Ana muhalefet partisi olarak CHP'nin sürekli eleştirilmesine bazı CHP'liler şaşırıyor. Hatta bunda bir "kasıt" olduğunu düşünenler bile var.
Oysa bu doğru değil. CHP çok partili hayata geçişten bu yana, bazı dönemler hariç, Türkiye toplumunu anlayan, kendi sosyolojisini dönüştüren "siyaset" üretmediği için eleştirildi, halen de eleştiriliyor.
Ancak şimdi durum farklı... Çünkü CHP, o eski CHP değil. Buna rağmen hâlâ hem tarihsel misyon gücünü elinde tutuyor, hem de yüzde 20-25'lik bir sosyolojiyi yönlendiriyor.
Ve ne yazık ki bu gücü ülke ve demokrasi lehine kullanmıyor.
Bugün CHP'yi yöne- tenlerin, CHP'yi getirdikleri noktaya bakın. Karşımızda küresel bir aparat olan FETÖ'yü sahiplenen, partiyi marjinalleştiren, HDP-PKK ilişkisine ses çıkartmayan hatta makulleştiren bir CHP var.
Dahası bu ilişkilerden beslenen parti yönetimi, parti içi ilişkileri de zehirliyor.
Artık öyle bir noktaya gelindi ki, yıllardır sesini çıkartmayan CHP'liler bile isyanda.
Bu yüzden bugün sadece dışarıdan değil, CHP içinden de sert eleştiriler yükseliyor. Yılmaz Ateş'ten Onur Öymen'e, Gürsel Tekin'den Aziz Kocaoğlu'na, Hurşit Güneş'ten Şahin Mengü'ye çok sayıda siyasi aktör, "CHP'deki tehlikeninfarkında mısınız?" demeye başladı.
Henüz CHP'yi sarsan "tehlike"nin adı tam konulmamış olsa da önemli şeyler söyleyenler var. Onur Öymen'in çıkışı bu nedenle önemli. Öymen, CHP'deki operasyonu 2010 yılındaki kaset kumpasına kadar götürüyor ve 2008 yılında ABD'de yazılan bir rapordan söz ediyor. O çizgiyi eski Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan da izliyor ve ilk kez "FETÖ" uyarısı yapıyor: "CHP'li seçmene sesleniyorum. Bunlara bu tokadı atmamız lazımki yeni CHP eski düzene gelsin. BuCHP'ye oy verirseniz FETÖ'ye oyverirsiniz. Bu kadar net"İşin bir de parti içi uygulama kısmınıöne çıkartanlar var. Bunlardan biri deeski belediye başkanlarından Fırat Aykut. Kılıçdaroğlu'nu partide "ahlaksızdüzen" kurmakla suçlayan Aykut'un CHPiçine seslenen yazısının bir bölümünü burayaalıyorum.
Hiç mi vicdanınız sızlamadı?
"Sevgili CHP'liler, Belediye Meclisi Aday Listeleri açıklandı ve böylece her ilçede kıyamet koptu. Oysa hepimiz biliyoruz ki bu saatten sonra yapılan itirazların siyasi ve ahlaki hiçbir değeri yoktur.
Takke düşmüş, kel görünmüştür. Bu keyfi ve kuralsız, antidemokratikdüzene itiraz etmeyen tüm üyelerile her türlü çarpık ilişkiye açıkbu ahlaksız düzeni kuran ve işletenbaşta KK olmak üzere tüm çalışmaarkadaşları çırılçıplak ve suçüstüyakalanmışlardır. Seçmene karşı partimizinilkelerini savunmak ise şimdi yinebize düştü.
Bir Genel Başkan ve bir MYK bu kadar sorumsuz olabilir mi?
Bilerek, isteyerek ve tasarlanarak 'kulak memesi kıvamı'na getirilmiş bu örgüt ile CHP iktidara gelebilir mi? (...) O tek seçici kılığında afralı, tafralı gezen Genel Merkez Yöneticileri önce parti üyelerinin ve sonra da seçmenin karşısına hangi yüzle çıkacaklar?
Hiç mi 'utanma duygusu' kalmadı sizde? O Genel Başkan hangi yüzleAvcılar'a gelecek?
Nerede kaldı sizin #hakhukukadaletarayışınız?
Hiç mi vicdanınız sızlamadı be arkadaş?
Evinize gittiğinizde çocuklarınızın ve eşinizin yüzüne nasıl bakacaksınız? FETÖ' nün Savcıları ve Hakimleribile yaptıklarından utanıp kaçtılar. Siz ise hâlâ daha genel merkezdekiodalarınızda oturuyorsunuz.
Pes doğrusu?
Hiçbiriniz CHP'ye ve CHP seçmenine yakışmıyorsunuz!"
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.