BAŞKAN Recep Tayyip Erdoğan, TBMM AK Parti Grubu'nda yaptığı konuşmasında, "YENİ DÜNYA İNŞASINDA TÜRKİYE'NİN ROLÜNÜ" anlattı.
Adeta CHP'NİN RÖNTGENİNİ çekti!
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu'nun yolsuzluktan tutuklanmasını perdelemek için sokakları karıştırma ve Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ı 'siyasi cunta' ithamıyla karanlık tünele girdi. Özel, başlattığı sokak kaosunun ve boykot çabalarının altında ezildiğinin farkında değil.
Hele hele, hayatı darbelerle mücadele içinde geçmiş, vesayet odaklarının oyunlarını bozmuş Başkan Erdoğan'a "Cunta lideri" ithamında bulunması, bir zıvanadan çıkma hali yaşadığını gösteriyor. Yakın tarihin raflarında 'cunta, darbe, muhtıra' demek 'CHP' demek olduğuna dair binlerce evrak ve yaşanmış olaylar varken, Özel'in cunta çukuruna düşmesi, ibretlik bir olay. Yeni nesiller unutmuştu. Özel, hafızaların tazelenmesine, CHP tarihinin tartışılmasına vesile oldu.
Pazartesi günü yapılan AK Parti MYK toplantısında Erdoğan, "Son 3 haftada şahit olduklarımız, 1940'ların Halk Partisi ne ise 2025'in
Cumhuriyet Halk Partisi'nin de aynı olduğunu bize yeniden hatırlattı. CHP, marjinal bir örgüt gibi hareket ediyor. Gerilim siyasetine prim vermeyeceğiz" demişti. Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda, CHP'nin CUNTACILIK KİTABINI YAZIŞLARINI net ve açık bir şekilde ortaya koydu:
''CHP, çok büyük bir çaresizlik içinde. Bizi cuntacılıkla itham ediyor.
Buraya özellikle sizin için dikkat çekiyorum. CHP'nin ikinci genel başkanı malum, İsmet İnönü, koltuğu çok severdi. Koltuğunu 1972 yılında kaybedince bıraktı.
Mecburiyeti sanki lütufmuş gibi milletin yüzüne vuruyorlar. 1950'de ilk şeffaf seçimle CHP iktidardan uzaklaştırıldı. CHP iktidara gelemeyince ne yaptı? 27 Mayıs cuntasının taşlarını döşedi. CHP ülkenin ayarlarını öyle bozdu ki;
1961, 62, 63, 69, 71 yıllarında cunta girişimleri oldu. 12 Mart Muhtırası'nı alkışladılar. 12 Eylül cuntasına giden yolu açtılar. 28 Şubat darbesine alenen alkış tuttular. 27 Nisan bildirisinin arkasında durdular. 'Ordu göreve' diye gösteriler yaptılar. 17-25 Aralık darbe girişiminin, gezi kalkışmasını aktörü oldular. Darbecilerin sırtını sıvazladılar''.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in kendi partisinin tarihini iyi okumasını tavsiye eden Başkan Erdoğan'ın her sözü, CHP ARTI CUNTA GERÇEĞİNİ gözler önüne serdi: ''Sayın Özel'e Kirli geçmişiyle yüzleşmesini öneriyorum.
CHP demek cunta demektir.
CHP bu ülkede darbeciliğin de kitabını yazmıştır. O hakaret ettikleri bağımsız yargı olmasaydı, CHP kendi içinden çıkan cunta yönetiminin esiri olacaktı.
Yatın kalkın yargıya dua edin ki kendi içinizden çıkan cuntadan sizi onlar kurtardı.
CHP'nin ülke meseleleri ile işi olmaz. Milletle sorunları olan bir partidir CHP.
Onların özgürlük anlayışı sadece kendileri ve bir avuç seçkin içindir. Geçen hafta neler yaşandığını gördük, ibretle takip ettik. Sessiz kaldı, açıklama yapmadı diye sanatçılara, medya kuruluşlarına, yerli şirketlere baskı yaptılar. Yıllarca yol yürüdükleri ekran yüzlerini istedikleri kadar ses çıkarmadı diye linç ettiler. Bunun adı barbarlıktır. Daha iktidar umudu yokken bunu yapanlar ellerine yetki geçse neler yapar.
Açık açık söylüyorum; cirimleri kadar yer yakar.
Ne sokak hareketleri ile ne boykotlar ile bir yere varamayacaklar. Anarşi sokaklarını teslim aldığınız Türkiye geçmişte kaldı.
Ticareti, üretimi kilitlediğiniz günler geride kaldı.
Sanatçılara, medyaya ayar çektiğiniz Türkiye tarihte kaldı. Sayın Özel artık sadece millet var, milletin muazzez iradesi var''
TİCARET SAVAŞLARI
Başkan Erdoğan, ABD Başkanı Trump'ın göreve başlamasıyla, dünya ekonomisini sarsan açıklamalarının sonuçlarını TBMM'de yaptığı konuşmada çok iyi okuduğunu gösterdi:
"Gümrük tarifelerinden alevlenen ticaret savaşının küresel etki uyandıracağı anlaşılıyor. Herkesi etkileyecek şiddetli bir KASIRGA geldiğini söylemek abartılı olmayacak.
Bölgede ve dünyada yaşanan gelişmeler çok önemli bir değişimin eşiğinde, hatta coğrafya itibarıyla Türkiye'nin merkezinde olduğunu gösteriyor.
İkinci Cihan Harbi sonrasında inşa edilen, soğuk savaşın bitimiyle adeta kökleşen küresel sistem açıkçası temelden çatırdıyor.
Ticaretten güvenliğe, savunmadan nüfus oranına çok geniş bir yelpazede yeni mücadele dönemine hazırlık yapılıyor. Uluslararası siyasetin neredeyse tüm aktörleri yeni arayışlara girdi.
Gümrük tarifeleri üzerinden alevlenen ticaret savaşlarının küresel ölçekte bir etki uyandıracağı anlaşılıyor.
Büyük küçük demeden herkesi etkileyecek şiddetli bir KASIRGA geliyor"
Son aylarda üst üste gelen haberleri yeni dönemin doğum sancıları olarak değerlendiren Erdoğan'ın şu sözlerini tekrar tekrar okumakta büyük yarar var:
"Şunu büyük bir gururla bir kez daha söylemek arzusundayım; tarihi olduğu kadar sancılı da olan bu süreci en iyi okuyan, en iyi yöneten, sahada ve masada en güçlü konumda bulunan ülkelerden biri TÜRKİYE'DİR''
SONUÇ: Başkan Erdoğan, dünyanın en tecrübeli 4 liderinin başında geliyor. Yeni Dünyanın geleceğini çok iyi okuyor.
Dünyada meydana gelen olayları, yeni dönemin doğum sancıları olarak değerlendiren Başkan Erdoğan'ın şu sözlerini tekrar tekrar okumakta büyük yarar var:
TÜRKİYE'SİZ BİR DENKLEM kurulamaz.
Kurulsa dahi bunun yaşama şansının olmadığı küresel aktörler tarafından da kimi zaman gönüllü ama çoğu zaman mecburen kabulleniyor. Türkiye 23 yıldır temelini adeta tuğla tuğla ördüğü güçlü altyapısıyla yeni döneme damgasını vurmaktadır. Türkiye Yüzyılı vizyonumuz günden güne ete kemiğe bürünmekte, milli ülkümüz olarak tüm ihtişamıyla ŞİMAL YILDIZI misali parlamaktadır...