Ekrem İmamoğlu, Barış Pınarı Harekâtı'nın daha ikinci gününde, HDP'yi de incitmemek için "Askerlerimizinyanındayım amakafam rahat değil" şeklinde ikircikli bir açıklama yapmıştı. Hâlbuki bir ay öncesinde, PKK'ya desteklerisebebiyle görevdenalınan HDP'li belediyebaşkanlarıyla halayadururken kafası oldukçarahattı.
Şimdi de Fransa'daki, Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi'nden PKK'ya yakın HDP'li başkanlara şöyle selam göndermiş:
"Belediye başkanlarının görevden alınarak, yerlerine kayyım atanması ve bir kısmının tutuklanması özellikle hukuk devleti ilkesini ihlal etmektedir.
Görevden alınmalar demokrasinin ilkelerine, mevcut hukuksal düzenlemelerimize ve taraf olduğumuz uluslararası sözleşmelere de uygun değildir.
Siyasi partiler ve onların seçilmiş yöneticileri, milletvekilleri, belediye başkanları ya hukukun içindedirler ya da dışındadırlar. Buna nihai kararı verecek olan yargıdır. Çünkü bu bir adalet mücadelesidir, bu bir demokrasi mücadelesidir." Artık İstanbul BelediyeBaşkanı'nın spot ışığındayaşama tutkusunu, devamlıBatılı'dan onay aramadürtüsünü sorgulamıyorum. Cumhurbaşkanı olma arzusuyla işini yapmaktan çok kampanya yapmak ve alabileceği her desteği elde etmek peşinde.
Fakat Avrupa Birliği tarafındanher gün yaptırımla tehditedildiğimiz, silah ambargosunamaruz bırakıldığımızbir dönemde, PKK'yı en çokkollayan ve hatta YPG'lileriElysee Sarayı'nda ağırlayanFransa'da, Mehmetçik hâlenmücadelesini sürdürürken busözlerin İstanbul'un başı tarafındanbu kadar rahat söylenebilmesigerçekten kanımadokunuyor.
Üstelik hiç şiddete başvurmayan Katalanlar, İspanya'dan bağımsızlık istedi diye tam 712belediye başkanı hakkındasoruşturma başlatıldığındaAvrupa Konseyi'nden destekdışında açıklama çıktı mı? Bunları da sorsaydın ya EkremBaşkan...
Üstelik Fransa birkaç terör saldırısı yaşadı diye aralıksız iki sene olağanüstü hal ilan eden bir ülke. Türkiye'de ise bu halkın verdiğivergilerle alınan belediyearaçları, PKK bombaları daharahat yerleştirsin diye hendeklerkazdı. YPG'liler, VodafoneStadı'nda, Kızılay'da otobüsdurağında canlı bomba olupyüzlerce vatandaşımıza kıydı. O süreçte yüzlerce şehit verildi, bebekler öldürüldü, ambulanslara ateş açıldı, camiler hedef alındı... Savunduğu belediye başkanları, bir kez bile bunu eleştirmedi. Hatta çoğunluğu destekledi.
Gerçi kabahat bizde. "Demirtaş'ın suçu ne?" diye soran birinden belli ki çok şey bekliyoruz...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.