Tahıl koridoru Türkiye'yi dünyada nasıl bir konuma yükseltti?
Dünyanın gözü bu yolculukta. Mısır yüklü 'Razoni' adlı kuru yük gemisinde denetim sürerken Türkiye'nin bu diplomatik başarısı taktir ediliyor. Peki Tahıl koridoru Türkiye'yi dünyada nasıl bir konuma yükseltti? Tahıl koridorunun ardından barış masası kurulur mu? Gelişmeleri A Haber ekibinden Mehmet Karataş’ın konuğu olan siyaset bilimci Onur Erim değerlendirdi.
Küresel tahıl krizinin çözümüne yardımcı olması amacıyla 22 Temmuz 2022'de Türkiye, Rusya Federasyonu, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler arasında imzalanan "Tahıl ve Yiyecek Maddelerinin Ukrayna Limanlarından Emniyetli Sevki Girişimi" belgesi kapsamında Odessa Limanı'ndan hareket eden mısır yüklü Razoni kuru yük gemisi İstanbul Boğazı Karadeniz girişine gece saatlerinde ulaşarak demirledi.
A HABER DENETLEME EKİBİ İLE BİRLİKTE
Gemide denetleme yapacak tim A Haber ekranlarına geldi. Gemiye çıkan ekibi A Haber görüntüledi. Türkiye, Rusya, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler temsilcilerinin bulunduğu denetim heyetini gemiye çıktı. Ukrayna'dan hareket eden ve mısır taşıyan kuru yük gemisi Razoni, demirlediği İstanbul Boğazı Karadeniz girişinde denetleniyor. Peki bu gelişmeler ne anlama geliyor?
Onur Erim'in öne çıkan sözleri:
"Gerçekten tarihi bir an yaşanıyor. Savaş halinde olan bir devleti bir konuda anlaştırıyorsunuz. Bunun sonucunda hem o devletlerin ihtiyacı olan bir geliri elde etmesine sebep oluyorsunuz. Diğer taraftan dünyada ciddi bir gıda krizi sıkıntısı ve söylentisi var. Bir taraftan da buna bir katkı yapıyorsunuz. Global olarak gıda fiyatlarındaki bir takım spekülatif artışların önüne geçmiş oluyorsunuz. Burada Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde Türkiye'nin yaptığı tarihi bir hamle var, bir taşla 4-5 kuş vuruyorsunuz.
Masadaki herkes kazan-kazan mantığına ikna olmuş durumda. Burada varılan nokta dünya bugün tarih ediyor ama gelecekte kitaplar buna çok ayrı bir sayfa açacaktır. Burada çok tarihi bir beceri var. Yaşayarak öğreniyoruz ki Orta Doğu olsun gerek Asya olsun gerek Doğu olsun Rusya olsun Avrupa olsun jeostratejik konumuzu daha iyi anlıyoruz. Küçükken kitaplarda öğrendiğimiz yaşayarak görüyoruz.
Türkiye kendi tarihinin yüklediği misyonu bugünlerde fazlasıyla iyi sonuçlar alarak dünyaya gücünü gösteriyor. Bugünlerde dahi yurt dışında azılı Türkiye düşmanlarının bile fazla ses çıkarmadığı yer yer taktir ettiği bir ortamda maalesef kendi içimizde kendini muhalif olarak tanımlayan siyasetçilerin devletimize bile destek çıkmıyorlar.
Dışardaki düşmanları ikna ettik ama içeride kendini muhalif niteleyenler için hala çalışmak gerekiyor. Milli konularda bizim yek vücut olmamız gerekiyor. Burada iktidara düşenler var ama muhalefete düşenler çok daha fazlası. Edirne'nin ötesine geçtiğiniz zaman uluslararası camia sizi yek vücut olarak görmezse işiniz zorlaşıyor."