Türkiye'de iki siyaset biçimi arasındaki fark her gün daha da belirgin hale geliyor. Bir yanda Cumhurİttifakı güçlü ve bağımsızTürkiye vizyonuyla inşaetmeye çalışırken diğer taraftaMillet İttifakı yıkmaktanbaşka bir şey düşünmüyor.
Son bir hafta içerisinde gündeme gelen ve tartışma yaratan olaylara bakacak olursanız ne demek istediğim daha açık görülebilir. Hükümet, Polonya ile ticari ve stratejik ilişkileri geliştirmekle meşgulken, muhalefet gayri nizami yollardan hükümetin yıpranması ve yıkılması hayali kuruyordu.
YENİ BİR STRATEJİK KUŞAK
Polonya ile yapılan anlaşmalarılütfen küçümsemeyin. Büyükbir stratejik hesaplamanın parçasıolduğunu gözden kaçırmayın. İçinedüştüğümüz dünya sistemi, herdevletin ciddi güvenlik endişeleriyaşayacağı ve herkesin kendi bacağındanasılacağı bir düzeni dayatıyor.
Türkiye yaklaşık son beş yılını kendi toprak bütünlüğünü ve yakın ulusal çıkarlarını savunmak adına ileri coğrafyalarda savaşarak geçirdi. Yakın tehditler bertaraf edildi. Ama işi orada bırakacak olursanız tekrar yeni saldırılara ve tacizlere uğrama ihtimaliniz hep vardır.
Dikkat ederseniz son bir yılın içinde de yeni bir diplomatik hareketlilik sayesinde Türkiye sadecesavunma amaçlı değil atakamaçlı bir ağ kurmaya çalışıyor. Belli bir bölgedeki tüm endişeli ülkeleri, kendisinin adı konulmamış bir liderliği altında birleştirmeye çalışıyor. İlk adım Azerbaycan'daatıldı. Sonra Ukrayna, şimdiPolonya. Türkiye sadece sınırlarınıkorumanın ötesine geçipsınırlarının daha da ötesindekendisi için bir güvenlik çemberikurmak istiyor. Genel olarakbu rolü oynarken de Suriye,Libya ve Irak gibi ülkelerde edindiğitecrübe ve şöhreti devreyesokuyor. Bu kadar ülkenin TürkSİHA'ları için sıraya girmiş olmasınınbir anlamı var.
TÜRKİYE İÇİN YENİ BİR ROL
Son Polonya anlaşmasını sadece Rusya'yı dengeleme amaçlı görmek doğru olmaz. Polonya bir NATO üyesi. NATO'nun içerisinde Orta ve Doğu Avrupalı birçok ülke Rusya'dan çekindikleri kadar Amerika'nın taahhütlerini yerine getirmeme ihtimalinden de rahatsız.
Polonya ile başlayıp tüm diğer aktörlere doğru uzanan NATO içindeki ikili güvenlik temasları, ABD'nin NATO içinde bıraktığıboşluğa Türkiye'nin bellibir bölgede akması gibi birsonuç doğuracaktır ki, bu da Türkiye'nin NATO'daki etkinliğine olumlu yansıyacaktır.
MUHALEFET MAFYADANMEDET UMARKEN
Şimdi tüm bu stratejik planlamaları ve inşa gayretlerini bir tarafa koyun. Karşısına da hükümeti devirme hayallerini, bir mafya liderinin hükümete yönelik iftiralarına bağlayan muhalefete bakın.
Neymiş? Kirli çamaşırlar ortaya dökülecekmiş. Önce AK Parti yıpranacak ve bölünecekmiş. Sonra Cumhur İttifakı karışacakmış. Böylece ülke yönetilemez hale gelecekmiş. Muhalefet de Erdoğan'dan kurtulacakmış. Denize düşen yılana sarılırmisali bu tür komplolarasarılmak neresinden bakarsanızbakın küçük düşürücüdür.Ama muhalefetimiz öylesine nefretyüklü ve öylesine yıkım odaklıki, bunlar artık bizi çok da şaşırtmıyor.Nihayetinde PKK'nın uzantısıbir partiye bakanlık bile vermeyidüşünen bir muhalefetinmafyadan medet ummasınınpek haber değeri yok sanırsam.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.