BİZİM muhalefet ABD'de parti kursa ve Türkiye'deki politikalarının benzerini uygulamaya kalksa sonu anında Guantanamo olurdu.
Bunun açılımını yapmadan önce haydi gelin ABD'ye gidelim önce. Trump'a hukuk yoluyla darbe girişimi ters tepti.
ABD'nin eski Başkanı, Kasım'da yapılacak anketlerde şu anda önde görünüyor. Kutuplaşmanın doruğa çıktığı ABD'de, kaybetme korkusu yaşayan Demokratlar, Cumhuriyetçilerin adayı Trump'ı seçime sokturmamak için hukuk darbesiyle engelleme yoluna gittiler.
Malum son seçimlerin hemen ertesinde 52 vilayetten Washington'a koşan Trumpçılar, başkent caddelerinde günlerce polisle çatışmıştı. Seçim sonuçlarını protesto ediyorlardı. Finalde ise kongre binasını basarak ele geçirdiler. Bu bir kalkışmaydı, ayaklanmaydı.
Sükunet sağlandıktan sonra aradan geçen zaman içinde Trump'ın önümüzdeki seçimde tekrar kazanma ihtimali ortaya çıkınca, Biden'ı destekleyen Demokratlar paniğe kapıldı.
Kendilerine gönül vermiş savcılarla peş peşe Trump aleyhine davalar açıldı.
Bir numaralı suç olarak "Kongre baskınındaki kalkışmanın perde arkasındaki lideri ve organizatörü Trump'tır" şeklindeki iddiaydı.
Eyaletler arasındaki bölünme ve kutuplaşma da bu davanın seyrinde önemli rol oynadı. Colorado Eyalet mahkemesi "Ayaklanmanın mimarı Trump'tır" diyerek önümüzdeki seçimlerde isminin seçim pusulalarında yer alamayacağına hükmetti. "Trump'ın fişi mi çekiliyor" tartışmaları sürerken Anayasa Mahkemesi devreye girdi. Colorado Mahkemesi'nin kararını oy birliği ile yok sayarak, seçim pusulalarında isminin yerini alacağını ilan etti.
Noktayı koydu. Kararda "Trump'ın ayaklanmaya destek verip öncülük ettiği yolunda deliller yetersiz." deniyordu.
Gerçekten de ayaklanmayı kalpten desteklese bile, Trump olaylar boyunca ofisinden çıkmamış, en önde yürümemiş, slogan atmamış, "Yürüyün yiğitler" dememişti.
Trump bu karar sonrası "Zafer" çığlıkları attı.
Peki ABD'de yaşanan bu olaya Türkiye açısından bakacak olursak ne gibi sonuçlar doğurur?
Mesela bizim muhalefet ABD'de parti kursa ne olurdu? Çünkü tüm darbeleri destekleyen, 15 Temmuz kalkışmasında Cumhurbaşkanı öldürülmek istenirken, tankların arasından "Buyurun efendim" diyerek saygı ve sevgiyle geçirilen bir muhalefet vardı bizde.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni uçaklarla bombalayanlar o günde bugün de muhalefeti öpüp kokluyor, seçimleri kazanması için kendini yırtıyordu. Darbeciler, muhalefet liderine danışman bile yapılıyordu.
28 Şubat'ı da çılgınca alkışlamışlar, askerlere aylarca "Daha ne duruyorsunuz. İndirin hükümeti" diye defalarca çağrı yapmışlardı. Hele Gezi kalkışması tam bir delil deposuydu. Seçilmiş iktidarı indirmek için APO ve Atatürk posterleriyle harekete geçirilen ve Ankara'da Meclis'e dahi yürütülmek istenen binlerce kişinin Taksim cephesinde en önünde CHP ve HEDEP milletvekilleri kol kola "Devrim" diye bağırıyordu avaz avaz.
Muhalefet liderleri, kalkışmacıları ziyaret ediyor, çiçekler veriyordu.
Bizim muhalefet ABD'de olsa, kongre baskınında tıpkı Gezi'de olduğu gibi en önde yürüse başlarına ne gelirdi? Hiç affetmezlerdi.
Partileri kapanır, liderleri bırakın seçime girmeyi tutuklanırdı. Gezi, 15 Temmuz ve 28 Şubat'ın Türkiye'ye maliyeti yaklaşık 1 trilyon dolardı. Borsa'dan tutun, sermaye kaçışlarına, döviz oyunlarına kadar ekonomiye füze gönderilmişti. Türk işadamları bile yüzlerce milyar dolarını yurt dışına kaçırmıştı. Küresel tetikçi Soros ve Alman Detsche Bank bile olayların başlangıcında milyarlarca dolarla girip, deve yükü doları hortumlamıştı bu ülkeden. Bunlar resmi rakamlardı. Paraya tapan ABD'de bizim muhalefet parti kursa, böyle bir kalkışma ile Coni'ye 1 trilyon dolar kaybettirse "Hain" diye tefe koyarlardı.
Hadi gelin bir başka soruyu daha tartışmaya açalım? Kongre baskınında kalkışmacılar ellerinde DEAŞ lideri Ebubekir Bağdadi veya El Kaide lideri Usame Bin Ladin posterleri ile yürüse ne olurdu? Yahu bırakın bu yürüyüşü, teröristlerin resmini cüzdanında saklayanlar, işkencenin kol gezdiği Guantanamo terör hapishanesine gönderiliyor.
Bizde CHP, APO'nun yaş gününde göstere göstere doğum günü pastası kesenleri bile listelerinde aday gösteriyor. Aynı CHP, ABD'de bir parti olsa Usame Bin Ladin'in doğum gününü kutlayanları, pasta kesenleri aday gösterebilir miydi? Yoksa "Sıkıysa yap" mıydı durumlar? DEM Partisi milletvekilinin evine daha dün baskın yapılıyor ve içeride teröristi sakladığı ortaya çıkıyordu. CHP de bu terör yatakçıları ile "Kent uzlaşısı" adı altında ittifak yapıyordu.
ABD Partisi olsa CHP, El Kaide veya DEAŞ'ın siyasi uzantısıyla "Eyaletler uzlaşısı" diye bir ittifak yapabilir miydi? Asla ama asla... Yahu ABD'de terör örgütlerinin siyasi uzantısını bile yaşatmazlar. Yok böyle bir şey. Beş saniyede kapatırlar, beş dakikada yere yatırıp, içeri tıkarlar adamı. Bizim muhalefet Amerikancıdır, hukuktan bahseder ama ABD'de bir parti olsalar ilk önce hukuk biner tepelerine. Delil tonla.
Sonu "Guantanamo" olur iyi mi?