Büyük savaş mı geliyor?

3.DÜNYA Savaşı'na doğru bir gidişat mı var?
Askeri stratejistler bu soruyu tartışıyor. Şu anda yeryüzünde yaşananlar da bu konunun ciddi şekilde düşünülmesi gerektiğini gösteriyor. Kuzey Kore, Güney Kore ile barış yoluyla birleşmeyi simgeleyen anıtı yıktı.
Devlet Başkanı "Şu an savaş pozisyonundayız" açıklamasını yaparken, peşpeşe nükleer füze denemelerini de dünyanın gözüne soktu.
İsrail Ekonomi ve Sanayi Bakanı Barkat, "İran, İsrail için meşru bir hedeftir. Yılanın başı Tahran'dır. Benim tavsiyem, Başkan Kennedy'nin Küba Füze Krizi'nde kullandığı stratejiyi benimsemektir. Kennedy, Küba'dan atılacak bir füzeye Moskova'ya fırlatılacak bir füzeyle karşılık verileceğini söylemişti. İranlıların, İsrail'e karşı üçüncü taraflar aracılığıyla saldırı düzenlemenin yanlarına kar kalmayacağını, biz geceleri rahat uyumazsak onların da rahat uyuyamayacağını anlamalarını çok net şekilde sağlamalıyız." çağrısı yaptı.
Siyonizm İran'ın vurulmasını istiyor ve Kızıldeniz'de ABD savaş gemilerine de füze fırlatan Husilerin İran destekli olduğuna dikkat çekerek Washington'un Tahran'ı vurmasını istiyor. Bu konuda ABD'deki Siyonist lobiler, bir kez daha Amerika'yı kullanmak için kendini yırtıyor.
ABD eski Ulusal Güvenlik Danışmanı ve savaş yanlısı John Bolton da dahil birçok Siyonizm uşağı eleman Washington'un doğrudan müdahale edip, İran'dan gelen tehdidi tamamen etkisiz hale getirmesi için tarihi bir fırsat yakalandığını avaz avaz bağırıyor. Gaz veriyorlar.
Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın "Amerika, Ortadoğu'da milyonlarca kişiyi öldürdü. 9 trilyon dolar harcadık, milyonlarca insanı öldürdük ve elimizde ne kaldı?
Hiçbir şey. Ölümümüz var, kanımız var, hiçbir şeyimiz yok" itirafında bulundu. Peki ABD'ye 9 trilyon dolar kaybettirip, milyonlarca kişiyi öldürtenler kimlerdi? Bu sorunun cevabı çok basit. Kandan beslenen ve para üzerine para koyan Amerika'daki İsrail kurucusu Siyonist zengin aileler. Trump geçmişte de "Beni bazı şirketler beni savaşa sokmak için büyük baskı yapıyor ama oyuna gelmeyeceğim" demişti.
Bir korkutucu açıklama da İngiltere'den geldi. Genelkurmay Başkanı Sanders, Rusya'yla olası bir savaşa karşı sivillerin silahlandırılması gerektiğini ve "Vatandaş Ordusu" kurulması çağrısı yaptı. Putin "Biz Ukrayna ile savaşın bitmesi konusunda İstanbul'daki toplantıda anlaşmıştık, hatta imzalar atılmıştı. Ancak İngilizler o anlaşmayı Kiev'e yırttırıp attırdı. Zelensky bir aptal" demiş ancak Londra'yı da hedef göstermişti. İtalya da tıpkı Fransa gibi "Avrupa Ordusu kuralım" çağrısı, İsveçli yetkililer de tüm vatandaşlarına savaşa hazır olmaları uyarısı yapmıştı.. Almanya Savunma Bakanı Pistorius ise "Rusya'yla savaşa hazır olmalıyız" demişti.
Ukrayna krizinde Kiev'e silah yağdırmaları, Almanları yakın gelecekte Rusların intikam hırsıyla dönmesinden korkutuyor. Alman ordusunun 183 binden 203 bine çıkarılması için panik halinde ilanla asker aramaya başladılar. Hatta o ilanlarda Türkçe olarak "Donanmamızın Bir Parçası Ol" çağrısı yaparak gurbetçilerimize bile ordu kapısı açtılar. ABD İranlı devrim muhafızları lider yardımcısını öldürünce İran da ne hikmetse, gitti Pakistan'ı vurdu. Pakistan da İran'ı.
Savaş tamtamları Ukrayna'dan başlayıp, Gazze'ye uzanıyor, oradan tüm Ortadoğu ve Asya'ya yayılma riskini taşıyor artık. Kızıldeniz'de füzeler havada uçuşuyor. İngiltere ve ABD hedef haline gelirken, bu iki ülkede "Buradan en çok Çin gemileri geçiyor ve biz korumaya çalışıyoruz. Pekin'e adeta hizmet ediyoruz. Onlar neden Husilerle savaşmıyor? Biz aptal mıyız?" tartışmaları başladı. Bence evet "Büyük Aptallar"… Dış politikası İsrail işgali altında olan ABD, Siyonist fitnelerin kullanışlı elemanı olarak, bölgede biriken nefretin kendisine saldırıları artırdığını daha yeni görmeye başladı. O yüzden Beyazsaray yetkililerinden teyit alan Amerikan Forign Policy "ABD bir yıl içinde Suriye'den çekilecek, PKK'yı Esad'la barıştırıp yanyana getirmenin planlarını yapıyor" diye yazdı. Irak'tan beş yıl içinde ayrılmayı planlayan ABD, bu süreci de hızlandırıp bölgeden topuklayabilir. Elinde bölgeyi yangın yerine çevirecek İsrail ve İran gibi iki fitne sopası var. Bu sopaları çarpıştırıp, kullanıp 3. Dünya savaşını tıpkı 2. Dünya Savaşı'nda olduğu gibi Washington'dan izleme moduna geçebilir. Her yer harabeye döndükten sonra da kurtarıcı olarak müdahil olup, Gazze'de soykırıma verdiği destek yüzünden İsrail'in oyuncağı "Süper aptal"a döndüğü şu günlerde tekrar "Süper Güç" ünvanını geri alma yolları arayabilir. Böyle bir dönemde Türkiye savunma bütçesini Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırarak 90 milyar dolara yükseltti. Ankara, bölgedeki tüm fitne tohumlarını ve adım adım gelen savaş senaryolarını görüyor ve büyük hazırlık yapıyor. İyi ki bu ülkeyi, öngörüsüz ve dünyadan bihaber muhalefet yönetmiyor.
Şükürler olsun.