ADAM ev hapsindeydi. Suçu, orduyu darbe yapmaya çağırmaktı. "KiralıkHain" olarak tarihe geçen Venezuela'daki Amerikan kuklası darbeci Guadio'nun yakın dostuydu. Sokaklara çıktı. Bir kez daha darbe çağrısı yaptı. Sonra Şili elçiliğine kaçıp sığınma istedi. Ardından oradan da kaçıp İspanya elçiliğine sığındı. Lepoldo Lopez adı. Darbe başarılı olsaydı, dünyanın en büyük petrol rezervlerine sahip Venezuela'yı Amerika'ya bağlayacaktı. ABD Ulusal Güvenliğinden sorumlu John Bolton'un da dediği gibi "Venezuela'daki petrolü Amerikanşirketleri çıkarsa ne de güzelolacaktı." Lopez şimdi elçilikten elçiliğe koşuyor. Zaten LOPE'nin anlamlarından biri de serbest koşu... Amerikancı Lopez'e bakınca bizim tarihimizdeki LOPE'ler aklıma geldi. Bizde de çok kiralıkk hain vardı. Sultan Abdülaziz'i İngiltereci mason paşalar öldürerek tahttan indirmişti. İngiliz muhibler yani İngiltere'yi Sevenler Derneği bile kurulmuştu bu topraklarda... "İngiliz mandası olalım" diyorlardı. Şimdi günün modası Amerikan mandası olmaktı. Bunu isteyen kiralık hainler de çıktı bu ülkede. Çanakkale'de ingilizler yenilince "Ah" çekenler, "Nede güzel medeniyet gelecekti,kaçırdık" diye kalemlerinden sayfalara göz yaşı akıtanlar vardı bu topraklarda.
İngiliz ırkıyla karışırsak çağdaş yüzlü çocuklarımız olacağını düşünen hainlere bile rastladık. Sultan Abdülhamid'in ablası ile evli Paşa bile Hicaz tren yolu İngilizlere verilmedi diye ağlayarak Londra'ya kaçmıştı. Tam Lopez gibiydi o da... Tüm servetini Jön Türklerin palazlanmasına ve Osmanlı'yı yıkmasına adamıştı. Bugün Venezuela petrollerini peşkeş çeken Lopezleri konuşuyoruz. 100 yıl önce de Abdülhamid Han'ın belirlediği petrol haritasını İngilizlere peşkeş çeken ittihatçı masonlar vardı bu ülkede. İngiliz elçiye "İmparatorluğun başına siz geçin" çağrısı yapanlara da şahit olduk. Darbeciittihatçı- mason Mithat Paşa, Sultan Abdülaziz'i katledenlerden biri olarak yargılanacağını anlayınca İngiliz elçiliğine sığınmak istemişti. Ah ah ah... İngiliz elçiliği uzaktı... Nafileydi... Yakını seçti...
Fransız elçiliğine "LOPE" yani serbest koşu yaptı. Mahmut Şevket Paşa vardı bir zamanlar. "Katar ve Kuveyt gibi ikikasaba için ne gerek var İngilizlerletakışmaya" diyordu. Ver gitsindi minnacık (!) iki kasabayı İngilizlere...
Sultan Abdülhamid Han'a ağır hakaretler ediyor, darbecilerin başına geçiyor "Canavar" diyerek, tahttan indirmeye Emanuel Karasuları gönderiyordu. Filistin'i Yahudilere bırakması için önüne altın yığılmıştı Sultan Abdülhamid Han'ın...
"Kanla aldık kanla veririz" demişti Büyük Sultan... Emanuelci, mason ve ittihatçı Mahmut Şevket Paşa'nın 25 yıl şoförlüğünü yapan namazında niyazinda genç, emekli olduğunda soluğu Kudüs'te alıyor, ağlama duvarında Museviliği icra ediyordu. Şimdi İsrail'in kucağında oturup ağlayan Suudi Prensi var. Adı Prens Salman... Filistin'e, "Kalan küçücüktopraklarınızı da İsrail'e verin. Size 10 milyar dolar göndereyim" diye teklifte bulunuyor. Eğer mason ve ittihatçı paşalar Abdülhamid Han'ı tahttan indirmese, 1. Dünya savaşına sokmasaydı, bugün o Prens Salman petrolden kazandığı parayla 10 milyar dolarlık teklifte bulunmayacaktı. O para bizim olacaktı. Sultan Abdülhamid Han'ın eliyle ittiği parayı, bugün bizim olması gereken parayla bir müslüman ülkenin cebinden çıkaracak duruma geldi "KiralıkHain" ve "LOPE" kullanıcıları... Artık işi bedavaya getiriyorlar. Mesela ittihatçılara takılıp, masonluk rüzgarlarına kapılan ve Alyans İsrail mektebinde Türkçe derslerine giren bir Talat Paşamız vardı.
Abdülhamid Han'a sahipleri adına darbe yapanlardan biriydi. Almanya'ya kaçtı...
Cenazesini yıllar sonra Hitler gönderdi.
Onu da Abdie-i Hürriyet mezarlığına gömdük. Yani Hürriyet Abidelerinin yanına... O Fransız elçiliğine kaçan Mithat Paşa ve darbeci-ittihatçı Mahmut Şevket Paşa'nın dibine... Nice ittihatçı darbeciyi bu ülkede Hürriyet Abidesi ilan edip kahraman yaptık, o mezarlığa defnederek paye verdik. Adamlar "Hürriyet" diyerek İngiltere aşkına darbe yapıyorlardı. Hepsi o dönemin Lopez veya Guadio'suydu. Onların nasıl "LOPE" olduğunu çocuklarımıza anlatamadık.
Önce bugün içimizdeki "LOPELER"i tam olarak anlayalım... İnşalllah geçmişin LOPELERİ'ne de sıra gelecek.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.