Rusya ve Ukrayna heyetlerinin açıklaması ne anlama geliyor? Barış için umut doğdu mu?
Rusya ve Ukrayna heyetlerinin İstanbul Dolmabahçe Sarayı’nda yaptıkları görüşme sona erdi. Ukrayna heyeti NATO’ya girmeyeceklerinin açıklamasını yaparken Rus heyet bazı konularda anlaşma olduğunu söyledi ve Kiev çevresinde diyalog için çatışmaların duracağın belirtti. Peki savaş bitecek mi? Barışın kapısı İstanbul’da açıldı mı? Heyetlerin açıklamaları ne anlama geliyor? Gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan Çağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esat Arslan değerlendirdi.
Prof. Dr. Esat Arslan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
Öncelikle Kiev'de çatışmaların durması demek doğrudan doğruya siyasi merkezin Rusya tarafından tanınması demek. Kiev demek Zelenskiy demek. Ukrayna heyetinin meydan okuyan açıklamaları olabilir ama Rusya'nın bürokratik devlet alışkanlığıyla bunu ortaya (çatışmaların durması) koyması önemli. Rus tarafının yapıcı olması oldukça önemli.
İkinci öncelik olan koridor meselesi. Bunu da ortaya koydular. Koridor halkın içinden geçerek bir yere toplandığı ve güvenliğinin sağlandığı bir noktadır. Yani Ukraynalıların güvenli bir yere gitmesi anlamına gelir. (Putin ve Zelenskiy görüşmesi) Lavrov ve Kuleba'nın karşılıklı olarak anlaşması lazım.
Burada Kiev çevresinde çatışmaların durması kararı çok önemli. Sahada siren seslerinin duyulmaması İstanbul görüşmelerini destekleyen bir gösterge. Silah seslerinin duyulmamasını barışa katkı olarak değerlendirmek gerekiyor."
Dr. Furkan Kaya'nın öne çıkan ifadeleri:
"Türkiye barış misyonundaki en önemli görevini yerine getiriyor. Ve biz bunu Antalya'da (Dışişleri Bakanları toplantısı) çıplak gözle gördüğümüzde artık diplomasinin sıfır noktasının da Türkiye olduğunu ifade etmiştik.
Devlet Başkanları görüşmesinin de Türkiye'de olma ihtimalinin yükseldiğini konuşmuştuk. Bu müzakere heyetleri görüşmesinin ardından artık yakın bir zamanda Putin ve Zelenskiy'nin Türkiye'de görüşme ihtimalinin çok arttığını görüyorum.
Bu Türkiye'nin diplomasi zaferidir ama önceliğimiz silahların susması ve barış masasının kurulmasıyla beraber nihai bir barış anlaşmasına imza atılmasıdır. Öncelik ateşkesin sağlanmasıdır. Burada en önemli misyon Türkiye güven tesis eden bir ülke haline geldi. Uluslararası ilişkilerde çıkarlar var. Daimi dostluklar ve düşmanlıklar yoktur. Bugün Türkiye iki savaşan başkent arasında güven köprüsü inşa etti.
Bu başarı şu coğrafyada yaşayan hiçbir devletin yapabileceği bir misyon değil. Böylesine çevresi kritik sorunlarla, çatışmacı bölgelerle çevrelenmiş olan bir Türkiye'nin böylesine 3. Dünya Savaşı'nın sinyallerinin geldiği süreçte iki savaşan tarafı bir araya getirmesi çok büyük bir başarıdır.
Bunu ne Avrupa Birliği ülkesi ne ABD yapabilirdi. Artık şu görülüyor: Türkiye'nin kadim bir tarihi var, 2 bin yıllık devlet geleneği var. Türk hariciyesinin çok önemli misyonları var. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çizdiği dış politikanın ete kemiğe büründüğünü görüyoruz.
Bölgesel sorunlarda ve çatışmalara ancak bölge ülkeleri çare bulabilir. Karadeniz ülkesi Ukrayna'da bir savaş var. Bizim komşu ülkemiz ve Türkiye bu savaşa kayıtsız kalamaz. Bize ne işiniz var denilen coğrafyalarda bizim çok işimiz var. Türkiye'nin ne işi olduğunun da masanın kurulmasıyla beraber biz tam olarak sahaya yansıttığımızı görüyoruz. Bu Türkiye'nin mega diplomasi anlayışının artık sahaya yansımasıdır.
Silahlar sussun, müzakere masası kurulsun çünkü orada çatışma ortamı artarken tansiyon yükselirken masada bir şeyler görüşmenin anlamı yok. (Çatışmaların sürmesi) Büyük bir kara delik var, önce o kapatılacak, masada oturulacak. Mümkün mertebe bir orta yol bulunmaya çalışılacak. Ama burada çok önemli bir yol alındı. Dünya başkenti, tarihi başkent İstanbul'da bunun gerçekleşmesi bence çok önemli."
