‘Fosil projesi’
Bakın neler yazmışız; "2014 yılında NeoConların karargahı Washington Enstitüsü CHP'de değişimin ilk sinyallerini vermişti. İsrail'in Amerika'daki bir numaralı lobisi AIPAC'a bağlı Washington Enstitüsü bundan beş yıl önce bir rapor yayınladı. O raporun başlığı YENİ CHP idi... 'Daha dindar, daha liberal bir CHP geliyor' diye müjdeliyorlardı taa Amerikalardan... O raporda önce eski CHP'yi tanımlıyorlardı..' Eski Kemalistlerin idaresi altındaki gelişimini durdurmuş ve donmuş eski CHP Batı karşıtı olmuştur.
Aynı zamanda katı laikçi-milliyetçi modernleşmeyi, demokratikleşme ve halkın iradesine tercih etmiştir.' diyorlardı...
Ve gelmekte olan YENİ CHP'yi de finalde bakın nasıl anlatıyorlardı;
'Yeni Kemalist anlayışla yola çıkan YENİ CHP, FOSİLLEŞMİŞ bir siyasal yapıyı dinamik bir sosyal demokrat hareket haline dönüştürmeye başlamıştır." Bu değişimin başlayacağını bilirsen böyle raporlar da ortaya rahatlıkla sürebilirdin. Nitekim raporun hemen ertesinde CHP'de dindar Ekmeleddin İhsanoğlu Ağustos 2014'te Başkan adayı oluverince herkes şoka girdi. Derken bir şok dalgası daha yaşandı. Bir ay sonra da bu defa Milli Görüşçü Mehmet Bekaroğlu CHP'ye üyelik başvurusunda bulundu. CHP'nin kurucusuna "Kefere Kemal" demekle suçlanan Refah Partili Bekaroğlu'nun üyeliği şok dalgasını daha da büyütmüştü. Bekaroğlu ekranlarda "Kefere Kemal demedim." diye bağırsa da iddia dalga dalga yayılmıştı. CHP tüm riskleri göze alarak Bekaroğlu'nu aday göstermişti. Yani Washington Enstitüsü'nün "Dindar ve değişen CHP geliyor. Eski FOSİL Kemalistler gidiyor" iddiasının hayata geçtiğine tanık oluyorduk. O raporda bahsedilen eski Kemalistlerin tamamı Ulusalcı'ydı.
Ancak CHP'de dönüşüm rüzgarlarını ve Washington'da yazılan raporun şokçu dalgalarını kimse durduramıyordu. Nitekim dindarlardan sonra, Ulusalcı Kemalist kaynayan CHP, gidiyor bölücü PKK'nın güdümündeki HDP ile de kanka oluyor, yol arkadaşlığına giriyordu. CHP lideri Kemal Bey, PKK'nın YPG'sine "Terörist değil" diyor, "Topraklarını koruyor" şeklinde methiyeler düzüyordu. Derken Geçtiğimiz günlerde Muharrem İnce ekrana çıkıyor "Bazı solcular, bana YPG'yi övüyor, terörist değil diyor.
Bunlar Amerikancı olmuş. YPG teröristtir kardeşim" şeklinde salvo atışında bulunuyordu. YPG'yi öven ve "Terörist değil" diyen, lideri Kemal Bey'di. Muharrem İnce'nin bir program içinde satır aralarında söylediği bu "Amerikancı" suçlamasının Kemal Bey'e kadar uzandığını kimse farkedemedi.
Aslında müthiş bir manşetti. Ben o sözleri alıp burada köşeme taşıdım. "Ne yani Kemal Bey Amerikancı mı Muharrem Bey?" diye sordum. Çünkü parti içinde müthiş bir kavga ve tasfiyenin habercisiydi bu açıklamalar. Fırtınanın ayak sesleri kapılara çarpıyordu. Nitekim aynı soruyu Yazboz'da ağırladığımız Metin Feyzioğlu'na da sordum.
"Ne yani Kemal Bey Amerikancı mı demek istiyor Muharrem Bey?" diye. Feyzioğlu, sık sık adı CHP Genel Başkanlığı için geçen isimlerden biriydi.
"Kişilere girmek istemiyorum ama biri YPG'yi överse o kişi Amerikancı'dır" dedi. Feyzioğlu da Ulusalcı olduğu için Washington Enstitüsü'nün raporunda tanımlama yaptığı "Tasfiye edilecek fosil Kemalist CHP'liler" sınıfına giriyordu. Nitekim Yazboz'da yaptığı açıklamalardan sonra sosyal medyada Feyzioğluna da linç kampanyası başladı.
CHP'deki kavga aslında böyle patlak verdi. "Amerikancı solcular" diyerek işin ucunu Kemal Bey'e kadar taşıyan Muharrem İnce için hemen CHP'den birileri düğmeye bastı. Tasfiye projesinde aranan fırsat bulunmuştu. Nitekim sonunda "Muharrem İnce Külliye'de Başkan Erdoğan ile CHP'yi dizayn için görüştü" şeklindeki yalan iddianın kaynağı da CHP'li çıktı. Kaynak olarak gösterilen Talat Atilla "İddiayı Kemal Bey'e doğrulattım" diyordu.
Yani doğrulatma makamı Kemal Bey'di.
Demek ki bir başka kaynak vardı. Talat Atilla "Bu bilgiyi bana bir CHP'li verdi" diyordu. Muharrem İnce de haklı olarak "Kumpas bana CHP içinden kuruldu" diyerek veryansın ediyordu. Bu olaylardan tam 5 yıl önce taa Amerikalar'daki Washington Enstitüsü bir projeyi ortaya koyuyordu. "CHP'nin gelişimini durdurmuş milliyetçi ve Batı karşıtı olan Fosilleşmiş eski Kemalistler partiden tasfiye edilecek" diyordu. Sanırım anti Amerikancı, Ulusalcı ve Avrasyacılar'ın tasfiye süreci başladı. Olay budur. Başka hiçbir şey!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Yumruklar konuşuyor (21.11.2024)
- Musk savaşı başladı (18.11.2024)
- "Trump; "Ben deliyim" (16.11.2024)
- İyiler de kazanır ama... (14.11.2024)
- Ödleri neden patlıyor? (11.11.2024)
- “Türkiye Günleri” yolda (09.11.2024)
- Trump namlunun ucunda (07.11.2024)
- Amerikan "ot"ları (04.11.2024)
- Güneysu (01.11.2024)
- Deli danalar-papağanlar (30.10.2024)