Geçen yıl kim bilir kaç yazıma "
dünya artık çok hızlı dönüyor" diyerek
başladım...
Sonunda bütün toplumları
sersemletecek gelişmelerin patlak vereceği belliydi.
Bazıları söylediklerime güldüler, şimdi ben onlara gülemiyorum.
Çünkü olup bitenler tedirgin edici...
***
Hız diyorum ya...
Elle tutulur bir örnek vereyim...
Cumartesi günü ikindi vakti Ülke TV'deydim.
Doğrudan
Riyad'la bağlantı kurup neler olup bittiğini öğrenmek istedik.
Bir "
saray darbesi" mi, yoksa doğrudan açık bir darbe girişimi mi söz konusuydu, belirsizdi.
Cumartesi gecesi ve pazar sabahı bizim gibi bütün dünya medyası da
Suudi sarayında olup bitenleri merak ediyordu.
***
Ama hıza bakın!
Pazar akşamı ve pazartesi günü saray artık kimsenin umurunda değildi.
Çünkü Suudi Arabistan'ın dünya piyasalarına hızla
ucuz petrol arz etmeye başlaması çok daha kritik bir gelişmeydi.
48 saat içinde aynı odak dikkatleri birden başka yöne çevirivermişti işte!
Bilenler,
bu fiyat ve arz politikasının Rusya'ya diz çöktüreceğini, İran'ı ise tamamen bitireceğini söylüyor.
Peki o bilenler, "
yeni dünya"nın muhtemel sürprizlerini de kestirebiliyorlar mı?
İşte orası belirsiz.
***
Gelelim
koronavirüs paniğine...
Pazar sabahı
Venedikli bir otelcinin attığı tveet dikkatimi
çekmişti..."Önlemlerinizi aldıysanız, korkmayın,
bu kadar güzel ve tenha bir
Venedik'i bir daha bulamazsınız" diyordu.
Aynı günün akşamı ise Avrupa turizmi
hakiki bir şok yaşadı.
Toplam 16 milyon kişinin yaşadığı bir çok şehirle birlikte Venedik de giriş ve çıkışlara kapatılmıştı.
Sen misin "bu yaz gelenlerden ayakbastı parası alalım, turizm yüzünden batacağız" diyen Venedik şehri!..
Şimdi San Marco Meydanı'nda sadece güvercinler var.
Gelişmelerin hızını kestirmek imkânsız.
***
Böyle bir dünya karşısında alınacak tutum belli...
Her konuda tetikte durmak ve cesur kararlar almak gerekiyor.
İşe bakın ki, bizim iç siyasetin muhalefet kanadı iki binli yılların başında donup kalmış gibi...
Hatta dün
son yılların en mütereddit, en ürkek, en temkinli siyasi partisinin kuruluşunu idrak ettik...
Muhalif seçmen tabanı üzerinde hipnoz çalışması sürüyor yani...
Ali Babacan'ın partisinin kurucularına bakmak bile insanın zihninde bir
"uyuşma"ya yol açıyor.
Türkiye'nin buralara takılacak ne hali ne de vakti var!