Akşener’in zorlaşan mücadelesi ve masanın ‘süreç’ tutkusu
***
Paçacı'nın Kılıçdaroğlu adaylıkta ısrar ederse "parti yetkili kurulları bunu onaylamaya hazır değil" ve "İyi Parti de adayını çıkarabilir" cümleleri de dikkatlerden kaçmadı. Bu çıkışın masadaki pazarlıklarda bir türlü istediği inisiyatifi ele geçiremeyen Akşener'in elini güçlendirmek için mi yapıldığı yoksa sadece İyi Parti içerisinde Kılıçdaroğlu ismine gösterilen direncin ve çekişmenin yansıması mıydı, bunu önümüzdeki günlerde daha iyi göreceğiz. Her halükârda masanın en iddialı sağ partisi ve ikinci büyük partisi genel başkanı olarak Akşener daha önce yazdığım "kaybet-kaybet" denkleminden çıkamıyor, aksine giderek masanın en az etkili genel başkanı konumuna sürükleniyor.***
Masadaki "süreç, iktidar paylaşımı ve metin hazırlama" mühendisleri olarak kendilerini konumlandıran DEVA ve GP genel başkanları benzer yetkilere sahip cumhurbaşkanı yardımcılığını garantiye almaya hayli yakın. Halbuki masanın rakip önerisi Akşener'in "başbakan gücünde tek cumhurbaşkanı yardımcısı" formülüydü. İmamoğlu ve Yavaş isimlerini CHP'nin adayı yapamayan, kendisi aday olmayan Akşener, çoklu adaya gitme cesaretini gösterebilir mi? Muhalefet çevrelerindeki "masanın mahalle baskısına" muhatap olmayı taşıyabilir mi? Eski İyi Partili Özdağ'ın yine toplantı günü 2018 seçimlerinde Akşener'in son bir ayda kampanyasını "Erdoğan'ı cumhurbaşkanı seçiyoruz. Bana gerekçesini sorma" diyerek durduğu iddiasını açıklaması basit bir tesadüf olamaz. Yoksa Akşener, "güçlendirilmiş parlamenter sistemin" başbakanı olma hayali ile yola çıkıp masanın diğer genel başkanlarına kıyasla bir miktar "güçlendirilmiş cumhurbaşkanlığı yardımcılığını" kabul etmek zorunda mı kalacak? O da tabii muhalefetin adayının seçimleri kazanması durumunda...***
Muhalefet cenahındaki mevcut gidişat İyi Parti'nin teşkilat ve tabanının "Neden bu masadayız?" sorgulamasını sürekli canlı tutacak yönde. Ayrıca, Akşener'in Diyarbakır'daki "Mesele cumhuriyeti özde sahiplenmekse, mesele silahlara veda, kan dökmeye de tövbe etmekse biz varız" ifadeleri milliyetçi seçmen tarafından PKK ve HDP'ye açılım sinyali olarak görüldü. DEVA'nın iddialı "açılım" vaatlerine tepki duyan İyi Parti "benzer bir yola mı giriyor?" sorusunu sordurduTeşkilat ve seçmen olarak masadaki gelişmelerden en çok zorlanan parti, İyi Parti; Genel Başkan, Akşener. Masanın "süreçleri" netleştikçe söz konusu zorluk azalmıyor aksine yoğunlaşıyor. Akşener, Kılıçdaroğlu'nun adaylığı kesinleşirse "Ben elimden geleni yaptım" söylemi ile kenara çekilemez. "Sağ seçmenin sokaktaki tavrını" sıkça gündeme getiren İyi Partililer olası iktidarın paylaşımında bile ellerinin güçlü olduğunu ileri süremeyecekler.
***
Bu arada, yuvarlak 6'lı masanın "masada oturma usulü, yol haritası, iktidar paylaşımı usulü ve aday belirleme süreci" gibi süreçlere değer vermesini anlamsız bulmuyorum. Farklı ideolojik partiler ve onların yüksek egolu genel başkanları arasında tesis edilmek istenen uzlaşmanın yaman bir mühendislik süreci gerektirdiği de açık. Ancak 6'lı Masa süreç ve ortak belgelere o kadar zaman harcadı ki, adaylık çekişmesini kamuoyuna o denli açık etti ki, muhtemel ortak adayını parlatmak hayli çetin bir işe döndü. Seçmene umut vaat edecek profili oluşturmak için vakit azaldı. Hazırlanmasını "sürece yaymakta" başarılı oldukları politika ve söylemleri seçmene anlatmakta ne kadar başarılı olacaklar bakalım.Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Sabah’a veda etmenin bu kadar zor olacağını biliyordum (20.05.2024)
- Yeni gelişmeler normalleşmenin seyrini nasıl etkiler? (17.05.2024)
- Değişim ama nasıl? (14.05.2024)
- Yeni Anayasa tartışması neden kaçınılmaz? (11.05.2024)
- CHP ve İyi Parti rol mü değiştiriyor? (10.05.2024)
- Kılıçdaroğlu mirası, Özel’in zorluğu (07.05.2024)
- Siyasette ‘yumuşama dönemi’ ne getirir? (04.05.2024)
- Yeni bir siyasi süreç (03.05.2024)
- İYİ Parti, Dervişoğlu ve üçüncü yol kaldı mı? (30.04.2024)
- Özel ve Kılıçdaroğlu’nun ‘siyaset’ kapışması (27.04.2024)