İlk vaadi "değişim ve umut"tu. Bu vaatlerinde inandırıcı olsa gerek ki seçildi. Ancak artık icraat vaktiydi. Mazbata tartışmalarında dediği gibi "İstanbul'un kaybedecek saniyesi yok"tu. Ne var ki çalışkan bir başkan portresi çizemedi. Üç ayda dört kez tatile çıktı. Deprem veya sel fark etmedi, keyfine baktı.
Gözle görünen bir icraatı da yoktu. Zaten AK Parti'nin başlayıp bitirdiği projeleri düzenleyip tekrar açtı. Ne var ki Şehir Hastanesi yolu veya metro ulaşım gibi bütçe isteyen işlerdeyse genelde "yapamıyorum" dedi ve işin içinden çıktı. Seçimden önce "İsrafolmazsa, İstanbul kendineyeter" diyen adamdaneser yoktu.
Büyükşehir meclisinden borçlanma yetkisi isteyen ve İBB'yiAlmanya'ya bile borçlandıranİmamoğlu'nunKRT'deki hava durumundanTELE-1'e değinpek çok medya organınapara akıttığı ortayaçıktı. İBB'ye verdiğinizparaların sonmeyvesini görmek içinİmamoğlu'nun karşısındaOktar'ın kediciklerinedönen Sedef Kabaş'ıizleyebilirsiniz.
Literatürde Overton penceresi diye geçer. Toplumun belli bir dönem aralığında kabul edebileceği fikirsel yönelimlerdir. İmamoğlu, seçim döneminde bu pencereyi doğru tanımladı ve tam zamanında harekete geçti.
Ancak şu anda İmamoğlu'nun penceresi giderek kapanmakta ve dikkat ederlerse seçmenin tahammülü kalmayan iki ana söylem var: İlki, İmamoğlu'nunbaşkan olmasınarağmenmağduruoynaması veher başarısızlığındasuçuya hükümeteya da belediyemeclisineatması... Halk, güçverdiğinden irade bekler. 7/24 mızmızlanan birini isteselerdi, 23 Nisan'da koltuğa oturan kardeşimiz de aynı şekilde götürebilirdi.
İkincisi ise devasa israf olduğundan, sadece tasarruf ederekİstanbul'u kurtaracaklarındanbahsedip,bugün İspark'tanİGDAŞ'a tüm kurumlarıylaİstanbullununümüğüne çökmesidir. Madem kendi deyiminizle'yağma düzeni'bitti; neden halkı yağmalamayagiriştiniz? "İsraf düzeni" dedikleri İstanbul'da ulaşıma bazen 1,5 yıl zam yapılmazken, "tasarruf düzeni" iddiasındakiler %35 gibi rekor bir zamla kolları sıvadı. Ulaşım ücretlerinden müze kartlara kadar zam yapmak icraat mıdır? Milletin cebinden başka kaynak bulmaları, asli görev değil midir? Sedef Kabaş olmamızneyse ki mümkündeğil ama yine de geneldurumu analiz edelimdedik.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.