Yerel seçimlerde ittifaklar ve kampanyalar
Yerel seçim koşusu "ittifak-işbirliği" gündemiyle başladı. Cumhur İttifakı cenahının Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin görüşmesi ile 2019 ve 2023 seçimlerine benzer şeki-l de 31 Mart 2024 seçimlerine gideceği anlaşılıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Milli irade düşmanlarına karşı 15 Temmuz gecesi meydanlarda kurulan ittifakımızı, daha da güçlendirerek geleceğe taşıma azmindeyiz" ifadesi hem adaylar hem de kampanya konuları hakkında Cumhur İttifakı'nın ana çizgisinin devam edeceğini gösteriyor. CHP belediyeciliğini "hizmetsizlik girdabı" olarak niteleyen Erdoğan "Yeniden İstanbul" ve "Türkiye Yüzyılı belediyeciliği" vurguları yapıyor. "İstismar ve korku siyaseti" ile eleştirdiği CHP'nin karşısına Erdoğan, AK Parti'nin "eser, proje ve şehirleşme" gündemini koyuyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yerel seçim merkezli konuşmalarında çevre, sosyal politikalar, kentsel dönüşüm ve afet yönetimi gibi konular yer alırken genel siyaset temaları da önemini kaybetmiyor. CHP Genel Başkanı Özel'in başlattığı "Kürtler, Aleviler daha az eşit" söylemini hedef alarak muhalefeti "ayrımcılık ve kimlik siyaseti" yapmakla, "1970 ve 1990'lı yıllarda yaşadığı sıkıntıların sebebi olan sosyal fay hatlarını da kaşımak" ile eleştiriyor. Siyasetin biz ve onlar ayrımını şu şekilde örneklendiriyor: "Bizim gündemimizin başında Türkiye Yüzyılı'nın inşası var, onların gündeminde bölücü örgütün emrinde olanlarla Meclis'e nümayiş yapmak var." Bu örnekler Cumhur İttifakı'nın kampanyasının yerel (hizmet, afet ve şehirleşme) ve genel siyaset (kimlik vs.) konularını birleştireceğini düşündürüyor. Yine de İstanbul ve Ankara'da aday-genel kampanya-yerel kampanya kompozisyonu Cumhur İttifakı açısından önemli olacak. Belediye hizmetleri konusunda iddialı olmayan İmamoğlu ve Yavaş'ın genel siyaset konularının tartışılmasından çok rahatsız olması beklenmemeli.
***
Muhalefet cenahında Özel-İmamoğlu ikilisi güncellenmiş ittifak söylemi ile turlara başladı. Özel, "il bazlı, yerel işbirliği" önerisi getirirken ittifak kelimesinin muhalefet için yıprandığını saklamıyor. Aslında birlikteliğin adını değiştirmek önerilen şeyi değiştirmiyor. CHP, 2019 yerel seçimlerini tekrar etmek istiyor, İstanbul ve Ankara başta olmak üzere seçilmiş şehirlerde CHP, HDP ve İyi Parti'yi bir araya getirmek istiyor. Özel, HDP/Yeşil Sol çizgisi ile şeffaf müzakere yapma yaklaşımını benimsedi. Kayyum eleştirisi ve "Kürtler daha az eşit" söylemi çerçevesinde açıktan yerel işbirliği yapmaya niyetli.
Oluşturulmaya çalışılan birlikteliğe Millet İttifakı/işbirliği denileceğini sanmıyorum. Ancak bu birlikteliğe "işbirliği" denmesi CHP-HDP ittifakına İyi Parti'nin eklenmeye çalışıldığı gerçeğini değiştirmiyor. Hatta "yerelde ikili ya da üçlü işbirliği" adını kullanmak 2019 ve 2023 ittifaklarının sıkıntılarını (masadan kalkmak ve karşılıklı suçlamalar vs.) göz ardı etme amaçlı. Halbuki zihinlerde bu ittifakların hatıraları taze. Her iki seçimde yapılan işbirliğinden İyi Parti zarar etmişti.
***
Bugünlerde havuç-sopa ikilisi ile işbirliğine ikna edilmeye zorlanan İyi Parti Genel Başkanı Akşener, CHP'nin işbirliği önerisini önümüzdeki pazartesi Genel İdare Kurulu'nda tartışacak. İyi Parti ve Akşener'in işi çok zor. Yerel seçimlere varamadan yeni istifalarla partinin bölünme ihtimali söz konusu. Bu cenderede Akşener ittifak kutuplaşmasını yıkmak için yeni bir başlangıç olarak nitelediği müstakil seçimlere girme kararında en azından İstanbul ve Ankara'da istisna yapar mı? Partisinde iki belediye ile yerleşik çıkarları olanların ve dışardaki "seküler" çevrelerin baskılarına boyun eğer mi? Buna Kılıçdaroğlu'nun gitmesini mazeret olarak kullanır mı, göreceğiz. Ancak tekrar etmekte fayda görüyorum. CHP önerisini değerlendirmeyi uzatırsa kararı ne olursa olsun daha çok kaybedecek. Bakalım milletvekillerini mi seçmenini mi kaybetmeyi göze alacak. İttifaka evet derse yeniden HDP/PKK ile birlikte olma eleştirisi ile yüzleşecek. Hem de CHP bu kez HDP ile daha şeffaf olarak birlikte olma eğiliminde. Kimlik tartışması üzerinden gidecek kampanyalar CHP ve HDP'yi değil ama İyi Parti'yi zorlar. İyi Parti İttifakların kaçınılmaz kutuplaşmasını kırmak için Mart 2024'ten sonra başka bir deneme yapmaya kalktığında daha ciddi inandırıcılık sorunu yaşar.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Sabah’a veda etmenin bu kadar zor olacağını biliyordum (20.05.2024)
- Yeni gelişmeler normalleşmenin seyrini nasıl etkiler? (17.05.2024)
- Değişim ama nasıl? (14.05.2024)
- Yeni Anayasa tartışması neden kaçınılmaz? (11.05.2024)
- CHP ve İyi Parti rol mü değiştiriyor? (10.05.2024)
- Kılıçdaroğlu mirası, Özel’in zorluğu (07.05.2024)
- Siyasette ‘yumuşama dönemi’ ne getirir? (04.05.2024)
- Yeni bir siyasi süreç (03.05.2024)
- İYİ Parti, Dervişoğlu ve üçüncü yol kaldı mı? (30.04.2024)
- Özel ve Kılıçdaroğlu’nun ‘siyaset’ kapışması (27.04.2024)