Şaka gibi, ama gerçek: Suriye'nin Doğu Guta bölgesindeki son kimyasal saldırı nedeniyle ABD'ninBM Güvenlik Konseyi'ne sunduğutasarıyı Rusya; aynı konudaRusya'nın sunduğu tasarıyı da ABDveto etti...
ABD'nin 12 evet oyu alan taslağına Bolivya'nın 'hayır' oyu vermesi ve Çin'in çekimser kalması, sadece bir detay. Bu durumda belirleyici olan Rusya'nın vetosu çünkü...
6 "evet" oyu alan Rusya'nın tasarısına ABD ile beraber İngiltere ve Fransa'nın da veto yetkisini kullanması önemli bir ayrıntı. Ancak bu, BM GüvenlikKonseyi'nde olup bitenin ABD veRusya arasında bir düello olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Çünkü İngiltere ve Fransa'nın bu konuda ABD'yi takip ettikleri açık... ABD'nin Rusya tarafından,Rusya'nın da ABD tarafındanveto edileceğini bile bile GüvenlikKonseyi'ne ayrı ayrı birer tasarısunmaları, bundan sonra olabilecekleraçısından kaygı verici işaretler aslında.
Mesele, Suriye'deki 2 yüz bilmem kaçıncı kimyasal saldırının sanki ilk imiş gibi kabul edilip, kim tarafından yapıldığının araştırılması olsaydı, ikisi birden bu işe eğilebilirlerdi... ABD'den, BMGK kararı neolursa olsun Suriye'de kafasınakoyduğunu yapacağı yönündegelen açıklamalar ve bu arada biruçak gemisinin Suriye yönüne doğruhareketlenmesi, suların ısındığınınişareti..
Esas mesele ise, iç savaş başladı başlayalı Suriye'de Esat'ın rejimgüçleri tarafından tam 215 kezkimyasal silah kullanılmışken harekete geçmeyenlerin, şimdi neden birden bire hareketlendikleri, aslında.
Suriye meselesi konusunda açık ve net davranmayan ülkelerin, Doğu Guta'ya yönelik son saldırı üzerinden bu ülkedeki menfaatlerini tahkim edecek yeni adımlar atmayı planladıkları ve GK'deki düellonun da bunun uzantısı olduğu, açık.
'ÖNEMSİZ 190 OYA KARŞILIK...'
Ancak, bu düello Birleşmiş Milletler'inicra organı Güvenlik Konseyi'nin5 daimi üyesinden birisinin vetoetmesi durumunda, dünyanın bütünülkeleri dahi karar alsa herhangibir şey ifade etmeyeceğini gösterenörnek bir durum. '190 önemsiz(!) oya karşılık, çokönemli(!) 5 oyla' kararlar alınan birdurumla karşı karşıyayız...
Birleşmiş Milletler, dünya barışı korumak ve kollamak başta olmak üzere parlak laflarla tanımlanmış birçok görevi olan bir kuruluş, sözde... Güvenlik Konseyi de, bir anlamda BM'deistenmeyen kararlar alınmasınınönüne geçmek üzere patronlartarafından oluşturulmuş denetleme mekanizması.
BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesinin her birisi, diğer daimi üyeleri rahatsız etmeyecek şekilde veto haklarını kullanırlardı genellikle. 190 küsur ülkenin aldığı kararların niçin bir türlü hayata geçirilemediğine kafa yormayan insanoğlu da, işleyişe pek kafa yormazdı.
Ancak, daha önce de olduğu gibi, şimdi GK'nin iki daimi üyesi arasında problem var. Ve bu da, gerek BirleşmişMilletler'in ve gerekse GüvenlikKonseyi'nin çalışma usulleri vekarar alma mekanizmalarınıngözden geçirilmesi gerektiğini ihtar ediyor...
Son günlerde yaşananlar gösterdiği gibi, önümüzdeki günlerde yaşanacaklar da, dünya barışını koruyacakmekanizmaların kilit noktalarındabulunanların, aslında barış veistikrarı değil kendi çıkarlarını esas aldıklarını gösterecek... ABD ve Rusya, çıkarları konusunda kararlı çünkü...
Gelişmeler, menfaatlerini esas alandevletlerin uluslararası meselelerdehakemlik yapabilmelerininmümkün olmadığını gösteriyor...
Cumhurbaşkanımızın sıklıkla söylediği 'Dünya 5'ten büyüktür' sözünün, bütün insanlık tarafından gereğince anlaşılması gereken bir dönem bu. Dünya barışı, menfaatlerini esasalanlara bırakılmayacak kadarönemli bir mesele ise tabii...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.