ANTALYA Diploması Forumu kapanış konuşması sonrası Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'a yerli ve yabancı gazeteciler tarafından Başkan Erdoğan'ın Suriye'ye ne zaman gideceği ile ABD Başkanı Trump'ın Türkiye'ye gelme ihtimaline yönelik sorular yöneltildi. Fidan, "Şu anda kesinleşen bir durum yok. Çalışmalar devam ediyor. Görüşme ABD'de mi olacak, Türkiye'de mi olacak, çalışması devam eden konular" dedi.
Diplomatik kulislere göre, Trump Mayıs ayının ortasında Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'ni ziyaret edecek. Bu ziyaretin son durağı olarak Türkiye olabilir deniyor ama Başkan Erdoğan'ın Haziran ayında Beyaz Saray'ı ziyaret etmesi daha ağırlıklı .
Hakan Fidan, Başkan Erdoğan'ın Suriye ziyareti için de "Cumhurbaşkanımızın böyle bir niyeti mevcut. Biz uygun şartlar, tarih ve zemin üzerinde çalışıyoruz. Bu gerçekleştiği zaman kendileri de Suriye'yi ziyaret etmek istiyorlar" dedi.
Dün yayınlanan yazımda Antalya Diploması Forumu'nda verilen fotoğraflara dikkat çekmiştim.
O fotoğrafların birisi Başkan Erdoğan ile Endonezya Cumhurbaşkanı Subianto'nun sıcak-samimi kardeşlik ilişkilerinin anlam ve önemini dile getirmiştim.
Bu yazımda, Antalya'da çok dikkati çeken ikinci fotoğraf Başkan Erdoğan'ın Suriye Cumhurbaşkanı Eş-Şara'ya gösterdiği ilgi ve yakınlığın arka planına dair notlarım olacak.
Antalya Diplomasi Forumu'nda Başkan Erdoğan ile Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Eş Şara önemli bir toplantı yaptı.
Bu toplantı da Eş Şara'nın Başkan Erdoğan'a "Suriye sizi bekliyor" dediği öğrenildi.
Başkan Erdoğan-Şara görüşmesine Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Enerji ve Tabii Kaynakları Bakanı Alparslan Bayraktar ile birlikte Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani de katıldı.
Alınan bilgilere göre görüşmede Türkiye ile Suriye ikili ilişkileri, bölgesel ve küresel konular ele alındı.
Başkan Erdoğan görüşmede, Türkiye'nin Suriye'de yeniden kaos yaşanmasını isteyenlere fırsat verilmemesini memnuniyetle karşıladığını, gelecek yılların Suriye'de istikrarın, refahın ve huzurun yılları olacağını ifade etti.
Başkan Erdoğan, Türkiye'nin Suriye'ye yönelik uluslararası yaptırımların kaldırılması için diplomatik çabalarını sürdüreceğini, Suriye ile ticari ve ekonomik alanda iş birliğini canlandırmak için gayretlerin artırılması gerektiğini, diğer alanlarda da atılacak adımların değerlendirilebileceğini belirtti.
Türkiye'nin Suriye'nin yeniden istikrara kavuşması için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da destek vermeye devam edeceğini söyledi.
Evet. Başkan Erdoğan, Suriye'nin geleceği ile bire bir ilgileniyor. Suriye'nin siyasi ve savunma mimarisi, ekonomik kalkınması yolunda Başkan Erdoğan liderliğinin etkisi Antalya'da da net ve açık görüldü.
Suriye Milli Ordusu'nun komutanlarından Türkmen Fehim İsa, Suriye Savunma Bakan Yardımcısı ve Kuzey Bölge Komutanı oldu. Bu atamanın çok önemli yanları var.
Kuzey bölgesi terör örgütü PKK-YPG'nin kontrolünde olan bölge.
SDG-PKK-YPG'nin silahları bırakmasından sonra bölgedeki askeri yapılanmayı Fehim İsa gerçekleştirecek.
Milli Savunma Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, Bakanlık Şehit Gazeteci Hasan Tahsin Salonu'nda haftalık bilgilendirme toplantısı yaptı.
Aktürk, terörle mücadele ve sınırlardan yasa dışı geçişlere ilişkin bilgiler verdi. İsrail'in Gazze ve Suriye'ye yönelik saldırılarını da değerlendiren Aktürk, şunları kaydetti:
İsrail'in Gazze'ye yönelik operasyonlarını ve Batı Şeria'daki yasa dışı yerleşim faaliyetlerini sürdürmesinin yanında bölge ülkelerine yönelik saldırılarını durdurmaması bölgemizin istikrar ve barışına zarar vermektedir.
Kendisine yönelen bir tehdit veya saldırı bulunmadığı hâlde yersiz ve temelsiz gerekçelerle Suriye'nin egemenlik ve toprak bütünlüğüne zarar vermeye, güvenlik ve istikrarını bozmaya yönelik provokasyon amaçlı saldırılarını sürdüren İsrail'in bu saldırıları bir an önce sonlandırılmalıdır."
Aktürk'ün açıklamasının ardından bakanlık kaynakları, Suriye'deki son durum ve İsrail'in Suriye'ye ait üsleri vurmasına yönelik sorular üzerine şu değerlendirmeleri yaptı: Türkiye olarak, Suriye'deki yeni hükümetin talepleri doğrultusunda, savunma kapasitelerinin artırılması ve başta DEAŞ olmak üzere tüm terör örgütleri ile mücadelelerine destek sağlıyoruz. Bu kapsamda eğitim maksatlı üs kurulmasına yönelik değerlendirmeler devam etmektedir. Türkiye'nin yegane amacı Suriye'nin toprak bütünlüğünün, istikrar ve güvenliğinin sağlanması ile terörden temizlenmesine yardımcı olmaktır. Türkiye'nin bunu yapmaya niyeti, kapasitesi ve vizyonu vardır. Bu amaçla yapılan ve yapılacak tüm faaliyetler iki devlet arasında varılan mutabakat kapsamında, uluslararası hukuka uygun ve üçüncü ülkeleri hedef almadan icra edilmekte ve edilecektir. Buna karşın İsrail, çatışmacı dış politika anlayışı ile hareket ederek Türkiye'yi haksız ithamlarla hedef göstermektedir. Provokatif açıklamalarla da iki ülke arasında sözde bir tansiyon/ gerilim varmış gibi uluslararası kamuoyunda algı oluşturmaya, kafa karışıklığı yaratmaya çalışmaktadır. İsrail'in hukuksuz eylemlerini örtbas etmek amacıyla seçtiği bu yolu daha fazla sürdürebilmesi mümkün değildir.
Bakanlık kaynakları, Türkiye ve İsrail arasında "Suriye'de çatışmasızlık" için bir temas olup olmadığına dair sorulara, "Dün Azerbaycan'da ilk teknik görüşme yapılmıştır.
Çatışmasızlık mekanizmasının kurulması için çalışmalara devam edilecektir" yanıtını verdi. Terör örgütü SDG'nin Halep ve Tişrin Barajı'ndan çekilmesi... Bakanlık kaynakları, "terör örgütü SDG'nin Halep ve Tişrin Barajı'ndan çekildiğine" yönelik sorular üzerine, "Daha önce ifade ettiğimiz gibi terör örgütü SDG'nin Suriye hükümetiyle yaptığı anlaşmanın sahaya yansımalarının önemli olduğunu ifade etmiştik. Terör örgütü SDG'nin Halep ve Tişrin Barajı'ndan çekilmesi ve Suriye Hükümeti'ne devri tarafımızdan titizlikle takip edilmektedir" bilgisini verdi.