Türkiye karşıtı havanın etkisindeki ABD Kongresi yeniden harekete geçti. 29 Ekim'de Türkiye'ye yönelik yaptırımları içeren tasarı Temsilciler Meclisi'nde çok yüksek bir destekle geçmişti.
Çarşamba günü de Senato'nun Dışİlişkiler Komitesi yaptırım tasarısını kabuletti. Washington'daki beklentiönümüzdekigünlerde tasarınınSenato'dan geçerekBaşkan Trump'ınönüne gelmesi.
Tasarı Senato gündemine alınırsa başkanın veto etmesini engelleyecek bir çoğunlukla geçeceğinden bahsediliyor. Bu durumdaTrump'ın tasarıyıbekletme ya daCAATSA'dan 12yaptırımdan 5'ini seçme seçeneklerindenhangisini uygulayacağı merakkonusu.
Hem F-35, hem CAATSA Tasarının arkasında Türkiye'ninRusya'dan S-400 sistemini satın almasıve Barış Pınarı Harekâtı'nı yapmasınaduyulan tepki var.
ABD tarafı, S-400lerin ABD'nin tek 5'inci nesil uçağı projesi olan F-35'in sırlarını çözeceği, böylece NATO'nun hava üstünlüğüne son verileceği görüşünde. Halbuki Ankara, müttefiklerinin vermediği hava savunma sistemini Rusya'dan aldı. Kendisinin de içinde olduğu F-35 projesine ve NATO hava üstünlüğüne hiç bir şekilde zarar vermek istemiyor. Hatta bu nedenle CumhurbaşkanıErdoğan'ın son Washington seyahatindeiki lider teknik bir komisyon kurarakF-35 ve S-400'in birlikte olmasınınyaratabileceği teknik sorunları görüşecekbir komite konusunda anlaşmışlardı. Senato bu komitenin çalışmasını dahi beklemeden inisiyatif aldı. Türkiye'nin sadece F-35 programından çıkarılması öngörülmüyor. CAATSA çerçevesinde savunma sanayisi ve hatta enerji sektörü hedef alınıyor. Mesele ABD ve NATO'nun güvenliğindenöte Türkiye'yi cezalandırma yaklaşımıylaele alınıyor.
Etkisi on yıllarca sürebilir Kongre, freni kopmuş bir arabanınyokuştan aşağı inmesi gibi Türk-Amerikan ilişkilerine zarar verecek birruh halinde. Bir dizi yaptırım ile ikili ilişkileritümüyle rayından çıkarabilecek bir çılgınhale sürükleniyor. Bu noktaya gelinmesindebir çok sebep var. Öncelikle son yıllardaTürkiye'nin lehindeki lobiler saf değiştirdi. Rusya'nın 2016 seçimlerine müdahalesi tartışması nedeniyle Rus karşıtı hava etkili. Ankara'nın S-400 alması Rusya'nın silah piyasasını genişletme olarak algılanıyor. Yine, YPG angajmanının Pentagon'dakiTürkiye desteğini olumsuza çevirdiğiaçık. Kongre, ikili ilişkilerdeki etkisi onlu yıllardatoparlanabilecek bir maliyet üretiyor.
İç siyasetin zehri de var
Dış politika konularında Başkan'ameydan okumayı seven Kongre üyeleride Türkiye'yi iç siyaset malzemesi yapıyor. Cumhuriyetçi üyeler bile Trump'ıTürkiye üzerinden sıkıştırıyor. Bu sıkıştırmasebebiyle zaten azil sürecinde olanTrump'ın alanı iyice daralıyor. ABD'ninTürkiye politikası hakkında çoğu gerekli bilgiyesahip olmayan üyelerin ikili ilişkileri soktuğubu fırtınayı stratejik bir analiz ile anlamakmümkün değil. Bu, Amerikan siyasi aklınıntutulması. Kongre'nin öfkeye ve darçıkarlara boğularak uzun vadeli ABD çıkarlarınınaltını oyacak bir savrulmaya düşmesi.
Ve Washington'da bu gidişi durduracak bir sigorta sistemi de kalmamış. Türkiye konusunda Trump'ın Kongre'den ve anlı şanlı Amerikan kurumlarından daha makul bir stratejik yaklaşımda olması da ABD sisteminin son ironilerinden birisi olsa gerek.
Fasit daire Washington'daki dağınıklık"Türkiye, Rusya'ya yaklaşıyor, cezalandıralım"kampanyasının Ankara'yıMoskova'ya daha fazla yaklaştıracağınıgörmezden geliyor.
Bir müttefiki yaptırımlarla hedef almanın Washington'u ne kadar güvenilmez bir yere koyduğunu ıskalıyor. İlginç, Washington'dakiler 2013'den beri kendi Rusya, Suriye, YPG ve FETÖ politikalarıyla sürekli Türkiye'yi yabancılaştırdıklarını unutup, Türkiye'nin Rusya'ya yaklaşmasından şikayet ediyor. Çözümü de Türkiye'yi Rusya'ya daha fazla yaklaştırabilecek yaptırımlarda buluyorlar. Bu tam bir fasit daire. ABD, Suriye iç savaşını Rusya'ya terk ederek Türkiye'ye maliyet oluşturmuştu. Şimdi bu tercihinin kaçınılmaz sonuçlarından yola çıkarak yine Türkiye'yi ötekileştiren yönde ilerliyor. Umalım da Trump, meseleyi az zararlayönetebilecek bir seçenek üretebilir
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.