S-400’lerin teslimatı ve 15 Temmuz

Aylardır konuştuğumuz S-400'lerin Ankara'ya teslimatı dün itibariyle başladı.
Teslimat, 15 Temmuz direnişinin üçüncü yıldönümünden iki gün öncesine denk geldi. Bu itibarla önümüzdeki günlerde hem S-400'lerin gelişinin etkilerini hem de 15 Temmuz'un anlamını birlikte değerlendireceğiz.
Ülkemizin güvenliğiyle alakalı kritik bir silahın teslim alınmasını tüm siyaset kurumunun nasıl karşılayacağını izleyeceğiz.
Bakalım muhalefet partileri "bu bizim ortak menfaatimiz, şimdi dayanışma zamanı" deyip destek mi olacak.
Yoksa Washington ağzıyla iktidarı mı suçlayacak. *** Muhalefetin S-400 tavrı siyasetin akışına kalıcı bir etkide bulunacak.
Kamuoyunun bu savunma sistemini ülke güvenliği ile ilgili görerek partiler üstü bir anlayışla desteklediği biliniyor.
Kaldı ki, Doğu Akdeniz'de ısınan enerji rekabetinde S-400'lerin teslimatı Türkiye'nin elini güçlendiriyor.
15 Temmuz'un yıldönümünde milli duyguların kabardığı bir ortamda böylesine önemli bir adımın birlik ruhuyla karşılanacağını umalım. *** Dışarıdan teslimata ilk tepki NATO'dan geldi. Teslimatın "potansiyel sonuçlarından" dolayı endişeliler. Açıklamadaki vurgu "üye ülkelerin silahlı kuvvetlerinin birlikte çalışabilirliği" üzerineydi.
NATO içerisinde "birlikte çalışma" konusunda sorun olur mu sorusunun cevabı şimdilik belirsiz. Zaten asıl mesele NATO'nun değil Washington'un nasıl bir tepki vereceği.
Bu tepkinin tonu sadece Türkiye-ABD ilişkilerinin geleceğini etkilemekle kalmaz.
NATO'nun iki önemli ülkesinin arasındaki gerilimin yönetilememesi durumunda ittifak da ciddi bir kriz yaşayabilir. *** Washington bir süredir Ankara'yı F-35 projesinden çıkarmakla ve CAATSA yaptırımlarıyla tehdit ediyordu.
Gerçi Başkan Trump ile Kongre- Pentagon-Dışişleri hattı arasında görüş ayrılığı var.
Trump, suçu Obama'nın Patriotları Ankara'ya satmamasına bağlıyor.
Türkiye'nin haklı olduğunu kabul ediyor.
Ancak Pentagon, CAATSA ile ilgisi olmayan F-35 projesinden Türkiye'yi çıkarmak istiyor.
S-400'lerin F-35'lerin güvenliğini riske atacağı argümanı işleniyor.
Açık ki Ankara'nın hem S-400 hem de F-35'leri alarak bölgedeki askeri denklemi değiştirecek bir noktada olması istenmiyor. Yaptırımlara gelince, Başkan Erdoğan, Trump'a muafiyet için bastırıyor.
Trump'ın tavrının ne olacağını çok yakında göreceğiz. Muafiyet, 180 gün erteleme, hafif yaptırım ve ağır yaptırım olası seçenekler. S-400'ler gelmeye başladığına göre hamle sırası Washington'da.
Yani Amerikan başkentinde Türkiye politikasını oluşturanların becerisini test etme zamanı. Stratejik tercihlerini ve vizyonlarını görme dönemi. *** Ankara ise S-400'lerin önemini iç kamuoyuna etraflıca anlattı.
İlgili kurumlar olası seçeneklere hazırlandı.
Şimdi dayanışma içerisinde Washington'un hamlelerini karşılama zamanı.
İktidar ve muhalefetin siyasi rekabeti bir kenara bırakarak ortak güvenlik konusunda birlikte davranma dönemi.
15 Temmuz direnişinin kuşatıcılığı verimli bir zemin teşkil ediyor.
Bunun kıymetini bilelim.