yılında 343 milyon dolarlı ihracat yaparken, 143 milyon dolarlık da ithalat yaptığımız düşünülürse, bu rakamın kısa sürede iki katına çıkmaması için bir sebep yok.
İlk gün yapılan görüşmelerde Cumhurbaşkanımızın bu yöndeki talepleri yanında, Kırgızistan'da yapılabilecek muhtemel yatırımlar için Türkiye'nin başarılı bir şekilde uyguladığı Yap İşlet Devret modelini bu ülkeye de önermesi dikkat çekiciydi.
FETÖ ile mücadele...
Gerek iki ülke ve gerekse Zirveye katılan ülkeler arasındaki ilişkilerin gelişmesi yönünde temaslara sahne olması beklenen gezinin öne çıkan konularından birisi de, Kırgızıstan'daki FETÖ yapılanması ile daha etkili bir şekilde mücadele edilmesi oldu.
Son zamanlarda Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı uluslararası kaynaklı birtakım ekonomik saldırılara da destek veren FETÖ'nün bu ülkedeki yapılanmasının da kısa sürede çözülmesi ve etkisiz hale getirilmesi bekleniyor.
Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan tarafından 2009'da kurulan ve temel amacı Türk Dili Konuşan devletler arasında kapsamlı işbirliğini derinleştirmek olan Türk Konseyi'nin (TDİK), hedefleri arısında küresel çapta barış ve istikrara katkıda bulunmak da bulunuyor.
Üye ülkeler arasında 'ortak tarih, kültür, kimlik ve Türk dili konuşan halkların dil birliğinden kaynaklanan' özel dayanışma temelinden hareketle geliştirilmeye çalışılan işbirliklerinin, öncelikle kurucu ülkeler ve sonrasında bütün coğrafyaya yayılmasının, küresel barış ve istikrara katkı sağlayacağı da, kesin.
Göçebe Oyunları...
Dünya Etnospor Konfederasyonu tarafından düzenlenen ve TİKA ve THY'nin de destekçileri arasında yer aldığı 3. Dünya Göçebe Oyunları da Kırgızistan'da bulunan heyetin izlediği önemli faaliyetlerden birisi.
Göçebe uygarlık ve kültürünün yeniden canlanması ve korunması için 2012'de Kırgızistan tarafından başlatılan Dünya Göçebe Oyunları'nın 2014 ve 2016'da gerçekleştirilen ilk ikisi Issık Gölü kenarında bulunan Çolpon-Ata kentinde yapılmıştı.
İlkine 19 ülkeden 583, ikincisine 62 ülkeden 1.200 sporcunun katıldığı Göçebe Oyunları'nın 3.'sü bu sene 37 ülkeden 3.000 sporcunun katılımıyla yine Çolpon-Ata kentinde yapılıyor.
Hemen belirtelim ki, iki yılda bir düzenlenen ve 37 etnospor dalında müsabakaların yapıldığı Göçebe Oyunları'nın 4.'nün 2020'de ülkemizde yapılması öngörülüyor.