ABD Dışişleri Bakanlığı bir rapor yayınladı. Onların yayınlayacağı her raporu dört gözle bekliyordum.
Sonunda buna kavuştum. Son raporda Türkiye'yi de suçladılar. Utanmadan ve sıkılmadan. Yeryüzünde böyle bir aymazlık, böyle bir alçaklık, ikiyüzlülük ve pişkinlik hiçbir ülkede yok.
Gazze'de on binlerce kadın, çocuk ve bebeğin İsrail soykırımında katledilmesi için ABD adeta kendini yırtarak, canhıraş bir şekilde silah yığınağı yaptı. Katliama ortak oldu. 7 Ekim'den bu yana, sadece ilk 45 günde ABD, İsrail'e 244 kargo uçağı ve 20 gemiyle 10 bin tondan fazla silah gönderdi.
Söz konusu destek, 15 binden fazla bomba ve 50 BİN top mermisi içeriyordu. Anadolu ajansının derlediği bilgilerde "Bunun yanında, açıklanmayan miktarda silah ve mühimmat da ABD'den İsrail'deki Müttefik Savaş Stok Rezervleri (WRSA-I) olarak bilinen depolara transfer edildi.
Söz konusu stoklardan İsrail'e ne kadar aktarıldığı ise gizli tutuluyor" deniyordu. Ekim 2023- Mart 2024'te İsrail'e 100'den fazla askeri satış onayı yapıldı ancak gizlilik şemsiyesi altında kamuoyuna bunların sadece 2'si açıklandı.
Tabii soykırıma ortak olma yarışına giren ABD bunları da yeterli bulmadı.
Daha büyük bir anlaşma yaptı Nisan başında kana ve bebek katliamına doymayan İsrail'le. 18 milyar dolarlık F-15 ve mühimmat satışıydı bu anlaşma. 50 yeni F-15 savaş uçağı, 30 AIM-120 Gelişmiş Orta Menzilli Havadan Havaya füze ve güdümsüz bombaları hassas güdümlü silahlara dönüştüren Müşterek Doğrudan Taarruz Mühimmatı (JDAM) kitleri yer alıyordu içeriğinde.
Çocuk ve bebek katillerinin ortağı ABD şimdi yüzsüzce Dışişleri Bakanlığı aracılığı ile "Dini özgürlükler" başlığı altında bir insan hakları raporu yayınlıyor.
Neymiş Türkiye'de Yahudi nefreti artmış imiş. Artan Yahudi karşıtlığı değil. Onu bunlar da biliyor. Siyonizmin onbinlerce çocuk ve bebeği hunharca, alçakça öldürmesine duyulan tepkiyi "Yahudi düşmanlığı"na taşıyıp katliamı perdelemeye çalışır bir tutuma girmesi ve bu soykırıma ortak olmasıdır aslında Türkiye'deki öfkenin ardında yatan gerçek.
Bu öfkeyi doğuran, katil evladına silah yağdıran ana, yani ABD'nin ta kendisidir.
Sosyal medyada münferit birkaç açıklamayı alıp o rapora yerleştirerek bir de akıllarınca delil sunuyorlar.
A be alçaklar, İsrail'de generaller, siyasiler video çekme yarışına girip "Filistinli çocukların tamamını öldürmek şart. İleride bela olabilirler" diye açıklamalar yapmasını toplasanıza raporunuzda. Geleceğe dair işlenmemiş bir suç üzerinden dahi hüküm verip "Çocukların da tamamını öldürün" diye avaz avaz bağıran katiller sürüsünün sosyal medya ve videolar aracılığı ile yaptığı kanlı ve hayvan ötesi naralarını rapora çevirsenize. İnsanlıktan çıkmışların hazırladığı Washington merkezli resmi raporda bir de "Ayasofya'da hasar oluştu" denilerek Türk hükümeti suçlanıyor. Bak sen şu hayasız alçakların kaleminden damlayan ahmaklığa.
İnsanın "Ulan şerefsizler" diyerek cevaba başlayası geliyor.
Gazze'deki Vakıflar ve Din İşleri Bakanlığı'nın hazırladığı rapora el atsanıza hadi. 1200 caminin olduğu Gazze'de bin caminin kısmen ya da tamamen yıkıldığını, 50 milyon dolarlık hasar meydana geldiğini de dünyaya haykırsanıza.
Aralarında vaiz, imam, hatip, müezzin, hafızın yer aldığı 100'den fazla din adamının suikastle öldürüldüğünü de anlatsanıza. Mezarlıkların bile hayvanlar sürüsü Siyonist ordusu tarafından nasıl açıldığını, ölülerin cesetlerinin bile çalındığını, Gazze'de mezar yeri kalmadığını da yayınlasanıza.
Kutsallığı ihlal edilerek girilen camilerin nasıl havaya uçurulduğunu, bombalar patlatılmadan önce ortağınız İsrail askerlerinin nasıl kutsal mekanlarda dans ettiğini gösteren videoları da rapor etsenize.
İsrail'in, "Din savaşının bir parçası olarak" Rum Ortodoks kilisesini, Kur'an-ı Kerim öğreten okulları da bombalarla nasıl yıkıp viraneye çevirdiğini, kiliselerde Hristiyanları bile öldürdüğünü, tarihi ibadethaneleri nasıl parçalara ayırdığını konuşsanıza. Neymiş efendim Ayasofya'dan birkaç tuğla yerinden çıkmış. İnsanın "Yuh ulan" size diyesi geliyor.
Ama bu yüzsüz, utanmaz, arlanmaz, aymazlara, ikiyüzlü alçaklara "Yuh" bile demeyeceğim.
Çünkü Türkiye'yi insan hakları ve inançlar konusunda suçlayan bu Washington ahmakları, Gazze'deki insanlığa ve tüm kutsallara atılan bombaların sahipleri.
Üretiyorlar, çocuklara, bebelere, camilere, kiliselere atılmak üzere yüzlerce kargo uçağı ile bedava gönderiyorlar.
Ardından "Ayasofya'nın iki tuğlası" diyerek Türkiye'yi suçluyorlar.
Bunların ar damarı asla patlayamaz.
Çünkü onlarda ar damarı da yok.
Katliam ortaklarının, soykırıma en büyük tepkiyi verenleri suçlayacak cesareti bulması, bunların damarsız, dalaksız ve beyinsiz olduğunun en büyük göstergesidir.
Beyinsiz dalaksızlara "Yuh bile" denmez. Başka bir şey bulmak lazım.
Tekliflerinizi bekliyorum...