BEKİR HAZAR

Oui mösyö

FRANSA'NIN Ankara Büyükelçiliği 25.03.2016'da bir deklarasyon yayınlıyordu: "Fransa, Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile gazetenin Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün davasını dikkatle takip etmektedir. İstanbul Başkonsolosumuz, diğer birçok diplomatik ve konsolosluk misyon şefiyle birlikte, bugün İstanbul'da başlayan davanın duruşmasına katılmıştır. Medyanın çoksesliliği, eleştirel bakış açılarını ifade yeteneği ve bilgilendirme hakkı, demokratik tartışmanın vazgeçilmez bileşenleridir. Türkiye'nin, temel özgürlüklerin korunması hususundaki taahhütlerini yerine getirmeye devam etmesi büyük önem arz etmektedir." Ve daha da öte giden büyükelçilik "Fransa, genel anlamda, bilhassa gazeteci ve akademisyenlerin maruz kalabileceği sindirmeler ile hukuki ve idari kovuşturmalar konusunda kaygı duyduğunu ifade eder." diyordu cümlelerin sonunda. Utanmazlığın daniskasıydı bu deklerasyon. Tam bir ikiyüzlülük belgesiydi adeta. Can Dündar MİT TIR'ları ile ilgili FETÖ ile ortak devlet bilgilerini sızdırıyordu. Dünyanın neresinde olursa olsun bu suçtu. Ancak Fransızlar balıklama atladılar olaya.
Büyüelçileriyle mahkemeye koştular.
Can Dündar'a sahip çıktılar, devlete ait gizli bilgilerin sızdırılmasına destek çıktılar. Ve derken... Fransa'da, ülkenin iç istihbarat teşkilatı DGSI son iki haftada dokuz gazeteciyi servise çağırarak, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron hakkında yaptıkları haberler nedeniyle ifade vermelerini istedi. Haydaa!... Şimdi Fransa'nın Ankara Büyükelçiliği'nin yayınladığı o deklarasyondaki "Medyanın çoksesliği, eleştirel bakış yeteneği, bilgilendirme hakkı vs. konular" ne olacak Mösyö? Buradan Fransız konsolosluğuna sesleniyorum. Derhal bana bir cevap gönderin. Bilgilendirme hakkımı kullanmak istiyorum. Yemen'de binlerce sivilin katledildiği malum. Bir Fransız gazeteci sivil katliamcısı katillere silahıların Fransa tarafından sağlandığını belgeledi. Hatta üzerinde devlet sıırrı ibareli bir belgeyi de yayınladılar. O belgede Yemen'de sivilleri katleden Fransız silahların envanteri vardı. O haberi yapanlardan biri Disclose muhabiri Michel Despratx'di.
Michael, Fransa istihbaratı DGSI merkezine çekilerek neden sorgulandı? Ulusal güvenlik ve gizlilik bahanesi de neyin nesi? Ne olacak Michael'in hali? Nerede basın özgürlüğü? Kaygı duyuyor, endişeyle ürperiyoruz. Korkuyoruz Michael'ın başına bir şey gelmesinden... Cevap ver Fransa'nın Ankara elçiliği... Çarşamba günü de Le Monde gazetesi muhabiri Ariane Chemin'in de başı belaya girdi.
Ne yaptınız öyle Arian'a utanmadan?...
Macron'un koruması Alexandre Benalla skandalına adı karışan bir ordu mensubu hakkında haber yazdığı için gazeteci Adrian'ı niçin istihbaratınız DGSI'nin merkez binasına SORGULAMAYA çağırdınız?.. Yahu Cumhurbaşkanınızın koruması 1 Mayıs gösterilerinde çevik kuvvet kıyafeti giyip göstericileri döverken, bunu belgeleyen gazeteciyi bile İstihbarat Merkezi'ne sorgulamaya çağıracak kadar kafayı yediniz. Benalla skandalıyla ilgili telefon kayıtlarını yayınlayan Medipart sitesinin binasına savcılık tarafından polis baskını kararı alınmasını açıklayacak cesaret var mı elçiliğinizde? Size iki sene önce bize yönelik yazdığınız satırları kullanarak soruyorum; "Genel anlamda, bilhassa gazetecilerin maruz kalabileceği sindirmeler ile hukuki ve idari kovuşturmalar konusunda duyduğumuz kaygıyı nasıl ve hangi yüzle gidereceksiniz? Siz de bu konuda pişmemiş surat var mı? Bana cevap veremeyecek kadar utanmaz mısınız? Ne?" Bak Mösyö...
Mayıs ayı sonunda Çalışma Bakanı Muriel Penicaud niçin çılgına döndü?
Bakanlıkça hazırlanan çalışma reformunu önceden sızdıran Le Parisien, Mediapart ve Liberation'a "Hırsızlık, gizli belgeyi çalmak ve sahtecilik" iddialarıyla neden dava açtı? Gazeteci Gaspard Glanz, 20 Nisan 2019'da, Sarı Yelekliler eylemi esnasında polise el hareketi yaptığı gerekçesiyle tutuklandı. Gazeteci, EL hareketini bacağına atılan bir plastik mermi sonrasında öfkeyle yaptığını açıklamasına rağmen gözaltına alındı. Oui Mösyö!...
Sizin bir EL hareketine bile tahammülünüz yok? Peki verecek cevabınız var mı? Tatile giriyorum... Bekliyorum bayramdan sonra...
Sakın Fransız kalmayın sorularıma...
Herkese iyi bayramlar...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.