CANLI YAYIN
Önce şaşkınlık ve bekleyiş hakimdi.
Sonra sanki bir el "haydi durmayın, salgınla hedefleriniz aynı, treni kaçırmayın!" demiş gibi...
İklim değişikliği aktivistleri birden toplumların zihnini mıncıklamaya başladılar.
En son haberi görmüşsünüzdür...
NASA'dan bilim insanları ozon tabakasındaki hasarın mart ayında rekor seviyede düştüğünü müjdelemişler ve "dünya kendine geliyor" demişler.
Hani insan neredeyse içinden "aman, her şey böyle kalsın, yeter ki, dünya kurtulsun!" diye geçirecek!
Her gün dünyanın çeşitli şehirlerinden videolar akıyor sosyal medyaya...
Kanada'da geyikler şehirlere indi...
İskoçya'da karantinanın tadını çocuk parklarında oynayan dağ keçileri çıkartıyor...
Bodrum'da foklar, Karaköy'de yunuslar görüldü...
Fakat işin hilesi de orada işte!
Haliç'i ziyaret eden yunuslar için hemen havaya girip "mekanın sahipleri geri geldi" yazanları bu günler geçtikten sonra iş, aş, kazanç isterken göreceğim.
Ama küreselcilerin manipülasyon aygıtlarından biri olan iklim aktivizmi ucuz numaralarla duygularımızı kurcalama konusunda çok başarılılar.
Yunuslar, ağaçlar, hava, su denince zihnimiz kıpırdanmaya başlıyor.
Öyle ki, bir yerde yakalasak endüstriyel uygarlığın ve ekonomik çarkların boğazını sıkıp işini bitirivereceğiz.
Daha da durduracak gibi görünüyor.
İklim değişikliği aktivizmi de tam bunu istiyordu zaten.
"Seçkinler hariç geniş kitlelere ihtiyaç yok, dünya onlarsız ne güzel" demenin koronacası...
Şimdi bunları yazdım diye beni de tu kaka etmeye kalkacak artistler olacaktır.
Oysa dünyanın şimdiye kadar geldiği gibi gidemeyeceğini en eskiden beri yazıp çizenlerdenim.
Ancak dürüstlük isterim...
İklim değişikliği patırtısının defolarını görüyorsam, kabahat bende mi?
Çin ve ABD.
Çevre anlaşmalarına da imza atmıyorlar.
Peki Greta'nız ne yaptı Birleşmiş Milletler'de?
Hatırlıyor musunuz?
Ne Çin'e ne de ABD'ye laf etti. (Hangi küreselci algı operatörü Çin'e laf edebilmiş ki?)
Ama kalktı, Almanya, Fransa, Brezilya, Arjantin ve Türkiye için şikayet dilekçesi verdi.
Yutalım mı şimdi bu zokayı?
Sonra sanki bir el "haydi durmayın, salgınla hedefleriniz aynı, treni kaçırmayın!" demiş gibi...
İklim değişikliği aktivistleri birden toplumların zihnini mıncıklamaya başladılar.
En son haberi görmüşsünüzdür...
NASA'dan bilim insanları ozon tabakasındaki hasarın mart ayında rekor seviyede düştüğünü müjdelemişler ve "dünya kendine geliyor" demişler.
Hani insan neredeyse içinden "aman, her şey böyle kalsın, yeter ki, dünya kurtulsun!" diye geçirecek!
Her gün dünyanın çeşitli şehirlerinden videolar akıyor sosyal medyaya...
Kanada'da geyikler şehirlere indi...
İskoçya'da karantinanın tadını çocuk parklarında oynayan dağ keçileri çıkartıyor...
Bodrum'da foklar, Karaköy'de yunuslar görüldü...
***
Hepsi de nasıl gönül okşayan, yüz güldüren görüntüler, değil mi?Fakat işin hilesi de orada işte!
Haliç'i ziyaret eden yunuslar için hemen havaya girip "mekanın sahipleri geri geldi" yazanları bu günler geçtikten sonra iş, aş, kazanç isterken göreceğim.
Ama küreselcilerin manipülasyon aygıtlarından biri olan iklim aktivizmi ucuz numaralarla duygularımızı kurcalama konusunda çok başarılılar.
Yunuslar, ağaçlar, hava, su denince zihnimiz kıpırdanmaya başlıyor.
Öyle ki, bir yerde yakalasak endüstriyel uygarlığın ve ekonomik çarkların boğazını sıkıp işini bitirivereceğiz.
***
Korona dünyayı durdurdu...Daha da durduracak gibi görünüyor.
İklim değişikliği aktivizmi de tam bunu istiyordu zaten.
"Seçkinler hariç geniş kitlelere ihtiyaç yok, dünya onlarsız ne güzel" demenin koronacası...
Şimdi bunları yazdım diye beni de tu kaka etmeye kalkacak artistler olacaktır.
Oysa dünyanın şimdiye kadar geldiği gibi gidemeyeceğini en eskiden beri yazıp çizenlerdenim.
Ancak dürüstlük isterim...
İklim değişikliği patırtısının defolarını görüyorsam, kabahat bende mi?
***
Yeryüzünü en çok kirleten iki ülke...Çin ve ABD.
Çevre anlaşmalarına da imza atmıyorlar.
Peki Greta'nız ne yaptı Birleşmiş Milletler'de?
Hatırlıyor musunuz?
Ne Çin'e ne de ABD'ye laf etti. (Hangi küreselci algı operatörü Çin'e laf edebilmiş ki?)
Ama kalktı, Almanya, Fransa, Brezilya, Arjantin ve Türkiye için şikayet dilekçesi verdi.
Yutalım mı şimdi bu zokayı?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