İSTANBUL BARIŞA ÖNCÜ OLUR MU? TARİHİ ZİRVE BARIŞIN YOLUNU AÇAR MI?
Rusya ve Ukrayna heyetleri dün itibariyle İstanbul'a geldi. Bugün heyetler Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Dünya sizden müjde bekliyor" mesajının ardından Dolmabahçe'de görüşmelere başladı.
İstanbul'daki tarihi görüşmeler barışın kapısını açar mı? Rusya ve Ukrayna savaşı bitecek mi? Müzakere masasında taraflar neler konuşacak? Savaş İstanbul'da biter mi? Gündemin öne çıkan gelişmelerini A Haber canlı yayınına katılan İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Özgür Tör ve A News Yayın Koordinatörü Orhan Sali değerlendirdi.
Dr. Özgür Tör'ün öne çıkan sözleri:
Türkiye'de bu barış müzakerelerinin olması, artık görüşmelerin teknik boyuttan üst boyuta geçtiğini gösteriyor. Belarus'ta yapılan görüşmeler daha alt teknik konuların konuşulduğu konulardı. Bunlar insani koridor ve esir değişimi gibi çok daha küçük konuların konuşulduğu toplantılarken şu anda burada konuşulanlar daha üst seviye konular.
Ben bugün hemen barış çıkacağını düşünmüyorum. Bir ateşkes de beklemiyorum. Ama bu konuda yanılmayı çok istiyorum. Ben bir an önce ateşkes ve daimi barış istiyorum. Ama bu işler öyle bir günde olmaz. Gelen heyetler mutlaka belli kırımızı çizgilerle gelmiştir. Heyetler burada açık kartları masaya koyacak. Bu kartlar kendi başkentlerinde tekrar konuşacak. Bugün beklentiyi büyük tutmak bizi yanıltır.
Tarafsız bir ülke olan Türkiye'de bu görüşmelerin yapılması çok önemli. Ve bundan sonra gittikçe barışa doğru hızlanacağını göreceğimiz bir yoldur. Bu görüşmelerin İstanbul'da olmasını son derece önemli buluyorum. Burada bir İstanbul Anlaşması yapılması çok iyi olur ve çok yakışır. Türkiye başından beri tarafsız oldu ve her iki tarafa da aynı mesafede kaldı.
TÜRKİYE'DE BARIŞIN KAPISI AÇILACAK MI?
Tüm dünyanın gözü İstanbul Dolmabahçe Sarayı'nda yapılan görüşmelere çevrilmiş durumda. Rusya ve Ukrayna heyetleri sabah saatlerinde görüşmeye başladı ve buradan çıkacak mesajları tüm dünya heyecanla bekliyor. Başkan Erdoğan toplantı öncesi heyetlere "Dün sizden müjde bekliyor" mesajı verdi.
Peki müzakerelerden ateşkes çıkar mı? Savaş İstanbul'da bitecek mi? Müzakere masasında neler konuşuldu? Gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan Beykent Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Kemal Olçar ve İstanbul Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşın değerlendirdi.
Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşın'ın açıklamaları:
"Türkiye çok tarihi bir görev üstlendi. Pek çok ülke Rusya'ya karşı cephe alırken Türkiye hem Rusya hem Ukrayna ile olan dengesini uluslararası hukuk ve diplomasi çerçevesinde başarıyla korudu. Türkiye iyi niyet görüşmelerine ev sahipliği yapıyor.
Bu görüşmelerin yapılmasını Fransa ve İsrail talep etti. Ancak dikkat edilirse taraflar Türkiye'yi seçti. Peki neden? Hem Rusya hem Ukrayna kamuoyunun bunu desteklemesi gerekiyordu. İki devletin kamuoyları Türkiye'nin tarafsız devlet olduğuna kanaat getirdiği için Putin ve Zelenskiy Türkiye'yi seçti.
Savaşın 34. gününe geliyoruz ve Rusya Kırım'dan sonra harbine hızlı şekilde devam ediyor. Bütün dünya basını burada. Karadeniz ateş altında, burada hem Rusya hem Ukrayna açı çekti. Türkiye 'biz Karadeniz'de acı çekmek istemiyoruz' mesajı verdi. Bugün İstanbul'daki barış köprüsü hem Kiev'e hem Moskova'ya uzanıyor."
Dr. Kemal Olçar'ın öne çıkan sözleri:
"Müzakereleri bir aşama olarak kabul etmek gerekir. Antalya'daki diplomatik görüşmeler (Lavrov ve Kuleba zirvesi) bunun arkasından İstanbul görüşmeleri bunlar Ukrayna savaşı özelinde marka değeri olan hususlar.
Yaşanan durum sadece görüşmeler müzakereler ya da buradaki görüşmelerden ibaret değildir. Devletler kendi aralarında açıktan veya gizli olarak görüşme yapıyor olabilirler. Yaptırımlar en çok oligarkları etkiliyor. Onların barış için etkili olması gerekir. Roman Abramoviç burada İstanbul'daki görüşmelerde."