CHP tüm muhalefeti aşağı çekiyor
***
CHP'deki krizin muhalefetin tamamına yayılması Zafer Partisi Genel Başkanı Özdağ'ın 28 Mayıs öncesi Kılıçdaroğlu ile yaptığı ikili protokolü açıklamasıyla başladı. CHP Sözcüsü Öztrak'ın yalanladığı "üç bakanlık ve MİT Başkanlığı'nın Zafer Partisi'ne verilmesi" sözünü Kılıçdaroğlu "iki kişinin namusuna teslim edilen protokol" diyerek kabul etti. Böylece hem parti yönetiminin hem de masadaki ve sofradaki (HDP) parti genel başkanlarının bilmediği bir pazarlık deşifre oldu. Ve HDP ile ne pazarlık yapıldığı sorusunu da gündeme taşıdı. Kılıçdaroğlu'nun itirafı üzerine İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz, muhalefet cenahındaki etik tartışmasını genişletti: "Bu ülke insanının umutlarını ve kurumlarını, kendi şahsi mülküymüş gibi kapalı kapılar ardında pazarlamak ve yola birlikte çıktığı ortaklarının arkasından iş çevirmek ne demokratik teamüllere ne de siyasi etiğe sığar."Kılıçdaroğlu'nun adaylığına engel olamadığı için özür dileyen Yılmaz, muhalefetin linç kültürünü, entrikalı yöntemlerini ve CHP'nin seçim kampanyasını popülizme indirgemesini de eleştirmekten geri durmadı.
***
CHP'deki etik tartışması İyi Parti'de milletvekili belirlemede "para alma" suçlamaları ile birleştiğinde muhalefetin iki büyük partisinin genel bir "etik" krizinde olduğu anlaşılıyor. Hatta hatırlayalım, DEVA, DP, SP ve GP'nin CHP listelerinden çıkardığı 38 milletvekilinin fazlalığı da bir "etik değil" eleştirisine uğramıştı. Etik olmayan pazarlıklar, protokoller, toplantılar, sızdırmalar... Elbette muhalefetin yaşadığı kriz sadece bir etik meselesi olarak ele alınamaz. Aktörlerden politika ve vizyonlara kadar her alanda köklü bir değişim/yenilenme meselesi var.***
CHP'deki iktidar kavgasının içeriği kullanılan kavramlara da yansıyor. İmamoğlu cenahı değişim derken Kılıçdaroğlu yenilenmeyi tercih ediyor. "Yenilenme" iktidarda olanın, "değişim" ise muhalefetin söylemidir. Kılıçdaroğlu, kurduğu ittifakın seçimlerde yenildiğini kabul etmiyor, kazanamadıklarını söylüyor. Sebebini de "küçük köy ve kasabalara ulaşamamak" olarak görüyor. Ne cumhurbaşkanı adaylığında ne CHP politikalarında ne de ideolojisinde sorun görüyor. Kılıçdaroğlu, tüzük ve kadro yenilenmesi ile yetinip partisinin mevcut sağ-sol karışımı politikalarını sürdürme işareti veriyor. 6 oka, Atatürkçülüğe ve sosyal demokrasiye sahip çıksa bile partisinin söylemlerini aşırı sağa bile savrulabilecek esneklikte tutmakta kararlı.Kılıçdaroğlu'nun eli delege açısından güçlü. Rahatlıkla yeniden genel başkan seçilerek belediye başkan adaylarını belirleyebilir. Ancak son Zoom toplantısı Kılıçdaroğlu'nun çok sayıda CHP'li yöneticiyi tasfiye etmesi gerektiğini gösteriyor. İmamoğlu ise meydana çıkmak zorunda. CHP'nin iktidar kavgasının devamı muhalefetin krizini büyütüyor. KılıçdaroğluÖzdağ pazarlığının ortaya çıkması ile muhalefetin yerel seçimlerde yapacağı ittifak- işbirliği, etik tartışması gölgesinde gerçekleşecek. İktidarın eline verilen çok kullanışlı bir sermaye bu.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Sabah’a veda etmenin bu kadar zor olacağını biliyordum (20.05.2024)
- Yeni gelişmeler normalleşmenin seyrini nasıl etkiler? (17.05.2024)
- Değişim ama nasıl? (14.05.2024)
- Yeni Anayasa tartışması neden kaçınılmaz? (11.05.2024)
- CHP ve İyi Parti rol mü değiştiriyor? (10.05.2024)
- Kılıçdaroğlu mirası, Özel’in zorluğu (07.05.2024)
- Siyasette ‘yumuşama dönemi’ ne getirir? (04.05.2024)
- Yeni bir siyasi süreç (03.05.2024)
- İYİ Parti, Dervişoğlu ve üçüncü yol kaldı mı? (30.04.2024)
- Özel ve Kılıçdaroğlu’nun ‘siyaset’ kapışması (27.04.2024)