Masumlar apartmanı

Boğaziçi Üniversitesi'ndeki olaylara sadece masum öğrenciler diye bakanlara şaşırıyorum. Polise saldıranlar, eylemden öfkeye ve şiddete dönüştürenlere müdahale ediliyor. Güvenlik güçleri o aykırı, şiddet eğilimleri topluyor, götürüyor. Emniyette tamamı tek tek inceleniyor. 100 kişiden 80'i öğrenci olmadığı gibi yasadışı örgüt üyesi çıkıyor. Hepsi silahlı mücadeleden yana olan komünist örgütler. Boğaziçi Üniversitesi'ne kamp kuran bu yasadışı örgüt üyeleri, liderleri nereye yönlendirirse oraya koşuyor. Nitekim bu kullanışlı elemanları, o liderlerin Suriye'ye de yönlendirdiğini gördük. Peki ne yaptılar Suriye'de?... Gittiler PKK'nın kurduğu kamplarda eğitimden geçirildiler. O halde bir soru daha... Bu liderlerin kucağında o kamplara silahlı eğitim için gönderilen komünist Türklere sabotaj, provakasyon ve silahlı saldırı eğitimini kim verdi? Amerikalı generallerin komutasında CIA üyeleri ve Pentagon subayları... Boğaziçi Üniversitesi'nde gözaltına alınan tescilli örgüt üyelerinin ipini kim tutuyor sorusunun cevabına bakmazsak, tabii ki "Masum çocuklar" diyenlerin kervanında uyutulmuş yolcuya döneriz. İpin ucu elinde olan Amerika'dan dün Boğaziçi Üniversitesi olayları ile ilgili "Endişeliyiz" açıklaması geliyor. Çok haklı bir açıklama bu. Çünkü gözaltına alınanların büyük çoğunluğu öğrenci olmayıp, CIA'nın Suriye'de eğittiği örgütlerin üyeleri. Amerika'nın "Elemanları" için endişe duymasından daha doğal bir şey olabilir mi? Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Emily Horne, bugün "Türkiye ile NATO zemininde transatlantik bağlarımızı güçlendirmek istiyoruz" dedi. Evet Türkiye'ye şiddetle ihtiyaçları var. Emily "Ancak bazı anlaşmazlıklarımız da var" diye ekledik. Yani anlaşma için masaya oturacağız sık sık önümüzdeki dönemde. Masaya sokak olayları ile zayıflatılmış bir hükümetin karşısında oturmak haliyle çok işlerine gelir. Aslında her şeye peki diyen "Patriot da vermiyorum ama S-400 de alma. Hava savunman olmasın. Bana göbekten bağlan, seni istediğim gibi yöneteyim" dediklerinde "Emredersin" cevabı verecek bir iktidar değişikliği daha çok işlerine gelir. Ancak bunu Gezi ve FETÖ ile geçmişte denediler, başaramadılar. Şu anda sokak olayları ile yıpratılmış bir hükümetle pazarlık peşindeler. Bizim muhalefet bunlardan anlamaz. Amerika'nın Suriye'de eğittiği örgütlerin üyelerine "Bizim çocuklar" der. Sam amcaya çanak tutar. Şu anda Amerika Dışişleri Bakanlığı'na getirilen adam Burma'daki darbeye şiddetle karşı çıktı. "Demokrasi, insan hakları"ndan dem vurdu. Neden? Darbeyi Çin yaptığı için. Aynı ABD Dışişleri Bakanı, 15 Temmuz'da darbecilerin uçakları masum insanlarımızı bombalarken alkışlıyordu. O uçaklardaki de CIA'nın eğittiği teröristlerdi. Boğaziçi'nde gözaltına alınıp öğrenci çıkmayan ve masumcuklar apartmanı sakinleri gibi gösterilen örgüt üyeleri de Suriye'de Amerikan eğitim kamplarında komünizm şarkılarıyla kapitalistten provakasyon dahil her türlü eğitimi almaya devam etmiyor mu?...