NASUH ÖZER

Reels videoları, odaklanma süresi ve dijital demans

Bulmaca çözüyorsunuz ve karşınıza 7 harfli bir kelime çıktı.

Aslında kelimeyi biliyorsunuz dilinizin ucunda fakat o an bir türlü bulamadınız.

Ve o an, aklınızda bir soru belirdi

"Acaba hafızam artık eskisi kadar iyi değil mi?"

Aslında bu çok tanıdık bir durum.

Hatta günümüzde bir kişinin en çok karşılaştığı hadiselerin başında geliyor.

O filmin aklımıza bir türlü gelmeyen başrol oyuncusunun ismini bulmak için arama motoruna, gitmek istediğimiz bir adrese ulaşmak için de navigasyona başvuruyoruz.

Bu çözümler beynimizin yeterince aktif olmasını engelliyor ve kısa yoldan amaca ulaşmayı sağlıyor.

Daha açık bir ifadeyle beyni kolaya alıştırıyoruz. Oysaki beyin aktif olduğu zaman daha verimli çalışıyor. Nöronlar arasında bağlantılar sürekli güncelleniyor. Dolayısıyla daha güçlü hafızaya sahip oluyoruz.

Bu nedenle özellikle son birkaç yıldır akıllı telefonların uygulama mağazaları "beyin jimnastiği" aplikasyonları ile dolup taşıyor.

Peki bu kesin bir çözüm olabilir mi?

Beynimize neler zarar veriyor, neler fayda sağlıyor?

Hafızayı daha etkin çalıştırmak ve hiçbir şeyi unutmamak gerçekten mümkün mü?

Amerika Birleşik Devletleri'nde Teksas Üniversitesi'nde 800 kişinin katılımıyla yapılan araştırmanın sonucuna göre akıllı telefon kapalı dahi olsa erişilebilecek bir mesafedeyse bilişsel kapasiteyi büyük ölçüde azaltıyor.

Çalışmada katılımcıların yakınında cep telefonu varken kendilerinden istenen görevi yapmak için dikkatlerini odaklayamadıkları tespit edildi.

Çalışma başlamadan önce deneklere 3 seçenek sunuldu. Katılımcılar verilen görevi yaparken, ya telefonlarını ekranı aşağıda duracak şekilde masanın üstüne bırakacak, ya ceplerine koyacak ya da yandaki odaya bırakarak sessize alacaklardı.

Deneyde en iyi sonucu telefonunu yandaki odaya bırakanlar aldı.

En kötü sonucu ise telefonunu masanın üstüne bırakmayı tercih edenler.

Aslında buna çok şaşırmamak lazım çünkü telefonun artık insanın bir uzvu gibi kabul edildiğinin farkındayız. Arka arkaya gelen bildirimler konsantrasyonu tamamen dağıttığı biliniyor.

Artık kimse 40-45 dakika süresi olan bir videoyu izlemiyor ama, 40-45 dakika boyunca 1 dakikalık kısa videoları arka arkaya izliyor.

Ve ekranı kaydırmaya başladığında ilk izlediği videonun da ne olduğunu hatırlayanların sayısı çok az.

Muhtemelen belirli bir süre sonra okullarda ders saatleri 30 dakika olarak sabitlenecek. Çünkü odak süresi her geçen gün daha da azalıyor.

Normalde yaşa göre odak süreleri şöyle;

5-6 yaş için 5-10 dakika,

7-10 yaş için 15-20 dakika,

11-15 yaş içinse 20-30 dakika.

Yetişkinlerde ise bu süre 40 dakikayı aşabiliyor.

Bu araştırma pandemi ile birlikte yeniden şekillendi. Özellikle o dönem dışarı çıkma imkanı bulunmadığı için herkes telefon ve bilgisayarlarla daha da uzun vakit geçirmek durumunda kaldı.

Yeni şartlar da belki normalde 5 yıl sürecek dijitalleşmeye geçişin 1 yıla sığdırılmasına neden oldu.

Ezberinizde kaç telefon numarası var?

6.000 kişinin katıldığı ve 16 ülkeyi kapsayan bir araştırmada cep telefonu kullananların yüzde 49'unun eşlerinin, yüzde 71'inin de çocuklarının telefon numarasını hatırlamadığı tespit edildi.

Yine katılımcıların üçte biri bir soru sorulduğunda hafızalarını yoklamak yerine cevabı internette aradıklarını söyledi.

Yapay zekanın da gelişimiyle birlikte ezber yeteneğinin yanında muhakeme de dijital ortama devredilmeye başlandı. Artık arama motoru üzerinden araştırma yapmak yerine yapay zekaya araştırma yaptırmak daha tercih edilir oldu.

Dijital teknolojilerden tamamen uzaklaşmak doğru olur mu?

Teknolojinin gerçek işlevi hayatı kolaylaştırmak. Dijital mecraları yoğun kullanmanın olumsuz etkileri olabiliyor. Bunlar arasında, hafızanın zayıflaması da var, uyku ve stres bozukluğu da. Ancak doğru olan tabii ki her şeyi bir kenara atarak uzaklaşmak değil. Zaten günümüzde bunu yapmanın pek imkanı yok.

Sadece teknoloji kullanımını ölçülendirmek gerekir. Örneğin üst üste 40 reels videosu izlemenin beyne ve sağlığımıza pek olumlu bir katkısı yok. İçerikleri seçerek, internet kullanımını da sınırlayarak bu teknolojilerden daha fazla verim alma imkanına sahibiz.

Uzmanlar "Dijital detoks" ismi verilen yöntemi kullanarak dijital bağımlılıktan arınmanın mümkün olduğunu ifade ediyorlar.

Neredeyse tamamını internete taşıdığımız hayatlarımızı, farklı hobilere zaman ayırıp, sosyalleşerek, insanlarla bağlantılar kurarak yeniden inşa etmemiz mümkün.

Önemli olan gerçek hayat ve dijital mecralar arasında bir denge kurmayı başarmak.

Çünkü son araştırma sonuçlarına göre Türkiye'de bir kişinin internet kullanım süresi 7 saate yaklaşıyor. Bu süre günün üçte birine tekabül ediyor.

Dijital dünyada var olmanın hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldiği bu çağda, teknolojiyle sağlıklı bir ilişki kurmak hepimizin sorumluluğu.

Beynimizin doğal potansiyelini korumak, hafızamızı güçlendirmek ve zihinsel sağlığımızı desteklemek için teknoloji kullanımımıza bilinçli sınırlar koymalıyız.

Reels videoları ve benzeri hızlı tüketim içeriklerini sınırlandırarak, kaliteli zaman geçirmeye odaklanıp dijital detoks yapabiliriz. Gerçek dünyada kurduğumuz bağlantılar, okuduğumuz kitaplar ve zihinsel egzersizlerle bu dengeyi sağlayabiliriz.

Unutmayalım ki, teknoloji bizim için bir araç, asla bir amaç haline gelmemeli. Bu dengeyi kurduğumuzda, hem dijital hem de gerçek dünyadan en iyi şekilde yararlanabiliriz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.